TOMA olmak istiyorum

Güncelleme Tarihi:

TOMA olmak istiyorum
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 14, 2014 09:20

Çocuklara büyüyünce ne olmak istedikleri hep sorulur. Genelde cevaplar bellidir, polis, itfaiyeci, doktor, öğretmen... Bu meslekleri seçmelerinin en önemli nedenleri, televizyonda sık gördükleri meslekler olması ve anne babalarından bunları duymaları. Yaşları ilerledikçe büyüyünce ne olmak istediklerine dair daha bilinçli seçimler yapıyorlar. Fakat 3-5 yaş grubundakiler bazen alışılmış cevapların dışına da çıkabiliyor. Görüştüğümüz bu yaş grubundaki çocuklar arasında büyüyünce TOMA olmak isteyen de var, korsan olup prensesleri kurtarmayı planlayan da.

Haberin Devamı

TOMA olmak istiyorum
Cocuklar küçük yaşlarından itibaren çeşitli meslekleri yapmak ister. Fakat belli başlı meslekler vardır ki neredeyse her çocuk bu alanda çalışmak istemiştir. Polis, doktor, öğretmen, itfaiyeci gibi... Bu meslekleri seçmelerinin de bazı nedenleri var. Bunlardan biri polis, itfaiyeci gibi mesleklerin kahramanlıkla ilgili olması ve tabii üniformanın verdiği çekicilik. Bir başka neden ise anne babalarının ya da örnek aldıkları birinin mesleği olması. Kendilerine rol model olarak seçtikleri kişinin mesleğini de seçebiliyorlar. Genel olarak çok bilinen mesleklerin içeriğiyle ilgili bilgileri var. Doktorların yaraları iyileştirdiğini, hatta steteskop kullandığını bilenler var. Öğretmenin ‘bi’ şeyler’ öğrettiğini, gazetecilerin gazete sattığını, itfaiyecilerin yangını söndürdüklerini anlatıyorlar.

Seçtikleri oyuncak fikir veriyor
Çocukların ileride yapmayı düşündükleri meslekle ilgili fikirlerinin ne zaman oluşmaya başladığıyla ilgili kesin bir bilgi yok. Psikolog Serap Duygulu çocukların küçük yaşta oynadıkları oyuncakların gelecekteki meslek seçimlerine dair ilk ipuçlarını verdiğini söylüyor: “Örnek olarak bir müzik aletiyle oynayan bir çocuğun duygusal özellikler taşıdığı, bedensel zeka, mantık ve matematiksel zeka ile müzik zekasının daha çok geliştiği, bu nedenle meslek olarak müzisyenlik, yazarlık ya da matematik bilimleri alanlarında çalışacağı yönünde düşünceler vardır. Aynı şekilde küp bloklar ve oyun hamuruyla oynamaktan hoşlanan bir çocuğun görsel zeka, mantık matematiksel zeka ve bedensel zeka açısından ileride olacağı ve meslek olarak da ressam veya heykeltıraşlık türü bir sanatsal alanı seçeceği önerilir. Buna göre topla oynayan bir çocuk için de bedensel zeka, sosyal iletişim zekası, görsel zeka gibi zeka türlerinde üstün olduğu, hareketle ilgili mesleklerde başarılı olabileceği ve sporun değişik dalları, organizasyon ya da mimarlık gibi mesleklere yöneleceğinden söz edilir. Bu bilgiler ışığında ortaya çıkan durum şudur; çocuğun ilgi gösterdiği oyuncak türü ne olursa olsun çocuk oyun ve oyuncakla kendini ifade yolu buluyor. Bu nedenden dolayı mutlaka çocuğun hem kişilik yapısı, hem zeka ve fiziksel düzeyi, hem de ilgi alanları doğru saptanmalı.”

Kararları değişebilir
Çocukların seçtikleri meslekler kalıcı bir karar değil. Yaşları küçük olduğu için ve mesleklerin içeriğiyle ilgili detaylı bilgileri olmadığı için yüzeysel tercihler yapıyorlar. Anne-babaların da çocuklarından bazı beklentileri olabiliyor. Duygulu, anne babaların içlerinde kalan bir meslek veya yapmak isteyip yapamadıkları bir iş varsa bunu empoze etmeye çalışabildiklerini söylüyor: “Anne babaların çocuklarını yetiştirirken sürekli olarak dile getirdikleri meslekler olduğunda çocuklar doğrudan bu mesleklere yönelebiliyor. Burada da iki farklı tutum ortaya çıkıyor: Çocuklar ya ebeveynlerinden duyarak büyüdükleri bu mesleklere sempati duyuyor ve hiç sorgulamadan bu mesleklere yönelebiliyor ya da tam aksine kendilerine dikte edilen meslekler çok ciddi bir antipati uyandırdığı için yeteneği ve ilgisi olsa dahi farklı davranmak adına o mesleği reddedip başka meslekleri seçebiliyorlar.”

Çocuklukta mesleğe yönelmenin hevesle olduğunu belirten uzman pedagog Mehmet Teber, çocukların bir çizgi film izleyip polis, bir diğer çizgi film izleyip astronot olmak isteyebileceğini söylüyor. “Çocuklar meslek seçerken popülarite kurbanı oluyorlar. Doktor, öğretmen, polis, itfaiyeci gibi genel meslekleri biliyorlar. Bir bilgisayar mühendisi, psikolog mesleğini üniforma içermediği ve çok göz önünde olmadığı için kavrayamıyorlar.”

3, 4, 5 yaşlarındaki çocuklara büyüyünce ne olmak istediklerini sorduk. Aralarında ilginç meslekler seçenler var: Korsan, prenses, anne, baba... Hatta TOMA olmak isteyen bile var.

Uzay Akyol: Kril (kabuklu bir hayvan türü) olmak istiyorum çünkü çok güzeller, kumda kril olarak yaşamak istiyorum. Balinaların yediği şeyler onlar. Pembe kaka yapıyorlar. Kitapta daha önce kril görmüştüm.

Ahmet Cem Öztürk: Ben büyüyünce futbolcu olacağım Fenerbahçe’de. Abimle futbol oynamayı çok seviyorum. Basketbol bile biliyorum. Futbolcular en güçlü olanlar, topu takip edip koşuyorlar, topa çok vurunca da kupayı kazanıyorlar. Benim de kupam olacak. Annem ebru yapıyor, babam da avukat. Avukat işe gidip para kazanır. Ebru da para kazandırır.

Ömür Ula: Makine mühendisi olmak istiyorum ben Nevzat abi gibi (kuzeni). Ne iş yapar bilmiyorum ama soracağım Nevzat abiye. Annem bazen yemek yapar. Kahvaltı da hazırlıyor. Babam işe gidiyor ama ne iş yaptığını hatırlamıyorum.

Ali Torun: Büyüyünce TOMA olmak istiyorum, çünkü büyük araçları seviyorum. TOMA ağaçları kesenlere su fışkırtır. Annem bana bakıyor babam da araba yöneticisi. Arabaları yönetiyor ve satıyor.

Bartu Demirel: Spor arabacı olmak istiyorum. Spor araba satacağım. 5 tane spor araba gördüm, siyah, beyaz, kırmızı, turuncu renkleri. Annem iş yapıyor, babam da denizde kaptan. Öğretmen çocuklar yemek yedikten sonra onlara afiyet olsun der. Doktor hasta olanlara bakar. İtfaiyeci yangın söndürür. Gazeteci gazete yapar.

Zehra Topoğlu: Ben çok güzel bir prenses olmak istiyorum. Prensesler kostümleri çok sever, baloda dans eder. Ben de dans etmeyi seviyorum. Annem temizlik yapıyor babam da benimle oyun oynuyor.

Mehmet Arda Kobak: Korsan olmak istiyorum büyüyünce. Korsan prensesleri korur. Kardeşimi koruyacağım ben de. Adı Ada. Onu korumak için korsan olacağım. Korsanların giysileri siyah ve beyaz oluyor. Şapkaları da var. Bir tane gemisi olur korsanların, denizde yüzerler. Annem ev işi yapar, babam da doktor. Doktor hastayı iyileştirir.

Mehmet Efe Tunador: Ben büyüyünce itfaiyeci olacağım. İtfaiyeci yangın olduğunda atlara eşeklere su sıkar. Babam işte çalışıyor, bakkaldan bana araba, uçak, şirin baba getiriyor, annem ütü, süpürge yapıyor, temizlik yapıyor.

Batu Türe: Arabacı olmak istiyorum. Arabaya bindim daha önce. Annemin koltuğu var arkasında, ben de orada oturuyorum. Arabaya binip işe gideceğim. Tamirci de olmak istiyorum. Arabaları tamir edeceğim.

Nehir Balkan: Basketbolcu olmak istiyorum büyüyünce, çünkü topları çok seviyorum, benim bir sürü topum var. Evde değil sitenin bahçesinde oynuyorum. Daha önce televizyonda basketbol oynayanları görmüştüm. Annem araştırma işi yapıyor, babam da araştırma işi yapıyor. İkisi de çok yoğun çalışıyor.

Ecrin Yağcı: Dansçı olmak istiyorum ben. Dans etmeyi çok seviyorum. Televizyonda dansçı görmüştüm daha önce.

Doğa Yalçın: Avukat olmak istiyorum. Babam da avukat ve müvekkilleri var. Müvekkiller babamı dinliyor. Babam müvekkillerine doğayı çok sevdiğini anlatıyor.

Ali Alptuğ Balsak: Polis olmak istiyorum. Polis kırmızıda dur der yeşil ışıkta geç der. Benim babam asker. Ambulans da kullanıyor. Annem de öğretmen, çocuklara ders öğretiyor. Babamın yaptığı mesleği yapmak istiyorum.

Melinay Battal: Öğretmen olmak istiyorum çünkü çok eğlenceli. Öğretmen çocuklara bir şeyler öğretir, ben de bale öğretmek istiyorum.

Zelal Baycan: Kulak doktoru olmak istiyorum. Kulaklara bakacağım. Annem yastık işleri yapıyor.

Nurperi Yavuz: Hemşire olmak istiyorum. Hemşireler hastaları iyileştirir iğne yapar ve kahvaltı hazırlar. Ben de hastaları iyileştirmek için hemşire olmak istiyorum. Babam işte çalışıyor bana kıyafet getiriyor. Annem hastaları iyileştirmeye gidiyor. Ben de annem gibi hemşire olacağım.

Mir Doruk Çalışkan: İtfaiyeci olmak istiyorum. İtfaiyeci yangınları söndürüyor. Bizim sitede yangın çıkmıştı, itfaiyeciler yangını söndürdü. Annem göz doktoru, gözleri iyileştiriyor. Babam da bazen işe gidiyor bazen yazlığa gidiyor.

Kaya Troy Dinçer: Ben büyüyünce baba olacağım, baba olup işe gideceğim.

Eyşan Pala: Ben büyüyünce hakim olacağım. Çünkü çok komik. Hakim topuzunu vurur. Annem de babam da bankada çalışıyor. Ben bankacı olmak istemedim, hakim olmak istedim.

Mertcan Güçtekin: Ben büyüyünce savcı olacağım. İnsanlara yardım etmek için savcı olacağım. Kötüleri yakalatıp insanlara yardım etmiş olacağım.

Alp Kavas: Ben pilot olmak istiyorum. Daha önce uçağa hiç binmedim ama uçmayı çok seviyorum.

Ada Çokşirin: Ben anne olmak istiyorum. Annemi çok seviyorum. Annem yemek yapar, iş yapar ama işe gitmiyor, evde. Babam işe gidiyor. Anne olunca yemek yapmak istiyorum ben de. Benim mutfağım, ocağım var.

Ege Pamukçu: Polis olmak istiyorum. Çünkü hırsızları yakalıyor polisler. Işık bozulduğu zaman arabaları durduruyor.

Zeynep Tirkeş: Anne olmak istiyorum çünkü annemi çok seviyorum. Annem işe gidip para kazanıyor bana oyuncak alıyor. Babam toplantıya gidiyor.

Hakan Korkmaz: Büyüyünce ev yapmak istiyorum ben. Evin kapısını yapacağım.

Deniz Yatağanbaba: Matematik öğretmeni olmak istiyorum. Sayıların basit olanlarını biliyorum. Annem de matematik öğretmeni.

Ergun Doruk Öz: Kepçe şoförü olacağım. Büyük makineleri seviyorum.

Haberin Devamı

AİLELER NE YAPMALI?
Psikolog Serap Duygulu, ailelere şu önerilerde bulunuyor:
- Çocuğun kişisel özelliklerini iyi gözlemleyin. İlgi duyduğu alanları tanıyın. Kuvvetli yönlerini keşfetmesine yardımcı olun.
- Başardığı her konuyu takdirle karşılayın.
- Sevmediği konularda zorlamayın.
- Araştırma ve inceleme isteklerini ertelemeyin, engel olmayın. “Ailenin görevi çocuğa onun kişiliğine ve yeteneklerine uygun meslek için rehberlik etmektir” diyen uzman pedagog Mehmet Teber, ancak kimi ailelerin bol para getireceğine inandıkları mesleklere çocuklarını yönlendirebildiğini söylüyor: “Popülarite, maddi gelir ikinci planda olmalı. Çünkü bir insan kendine uygun bir mesleği seçtiğinde zaten zirveye doğru gider. Kişinin seçtiği meslek kendine uygun değilse o meslek popüler bile olsa kişi işsiz kalabilir. Bazı ülkelerde fabrikaların senede bir gün çocuklara açıldığını duydum. İşverenlere de sorumluluk düşüyor. Çocuklara meslekleri tanıtmak gerekiyor.”


Çocuğun boş zaman geçirmeye ihtiyacı var

Koşuyolu Küçükşeyler Anaokulu’ndan uzman psikolog Delal Oğulmuş, ailelerin çocuklara birçok seçenek sunmasının önemli olduğunu söylüyor: “Yönlendirmeden çok karşılarına birçok seçenek sunarak, bilgi almalarını sağlayarak çocukların kendi tercihlerine karar vermelerini sağlamaları gerekiyor.”
Aynı anaokulunda görevli eğitim uzmanı Faik Birgül ise anne babaların bu konudaki tutumlarına dikkat etmeleri gerektiğini söylüyor: “Aşırı koruyucu tutumda yetişen çocuklar meslek seçiminde kendilerini bağımsız hissetmez. Aşırı beklentilerle yetiştirilen çocuklar ise ailenin beklentisini karşılamak için çok büyük bir stresle yaşar. Bu da çocuğu olumsuz etkiler.”
Belli bir yaşa kadar çocuğun yönlendirildiği şeylerin anne babaların yapmak isteyip de yapamadığı şeyler olduğunu belirten Eyüboğlu Koşuyolu Anaokulu rehber öğretmeni Merve Özata, “Benim çocuğum bale de yapsın piyano da çalsın tenis de oynasın diyebiliyorlar mesela. Bunların hepsi anne babanın ego tatmini. Çocuğun boş zaman geçirmeye de ihtiyacı var” diyor

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!