İftar masasıyla rakı masası yan yana olur mu

Önceki gün e-kolay’ın şehir Rehberi bölümüne bir yazı yazdım, ramazanda iftar ve rakı sofralarının yan yana kurulduğu restoranlarla ilgili...

Haberin Devamı

e-kolay sitesinde çıkan tartışmadan anladım ki, bu konuda herhangi bir uzlaşma mümkün değil.
Ama ramazan bittiğine göre daha rahat tartışabiliriz artık. Bu sene ramazanda üç-dört ayrı mekânda aynı manzarayla karşılaştım.
Bu sıralar futbol maçlarını 4. Levent’teki Venge’de izlemeyi tercih ediyoruz.
Venge’ye ramazan ayı boyunca üç-dört kez gittim, her seferinde iftar saatini bekleyen oruçlularla, kadeh tokuşturan rakı masaları yan yanaydı.
Kimse kimseden de rahatsız değildi...
Geçenlerde Cihangir Savoy Balık’a bir çift geldi, diğer masalarda rakılar, şaraplar içilirken, huşu içinde ezan saatini beklediler ve oruçlarını açtılar.
Belli ki bunu yapan çok müşteri vardı, çünkü hazır olan iftar tabakları çiftin masasına anında geldi.
Fishmekan’da da aynı manzarayı gördüm. ıstanbul’daki pek çok balıkçıda da ramazan ayı boyunca iftar sofralarıyla rakı sofraları yan yana kuruldu.
Kimse kimseyi rahatsız etmeden, kimse kimseye yan gözle bakmadan, herkes kendi itikatince yemeğini yedi.
Bu son yıllarda azalmış da olsa, hâlâ iftar sofralarıyla rakı sofralarını yan yana kuracak hoşgörüye sahibiz.
e-kolay’daki itirazların başında “Neden oruç tutanlara bir ay saygı gösterilmiyor” geliyordu...
ıftarla, rakı masası yan yana olur mu diyenlere, karşılıklı saygıdan bahsedenler itiraz ediyordu.
Dikkatinizi çekerim, verdiğim örnekler ramazan ayında da içki servisine devam eden restoranlar.
Bu ülkede pek çok restoran, ramazanda içki servisine ara verir, bakkallar içki satmaz.
Ama satan da var...
Bu restoranlara gelen oruçlu vatandaşlarımız da, orada içki servisi olduğunu bilerek geliyor.
Kimse içki içilmeyen bir mekâna rakı şişesini cebinde getirip oturmuş değil yani...
Oruç tutan, yan masada birilerinin rakı içeceğini bilerek oturuyor masaya ve bundan rahatsız olmuyor. Rakı içen de yan tarafındaki iftar sofrasından rahatsız değil...
Öyleyse bu tablodan biz niye rahatsız oluyoruz?

Alan razı, satan razı

Haberin Devamı

“Köşe yazılarından kitap olmaz” dedim...
“Biz bu yazılar için gazeteden para alıyoruz, neden aynı ürünü ikinci kez satıyorsunuz, bu bilgisayar çağında bütün yazılar internette dururken” dedim.
Yazılarını kitap yapmayan yazar yok ki; Hıncal Uluç, Haşmet Babaoğlu, Zülfü Livaneli, ıclal Aydın, bizde Ayşe Arman...
Daha onlarcası...
Hıncal Abi itiraz etti; “Alan razı satan razı, sana ne” diyerek...
Bu son alışkanlığı oldu Hıncal Uluç’un, her şeye sana ne diyor...
Halis Toprak, 17 yaşındaki kızla evlendi...
Alan razı, satan razı...
Ayşe Arman poz verdi...
Alan razı, satan razı...
Köşe yazısından kitap olmaz...
Alan razı, satan razı...
E, öyleyse hiçbir şeyi tartışmayalım.

Haberin Devamı

IKEA’da neden bir Türk tasarımcı yok

Dünyada en çok basılan yayın organı hangisi dersiniz?
Amerika’nın önde gelen gazeteleri mi, Japonlar’ınki mi?
Hiçbiri değil, IKEA kataloğu.
Tam 198 milyon adet basılmış bu ay başında çıkan yeni kataloğu.
Deli bir rakam!
IKEA’nın ısveç’teki merkezinde basılıyor bu kataloglar, 28 dile çevriliyor ve 38 ülkede dağıtılıyor.
Her yıl eylül ayında çıkan ve tasarımcılar tarafından merakla beklenen bu katalog, Türkiye’ye de altı yıldır geliyor. Malum bu dev ‘fast food mobilya markası’ altı yıldır Türkiye’de...
Kataloğun Türkiye baskısı bu yıl 4 milyon 120 bin adet basılmış ve şu sıralar ıstanbul, ızmir, Bursa’daki evlere dağıtılıyor.
IKEA’nın en beğendiğim uygulamalarından biri, ürünün yanına tasarımcının fotoğrafının konulması.
Sanatçıya büyük bir saygı...
Bu yılki kataloğu çevirirken “Acaba...” dedim, sonra açtım şirkete sordum, “Bugüne kadar bir Türk IKEA için tasarım yaptı mı” diye...
ıstanbul’dakiler, ısveç merkeze sordular.
56 yıllık IKEA tarihinde tek bir Türk tasarımcı çıkmadı...
Sonra Japon Noboru Nakamura’nın tasarladığı koltuklara baktım. 24 yıldır IKEA’nın en çok satan ürünlerinden biriymiş...

Yazarın Tüm Yazıları