Hum ha! Dev adam oooniki dev adam!

MİLLETÇE pek sağlıklı bir ruh yapısına sahip olduğumuz söylenemez.Durumumuzu görmek için memleketin 24 saat içinde neler yaşadığına bakmak zaten yeter de artar bile.Anormal olaylara antrenmanlı oluşumuz nedeniyle, kafayı sıyırma eşiğimiz de epeyi yüksek.Sıradan bir Batılının hayatının kalan kısmını huzur dolu bir klinikte geçirmesine neden olacak abukluktaki travmaları, ayrıca incelenmesi gereken bir sırıtmayla geçiştirebiliyoruz.Genelde üzüntüden veya sinirden dolayı delirme noktasına gelen Türkiye, önceki gece sevinçten deliriyordu az kalsın.Bunun tek sebebi de 12 Dev Adam'dı.* * *Yapı itibariyle olaylara abartılı tepkiler vermeyen bir insanım.17 Mayıs 2000'de Kopenhag Parken Stadı'nda Popescu'nun Arsenal'e çaktığı son penaltı sonrasında yaptıklarımı saymazsak aşırı hareketlerden kaçındığımı söyleyebiliriz.Aslında bir de 3-2'lik Real Madrid maçında ortamdan kopmuştum.Sonra bir de Milan maçı vardı...Yazdıkça liste uzuyor yahu!Aslına bakarsanız ben de pek normal değilim...Çarşamba akşamı Türkiye-Hırvatistan maçını gazetenin barında seyrettik.Maç başlamadan önce arkadaşlar hafif bir tribün ambiansı yaratmışlar zaten.Bana ekibe katılmak kaldı.Ben maçtan önce heyecanımı yenmek için (kendim bile inanmasam da) ‘‘Çok rahat geçmeleri lazım’’ türü bir cümle zayiatı yapıyorum.Hani öyle cümleler ki; kurmasan da olur, hatta daha iyi olur.Arada bir ‘‘NBA'den sonra Avrupa basketbolu, kız basketbolu gibi gözüküyor’’ türü abuk yorumlar da yapıyorum.İlk iki periyodu kahrolarak geçtik.Ama içimizde tuhaf bir ‘‘Kazanacağız’’ hissi var.Hırvatistan üçüncü periyoda Shaquille O'Neal takviyeli bile çıksa şansı yok diye düşünüyoruz.Öyle bir inanç.18 sayı gerideyken böyle bir inanca sahip olmamızın tek nedeni de Mirsad Türkcan.Maçın devre arasında aynada kendimi gördüm. Bir de baktım ki gözüm dönmüş. Kendimden korktum.Sonra Mirsad'ın gözlerini gördüm. Aaa! Aynı ben.Önceki gece Mirsad'ın rakibi olmayı hiç istemezdim.Bakarak ezecek bir hali vardı.* * *Üçüncü periyodun sonunda İbo'nun 7,5 metre uzaktan (Ben gazetelerin yalancısıyım. Yoksa televizyondan şut mesafesini hesaplayacak yetenek bende ne gezer) attığı üçlükten sonra, beynimin ön lobunda bir tel atması hissettim.Son periyotta kafada atmadık tel kalmadı zaten.Uzatmada etrafıma bir baktım ki; yalnız değilim.Herkes kafayı atlatmış.Oturan bir kişi bile yok. Herkes ayakta.Hayatında basketbol maçı seyretmemiş insanlar bile Mirsad'la beraber ribaunda çıkıyor, Hido'yla beraber şut çekiyor. Böyle bir konsantrasyon oluşturmuşuz.Hırvatistan'ın boş döndüğü hücumlarda, bizim gazetenin barında koro halinde ‘‘Hoşt! Pıst! Cız! Hadeee, hadeeee! Zıpışıt! Zzzzzt!’’ şeklinde yaptığımız alan savunmasının etkisi oldu mu bilemeyeceğim.‘‘Bak ben böyle durduğumda üçlük atıyoruz’’ diye kendi kendine uğur yapıp, maçı kadehi burnundan ayırmaksızın seyredenler mi ararsınız, iki saniyede bir ‘‘Kaç saniye kaldı?’’ diye soranlar mı... Hepsi vardı.Maç bittiğinde suratlarımızdaki ifadeyi anlatabilmem mümkün değil.Tribünlerle birlikte biz de başladık ‘‘Hum... ha!.. Dev adam, oooniki dev adam!’’ diye. Ağzımız kulaklarımızda TRT ekranına bakakaldık.Vücutta bir gram adrenalin kalmadı. Sonra, çok sonra biri dedi ki, ‘‘Yahu futbol maçı da vardı!’’Döndük onu da seyrettik.88'inci dakikaya kadar her şey iyiydi. Sonra malum, iki gol birden yedik.Bir arkadaş dedi ki, ‘‘Bu millete total mutluluk haram kardeşim. Üst üste iki sevinci bünyemiz kaldırmazdı. Böylesi daha iyi oldu.’’Ne diyeceksin, ‘‘Haklısın’’ dedik ve içimizden ‘‘Hum... ha!.. Dev adaaam oooniki dev adam!’’ diye diye evin yolunu tuttuk.En güzel TRTHani böyle ‘‘Bakın, yazdım oldu’’ diyen bir yazar modeli vardır. Acayip uyuz olurum. Fakat ‘‘Beyaz Gölge’’ konusunda Selim Ataz'ın başlattığı kampanya başarıya ulaşınca, biz de bu zafere yancı olduk. Hafiften kasılmadım desem yalan olur. Bir de yüzsüzlük edip ‘‘Saatini de değiştirebilir misin TRT abi?’’ diye yazdık. Aaaa! TRT ‘‘Beyaz Gölge’’yi 17.05'e aldı. Şu anda televizyon áleminde TRT'yi tek geçen kaç arkadaşım var biliyor musunuz? Kımıl zararlılarıyla mücadele programını bile seyredecek kadar duygulanmış vaziyetteyiz. En güzel TRT, bu TRT. 12 Dev Adam'ın gazına bir de Beyaz Gölge gazı eklendi. Mahalle aralarına potalar kurulmaya başlamış mıdır acaba? Hum... ha!.. Dev adaaam, oooniki dev adam!