Hükümetin engellediği IMF raporunun etkileri

DAHA önce de yazmıştık; hükümet IMF’in Türkiye raporunun yayımlanmasını engelledi. IMF’in ülke raporlarını ülke yönetimlerinin izni olmadan yayımlayamayacağı konusunda, genellikle ülkelerin uygulamadığı bir imkan var ve hükümet bu imkanı kullanarak raporun kamuoyuna açıklanmasını engelliyor.

Halbuki “akıllı ülke yönetimleri” şeffaflığın reddi anlamına gelen bu yasağı koymak yerine, rapor kendi aleyhlerine olsa bile, “yayımlanmamış raporun etkisinin daha büyük olacağını” bilir, bu imkanı pek kullanmazlar.

Peki, IMF raporunda bilmediğimiz çok önemli şeyler mi var?

Şahsen; bilinmedik, içeride üzerinde durmadığımız eleştiriler olacağını pek tahmin etmiyorum. Zaten ekonomik dengelerde var olan zayıflıklar büyük ihtimalle bu raporda da dile getirilmiştir. Çünkü tablo ortada...

Peki, bilinmedik bir şey yoksa, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve ekibi neden bu raporun kamuoyuna açıklanmasını engelliyor?

Çekindikleri unsur; bu rapor çıktığında yabancıların tedirgin olacağı ve kısa vadeli yabancı sermaye akışının durması... Bu da Merkez Bankası’na göstermelik cari açık ve sıcak para önlemleri aldırıp, aslında seçime kadar sıcak para girişini engellemek istemediklerinin, bence iyi bir kanıtı...

Peki, son günlerde buna rağmen kurlar niye yukarı çıkıyor?

Bizimkilerin atladıkları da işte bu. Elbette küresel ekonomideki dengesizlikler, üretimin yeterince artmaması, Yunanistan‘ın krizi gibi unsurlar var ama Türkiye son bir aydır diğer gelişmekte olan ülkelerden olumsuz ayrışıyor.

Bir başka deyişle son bir aydır Türkiye’ye yabancı sermaye girişi azalmaya başladı. Bunun nedeni de Türkiye ekonomisine ilişkin risk algısının büyümesi. Daha önce seçim sonrası Türkiye’nin rating puanı artacak diye beklenirken şimdi bu beklenti ortadan kayboldu, hatta tersine beklentiler oluşmaya başladı.

JP MORGAN’IN RAPORU DAHA BAŞLANGIÇ


Peki, IMF raporunu da yayımlatmadılar, bu niye oldu?

İşte acemilik bu... IMF, diğer ülke raporlarını olduğu gibi Türkiye raporunu da kamuoyuna yayımlamak, varsa yatırımcılara duyduğu kaygıları bildirmek ister, bu hep böyle olmuştur. Yayımlatmayan yönetimlere de tepki duyar.

Böyle bir durumda siz IMF’in elinin kolunun bağlı durumda oturup, bir şey yapmayacağını mı düşünüyorsunuz? Elbette IMF de yayımlayamasa bile, kendisine Türkiye’yi soranlara, dengesizlikleri ve riskleri anlatıyor.

Komplo teorisi yazmaya başlayanlara şunu hatırlatmak gerekir ki; IMF bunu sadece Türkiye için yapmıyor. IMF gibi uluslar arası kuruluşlar görevlerini yerine getirmek adına, raporu engelleyen hangi ülke olursa olsun bunu yaparlar. IMF’in uluslar arası banka ve aracı kurumlardaki etkinliği de bilinir..

Bir başka açıdan baktığınızda bu işi yapan IMF yöneticilerinin aynı zamanda profesyonelliklerinin gereği de budur. Mevcut hükümet profesyonel yöneticiler yerine “bireyliğini ve kişiliğini ideolojilere vakfedip eritmiş” biat etmeyi seçenlerden bürokrasiyi oluşturduğu için, bu anlayışı da pek bilemiyor...

Özetle; geçen hafta borsalarda düşüşe neden olan JP Morgan’ın, Türk hisse senetlerinin portföylerdeki ağırlığının azaltılmasını tavsiye ettiği raporuna da bu açıdan bakmak gerekir. JP Morgan, “Türkiye’de yüksek enflasyon, cari açıkta bozulma ve göreceli gevşek politikalar endişe yaratıyor. Zorunlu karşılık oranlarındaki artırımlar banka kârlarına ilişkin tahminleri azaltacak” diyor.

Peki yalan mı, bu riskler büyümüyor mu, seçim sonrası kötü olmayacak mı?
IMF raporunu yayımlatmasanız bile, gerçeklerin duyulması engellenemez.
Yazarın Tüm Yazıları