Hükümet kuruntusu

Bekir COŞKUN
Haberin Devamı

Türkiye, bu arada dünya siyaset tarihine ‘‘Hükümet kuramama’’nın da örneklerini veriyor...

Literatürlerde ‘‘Türkler, hükümet kurmaktan çok, hükümet kuramamakta başarılıydılar’’ tanımları yer alacaktır.

‘‘Başarılı hükümet kuramama çalışmaları yapanlar’’ sırasında ise Ecevit'in vesikalığını koyarlar...

Altına yazarlar belki:

‘‘Çok güzel hükümet kuramazdı...’’

*

Peki, Yalım Erez hükümet kurar mı?..

Belli olmaz...

Kurar da, kuramaz da...

Zaten bu günlerde beni görenin aklına nedense hükümetin kurulup-kurulmayacağı geliyor... Ki çevreyle göz göze geldiğimizde ve kulaklarım tavşan kulağı gibi oynamaya başladığında sırıtıp ‘‘Hükümet kurulur mu, kurulmaz mı?..’’ sorusunu göğüslemeye hazırlanırım...

Soru gelir ve benim keyfim yerindeyse, hiç tereddüt etmeden kurarım hükümeti:

‘‘Kurulur... Kesin kurulur... 750 güvenoyu alır...’’

‘‘550 oydan mı?..

‘‘.....?’’

Yok eğer keyfim yoksa, asla hükümeti kurdurmam:

‘‘Kurulmaz...’’

‘‘Ama kuracak diyorlar...’’

‘‘Kursa da kuramaz, kurmasa da kuramaz...’’

Doğrusunu isterseniz kalabalık yerlerde okurlarımın kafasını daha uzaktan görür görmez, bakışlarındaki soruyu algıladığımda ise, durup dururken uzaktan bağırmaya başlamadım değil:

‘‘Kurar...’’

‘‘.......?’’

*

Niçin saçmalıyorum?..

Çünkü yüreklerimizde kurulan bir şey yok...

Yıkılan şeyler var...

Biz hepimiz biliyoruz ki; kim kurarsa kursun, nasıl kurulursa kurulsun, kurulacak hükümet bu hurda çarkın bir dişlisidir...

Bir yağmanın yeni bekçileri...

Türkiye'yi bataklığa çevirenlere rağmen gelmiyorlar... Türkiye'yi bataklığa çevirenlere dayanarak geliyorlar...

Karşıt değiller, yandaşlar...

Topluma minnet borçları asla yok...

Kendilerini getirenlere minnet borçları var...

O kadar...



Yazarın Tüm Yazıları