Hizb-ut Tahrir davası başladı

Güncelleme Tarihi:

Hizb-ut Tahrir davası başladı
Oluşturulma Tarihi: Aralık 30, 2005 11:20

Hizb-ut Tahrir örgütü adına gösteri yaptıkları öne sürülen 19 kişi hakkında açılan davanın ilk duruşması nedeniyle Beşiktaş'ta yoğun güvenlik önlemleri alındı.

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün yapılacak duruşma dolayısıyla alınan güvenlik ve trafik tedbirleri kapsamında, Beşiktaş'taki adliyeye gelmek için kullanılan bazı sokaklara polis tarafından barikat kuruldu. Ayrıca, Çırağan Caddesi'nde polis kontrol noktaları oluşturuldu. Adiyeye gelenlere kimlik kontrolü yapılırken, adliye yanındaki otoparka sivil araçlar alınmıyor. Güvenlik önlemleri kapsamında çok sayıda polis görev alırken, polis köpekleri de kullanıldı.

Bu arada, emniyet tarafından getirilen bir araç vasıtasıyla duruşma boyunca adliye bahçesi merkezden canlı olarak takip edilecek. Öte yandan tedbirler çerçevesinde Çırağan Caddesi'nde bulunan Yalı Sokak girişi, saat 07.00'den itibaren duruşma bitimine kadar araç trafiğine kapatıldı.

DAVA

İlk duruşması bugün yapılacak olan davanın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamesinde, 14'ü tutuklu 19 sanığın, ”Türkiye'de mevcut anayasal düzeni değiştirerek yerine şer-i esaslara dayalı Raşidi Hilafet devletini kurmak amacıyla anlaşma içinde oldukları” ifade ediliyor.

Ürdün'de 1950 yılında kurulan örgütün Türkiye, Suriye, Lübnan, Sudan, Kuveyt, Malezya ve Özbekistan gibi devletlerin yanı sıra İngiltere, Almanya ve Avusturya gibi Avrupa ülkelerinde faaliyetlerini yürüttüğü belirtilen iddianamede, “örgütün bir Türkiye sorumlusunun bulunduğu ve buna bağlı olarak faaliyet yürüten 4 kişiden oluşan eyalet komitesi olduğu” anlatılıyor.


Daha önce yapılan operasyonlarda örgütle ilişkisi olan yaklaşık 400 kişinin tespit edilerek haklarında dava açıldığı kaydedilen iddianamede, “bazı örgüt üyelerinin benzer amaçlar için örgütlenen İBDA/C isimli terör örgütü ile görüşmeler yaptığı” vurgulanıyor.

İddianamede, “örgütün amacına ulaşmak için illegal bir yapılanma içerisine girilerek sorumlularının talimatları doğrultusunda basın açıklamaları yapıldığı, Fatih Camii avlusunda 2 Eylül'de Cuma namazı sonrasında izinsiz gösteri düzenlendiği, örgüte eleman kazandırmak amacıyla sohbet ve toplantılar yapıldığı, hükümet üyelerine, askeri kurumlara, valilik ve emniyet müdürlüklerine örgüt bildirilerinin posta yoluyla gönderildiği” bildiriliyor.

“Örgütün organize bir şekilde çalıştığı ve gizli bir yapılanma içerisinde olduğunun anlaşıldığı” ifade edilen iddianamede, 19 şüphelinin durumları tek tek incelenip, ifadelerinden de alıntılara yer veriliyor. İddianamede, “örgütün resmi sözcüsü” olduğu öne sürülen Yılmaz Çelik'in de aralarında bulunduğu 19 sanığın, yeni TCK'nın 316/1. maddesi uyarınca “devletin güvenliğine, anayasal düzene ve düzenin işleyişine karşı anlaşmak” suçundan 4.5 ile 18 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması isteniyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!