Hem sanat hem yardım

Güncelleme Tarihi:

Hem sanat hem yardım
Oluşturulma Tarihi: Ekim 31, 1997 00:00

Haberin Devamı

Zerrin Ayrıkaya ve öğrencileri Renan Ünal, Ayşe Narin, Rezzan Güner, Nurdan Gömeçlioğlu, Nesrin Yüksel, Figen Yavuz, Pakize Yargıç, Nihal Enson, Hale Durmuş, Nesrin Çokcan'ın korunmaya muhtaç çocuklara yardım amacıyla açtıkları resim sergisi Bahçeşehir'de devam ediyor.

Otuzaltı yaşında Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü'ne giren Zerrin Ayrıkaya, 1995'de Devrim Erbil atölyesinden mezun olduktan sonra taşındığı Bahçeşehir'de geçen kış bir atölye açtı. Amacı, ‘‘arkadaşlara bilgisini aktarmak’’tı. Haftada bir gün ders vermeye başlayan Ayrıkaya ve öğrencileri, şimdi birlikte yaptıkları resimleri sergiliyor.

Ayrıkaya ve öğrencilerinin amacı, bir yandan sanat yaparken, bir yandan da korunmaya muhtaç çocuklara yardım ederek bir taşla iki kuş vurmak... ‘‘Bu sergi öğrencilerimin ve benim geçen dönem ürettiklerimizden oluşuyor. Bu üretilenler doğru yola gitsin istedik, bağış yapmak istiyoruz. Bizde bir tabir vardır, ‘iyilik yap denize at'. Hep denize olmaz. Akıntı onu doğru yere götürsün. Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı var. Sattığımız resimlerin tüm gelirini oradaki çocuklara göndereceğiz. Serginin esas amacı bu’’ diyor Ayrıkaya.

Bunu gelenek haline getirmek isteyen Ayrıkaya, her sene atölyeleri açıldığında, önceki dönemin resimlerini sergileyerek elde edilen geliri ihtiyacı olan başka dernek, vakıf ve şahıslara da iletmek istediklerini belirtiyor.

1954 İzmit doğumlu olan Ayrıkaya, İlkokulu Yarımca’da, ortaokulu Hereke'de, liseyi ise İstanbul'da tamamlamış. 1990'da Mimar Sinan Üniversitesi'ne girmiş ve 1995'de Devrim Erbil atölyesinden mezun olmuş. Öğrencilik döneminde, Profesör Özer Kabaş, Profesör Kemal İskender, Doçent Aydın Ayan ve Yalçın Karayağız'dan eğitim almış. Ayrıca Doçent Cihat Aral, Doçent Fuat Acaroğlu yönetiminde de fresk çalışmış. Özellikle silme-kazıma tekniğini geliştirmiş. ‘‘Yağlı boya üzerinde değişik malzeme ile çalışıyorum. Desenler önceden hazır. Sonra onları tuvalime oturtuyorum.’’ Sıfırdan başlayan öğrencilerini şimdi birinci sınıftan mezun eden Ayrıkaya, genellikle yağlı boya ve desen çalıştıklarını belirtiyor. Öğrencilerine yaptıklarını daha iyi anlamaları için sanat tarihi dersleri de veren Ayrıkaya, haftada bir gün sabahtan akşama kadar çok sıkı çalıştaklarını da ekliyor. ‘‘Genel kültür için biraz sanat tarihi şart. Resim sadece hobi statüsünde kalmasın. Bir sergiye gittiklerinde resme nasıl bakılır, resimden nasıl anlanır, bunu bilmeleri açısından sanat tarihi çok önemli’’ diyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!