Hayrullah Efendi, Abdülaziz, Eugenie

Evet, yalı sahibi bu iki önemli konuğuna diş kirası olarak ne vereceğini çok düşünmüş. Sonunda ziyaret günü gelip çatmış. Yemekler de yendikten sonra, sıra imparatoriçe Eugenie’nin hediyesini vermeye gelmiş.
Hizmetkârlar, ellerinde taşıdıkları kadife yastığı imparatoriçenin önüne bırakmışlar. Yastığın üzerinde paha biçilmez bir broşun durduğunu gören Eugenie pek memnun olmuş. Merakla beklenen an gelip çattığında herkes nefesini tutmuş. E, Hayrullah Efendi’nin koskoca Osmanlı padişahına vereceği diş kirası da nefeslerin tutulmasına değermiş doğrusu.
İçeriye ellerinde taşıdıkları kocaman tepsiyle birkaç uşak girmiş. Uşaklar eğilip içinde Hayrullah Efendi’nin bütün servetini, tapularını ve mücevherlerini taşıdıkları tepsiyi padişah Abdülaziz’in önüne bırakmışlar. Padişah ise tokgözlülüğün en iyi örneklerinden birini sergileyip tepsinin içindeki en değersiz yüzüğü almış.
Dilden dile dolaşan bir hikâyedir bu ve değişik kaynaklar ayrıntıları başka başka yazarlar.
Madem ramazandayız, diş kirasıyla ilgili böyle bir hikâyeyi sizinle paylaşayım dedim...

KALBURABASTI

Zeytinyağı ve yoğurdu derin bir kaba koyun. Tuz ve kabartma tozunu katıp unu azar azar ekleyerek yoğurmaya başlayın. Kulak memesinden daha sert ve ele yapışmayan bir hamur elde edeceksiniz.
Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp rende üzerinde çay tabağı kadar açın. İçine biraz ceviz koyup yuvarlayın. Böylece hazırladığınız kalburabastıları tepsiye dizip önceden ısıtıp 160 dereceye ayarladığınız fırında iyice kızartın.
Şerbet için su ve şekeri bir tencerede kaynatın. Kaynayınca limon suyunu katıp 5 dakika sonra ocaktan alın, soğutun.
Soğuk şerbeti fırından çıkan sıcak kalburabastıların üzerine gezdirin. Servise sunun.

Malzeme listesi

-1 su bardağı zeytinyağı
-Yarım su bardağı yoğurt
-1 çay kaşığı tuz
-Yarım paket kabartma tozu
-Yaklaşık 3 su bardağı un
-Yarım su bardağı ceviz içi
Şerbet için;
-2 su bardağı toz şeker
-2,5 su bardağı su
-1 yemek kaşığı limon suyu