Haydi göreve

Başlık Hürriyet Gazetesi'nin cuma günkü manşetiydi. İtiraf edin, bu aylardan beri görüşülmesi gereken yasa tasarılarını sumen altı eden milletvekillerine yerinde bir çağrıydı. Mini demokrasi paketi, vergi reformu, sosyal güvenlik, çete ve mafyayla mücadele gibi hepimizi yakından ilgilendiren yasalar için milletvekillerini ‘‘acele edin biraz’’ diye dürtmek gerekiyordu. Meclis temmuz ortasına doğru tatile girecek. Kısa sürede ne çıkacağı meçhul. Bizimkiler böylesine ciddi konuları kapsayan yasalar için ağırdan alırken, merak edip son zamanlarda diğer meclislere ne olup bittiğine bir göz attım. Fransız parlamentosu biliyorsunuz, kaşla göz arası şu meşhur Ermeni tasarısını oylayıp kabul etti. Hem de sadece 29 milletvekilinin katılımıyla. Fransız milletvekillerinin, direkt Türkiye ile Ermenistan'ı ilgilendiren bir konuda neden oy kullandıkları ayrı mesele, ancak ellerini çabuk tuttukları kesin. Fransızlar kendi işleri olmayan meselelere burunlarını sokarken diğer meclislerde son yasalarla ilgili durum şöyle;İsveç parlamentosu daha üç gün önce fahişelerle seksi yasakladı. Sokak kadınlarıyla ilişki kuranlar altı aydan iki yıla kadar hapis cezasına çarptırılabilecek. İsveçli milletvekillerinin yasayı kabul etmelerinin nedeni Doğu Avrupa'dan gelenler yüzünden fuhuşun artması, fahişelerin yaşının 13, 14'e kadar düşmesi.İtalyanların kabul ettikleri son yasa ise, milletvekilleri ve senatörlerin cep telefonları ve berber masraflarıyla ilgili. Söz konusu kişiler bu tür masraflarını bundan böyle kendi ceplerinden karşılamak zorunda kalacaklar. Yine son dönemde İtalyan parlamentosunda oylanan diğer bir yasayla 36 bin resmi aracın satılmasına karar verildi. Gerektiği takdirde kiralık araçlara başvurulacak. Japonya'da bürokratların yetkilerini sınırlayan yasa mayıs ayının son haftası parlamentodan geçti. İspanya, uzun yıllardan beri birlikte oturan çiftlerin evli çiftlerle aynı haklardan yararlanmalarını öngören yasayı oylamak üzere. Yasa eşcinsel çiftler için de geçerli olacak. Görüldüğü gibi, TBMM dışındaki meclisler boş durmuyor. Üstelik ele aldıkları yasa tasarıları, toplumda köklü değişikliklere yolaçmayacak; bunlar sadece yaşam kalitesini iyileştirmeye yönelik tasarılar.Laf yasalardan açılmışken, Kaliforniya'da önümüzdeki günlerde ilginç bir referandum var. 227 numaralı tasarı çift dil okutulan okullarda ingilizceye öncelik tanınmasını öngörüyor. Los Angeles Times Gazetesi'nin yaptığı bir araştırmaya göre, siyahlar ve İspanyol kökenlerin tasarıya büyük çoğunlukla ‘‘evet’’ oyu kullanacaklar. İspanyol bir anne örneğin ‘‘kızım ingilizce öğresin, yoksa geleceğini nasıl garanti edecek’’ diyor.Küçük bir öneri. Madem bizim milletvekilleri yasa tasarılarını görüşmekte bu kadar zorlanıyorlar, bari referandum kararı alsınlar topu bize atsınlar.