HAYATIMI EN ÇOK BOŞANMAK ETKİLEDİ

Güncelleme Tarihi:

HAYATIMI EN ÇOK BOŞANMAK ETKİLEDİ
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 02, 2011 00:00

Tuğçe Kazaz, 19 yaşında Türkiye güzeli seçildiği günden beri, attığı her adımla gündem yarattı; ilişkileri, evliliği, inançları, oyunculuğu...

Haberin Devamı

TUĞÇE KAZAZ FOTOĞRAFLARI

Sonra bir anda her şeyi bırakarak modellik kariyerine yüklendi. Ve Milano, Paris, New York derken ülkesine dönüverdi. Nedenini ise Elele dergisine açıkladı: “Olmam gereken yeri, yapmam gerekeni ve yanında olacağım insanı buldum!”

Armani defilesine çıktınız, Maison Martin Margiela, Martin Grant gibi markalarla çalıştınız. Kimileri için hayal olan bu durum, sizin için nasıl konumlandırılabilir?
- Bu benim için de zamanında bir hayaldi, sonra gerçek oldu. Ancak gördüm ki, gerçeğin kurulan hayalle bir ilgisi yok.
Bir model için esas hayal, Victoria’s Secret meleği olmak değil midir? Siz iç çamaşırı giymek istemediğiniz için bu teklifi geri çevirdiniz. Ama yakın zamana kadar giyiyordunuz. Nedir bu değişimin nedeni?
- Hayatta inandığım değerler ile giydiğim kıyafetler doğru orantılı olmalı. İşte bu yüzden, artık bazı kıyafetleri giymeyi tercih etmiyorum. İç çamaşırı da bunlardan biri.
Peki, kariyerinizle ilgili en büyük hayalinizi gerçekleştirdiniz mi?
- Ülkemi yurt dışında temsil etmek hedefimdi ve evet bunu gerçekleştirdim.
“Bir eşofmanla yaşayabilirim” diyorsunuz. Yunanistan’da öyle yaptığınızı söylediniz. Makyaj da yapmıyorsunuz. Rahatlıktan yana mısınız?
- Evet, bir dönem tek kıyafetle üç ay geçirdiğim oldu. Ama o sırada dağda yaşıyordum ve koşullar buna uygundu. Tarzımı genellikle bulunduğum ortam belirliyor.
HAYATIMI EN ÇOK
BOŞANMAK ETKİLEDİ
Neden Tuğçe Kazaz’ın her söylediği şey gündem, her attığı adım olay oluyor?
- Söylediklerim ve yaptıklarım eskiden de gündem oluyordu, bugün de gündem oluyor. Ama ikisi arasında çok büyük fark var artık. Gündemi yaratan konulara baktığınızda bunu rahatlıkla görebilirsiniz. Bu benim geçirdiğim değişimle ilgili ve geçirdiğim değişimin sonucu. Basitçe söylemek gerekirse; eski Tuğçe Kazaz’ın sansasyonel olayları ve sözleri gündem yaratıyordu, bunlar tamamen kişiseldi. Şimdi ve bundan sonrakiler ise toplumsal ve toplumun bir parçası olma bilincinde ortaya konulan sözel ve eylemsel değerler.
Hayatınızda neler yerli yerine oturdu, neler hâlâ muallakta?
- En sonunda limana yanaştığımı hissediyorum. Olmam gereken yeri, yapmam gerekeni ve yanında olacağım insanı buldum. Bir kaos sürecinde, yeni düzenin oluşmasını beklerken, aynı zamanda sevgiden mest olma dönemimdeyim. Aynı zamanda, yeni projelerimiz için heyecanlı bir ruh hali içerisindeyim.
Hayatınızı belirgin şekilde en çok etkileyen olay nedir?
- Boşanmam ve Yunanistan’dan Türkiye’ye dönüşüm.
BAZEN KÖYDE GEÇİRDİĞİM
ZAMANLARI ÖZLÜYORUM
15 yıl önce hayaliniz neydi? 15 yıl sonra kendinizi nerede hayal ediyorsunuz?
- 15 yıl önce, 13 yaşındaydım ve İzmir-Karşıyaka’da çok eğleniyordum. Evet, aslında bir bakıma bugün o yerdeyim. 15 yıl sonrası sürpriz olsun. Gerçekleştirmek istediğim büyük hayaller var. İnşallah gerçekleşirler. Hep birlikte göreceğiz.
Geçmişten bir ana dönecek olsanız, hangi anı tekrar yaşamak isterdiniz?
- Bazen çocukluğumda köyde geçirdiğim zamanların kokusu burnuma gelir ve o zamanları özlerim.
Çocukluğunuzdan aklınızda kalan en belirgin sahne?
- Aktif bir çocukluk dönemi geçirdim; o kadar çok şey var ki! Hayatımda hep müzik, spor ve edebiyat vardı. Ayrıca şimdi baktığımda herkese ve her şeye rağmen, mutlu bir çocukluk geçirdiğimi görüyorum.
Bugün olduğunuz noktada, en çok kimin emeği, desteği var?
- En çok kendi emeğim var. Hayatımda değer verdiklerime değer veren, hayallerimi gerçekleştirmem için gerçekten çaba harcayan biri var, ne mutlu bana!
“Hiç ünlü olmasaydım keşke” diye aklınızdan geçirdiğiniz oldu mu?
- Ünlü olmak öyle insanların zannettiği kadar kolay değil. Ama hayır, gerçekten bunu inanarak hiç geçirmedim aklımdan.
DİN KONUSUNDA YAZILAN
TÜM HABERLER SAÇMALIK
Adınız geçince mutlaka herkes bir din konusuna değiniyor.
- Bu konuda tüm yazılanların saçmalık olduğuna, her inanışın aynı sonuca vardığına inanıyorum. Bu konuda ara ara çok dikkatli verdiğim mesajları dahi bozarak aktarıyorlar. Bundan böyle hassas konulardaki samimi düşüncelerimi kendi kontrol edebildiğim yollardan anlatma çabasında olacağım.
Hiç yaşadıklarınızı yazmayı, kitap haline getirmeyi düşünüyor musunuz?
- Bu soru bana son günlerde çok soruluyor. Bire bir insanlara ulaşmayı, kitap yazmaya tercih ederim.
İnternetle aranız nasıl?
- Gerektiği kadar var hayatımda. Bence insanlar arası iletişim en güzel, beraber, yan yana paylaşılan anlarda ortaya çıkıyor. Son zamanlarda sanal ağdaki iletişimin bunu körelttiğini fark ediyorum. Ama araştırmak için sık sık Google kullanırım.
GÜZELLİK SIRRIM VAR
AMA BURADA SÖYLENMEZ
Bu arada, kaç tane dövmeniz var?
- Yedi ve hepsini beş sene önce yaptırdım.
Formda kalmak için neler yapıyorsunuz?
- Düzenli olarak egzersiz ve tai chi uyguluyorum. Ben disiplin tutkunu bir insanım.
Güzellik sırrınız nedir?
- Bir tane var ama burada söylenmez.
AŞKIN NE OLMADIĞINI
ANLAMIŞ DURUMDAYIM
Zamanla aşkın tanımı hayatınızda nasıl bir değişime uğradı?
- Geçenlerde bir dergiye verdiğim röportajda, benim söylemediğim bir cümleyi söylemişim gibi, dikkat çekmesi amacı ile kapağa yazdılar. Demişim ki “Aşka inancım kalmadı”... Aslında “Bu zamana kadar aşk adı altında yaşanılanların aşk olmadığını anladım. Ve bu yaşananlara inancım kalmadı” demiştim. Tarihe bakın, gerçekten yaşamış olanlar bile aşkın tanımlanamaz olduğunu dile getirmiş. Kaldı ki ben henüz anlamaya çalışıyorum. Ama ne olmadığını anlamış durumdayım.
Peki, evlenmek ve çocuk kelimeleri sizin için ne ifade ediyor?
- Zaman gösterecek. Kısmet.

Haberin Devamı

FİZİĞİMİ ELEŞTİRMEM
TANRI’YA NANKÖRLÜK OLUR
29 yaşındasınız. 30 yaş sendromuna kapılma durumu var mı?
- Tabii ki hayır! Müthiş bir yaş bence.
Kendinizde fiziksel olarak en sevmediğiniz özellik?
- Fizik konusunda bir şey demeyeceğim. Tanrı’ya nankörlük olur.
Peki, aynaya baktığınızda gördüğünüz imajla ne kadar mutlusunuz?
- Kendimden memnun olduğumu anlamak için aynaya bakmıyorum. Hani bir laf vardır; insanın içi neyse dışı da odur diye. Nasıl olduğumu anlamak için hislerime bakarım. Çok aynaya bakmanın büyük bir hata ve insanın gelişimini geciktiren bir davranış olduğunu düşünüyorum.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!