Hayalet grup yola devam ediyor

Güncelleme Tarihi:

Hayalet grup yola devam ediyor
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 16, 2015 12:17

Rock müziğin 1950’li yıllarda blues ve cazdan evrilmesiyle ortaya çıkışından itibaren, içinde hep var oldu şoke etme dürtüsü.

Haberin Devamı

Iron Maiden vokalisti Bruce Dickinson’ın “Yaptıklarımın yarısı onu taklit etmekti” dediği İngiliz müzisyen Arthur Brown ve karanlık sihirbaz olarak tanımlanan Amerikalı müzisyen Screamin’ Jay Hawkins’in ‘50’li yılların sonu ile ‘60’lı yılların başında yaptıkları şey, adına 20-30 yıl sonra ‘şok rock’ denecek türün altyapısını oluşturmaktan başka bir şey değildi. Şok rock, her ne kadar Alice Cooper’ın ‘70’lerdeki sahne şovlarıyla etkinleşmiş bir tür olsa da, rock’ın her evriminde önemli derecede kendini belli etti. Üstelik hem müziğin içinde hem de o müziği icra edenlerin bedenlerinde...

Hayalet grup yola devam ediyor


David Bowie’nin uzaydan gelmiş gibi duran karakterlerinde, Pink Floyd’un hayatın kendisinden büyük anlatım gücünde, Kiss’in rengârenk çizgiromanımsı evreninde ve King Diamond’ın yüksek perde sesinde ‘şok’ hep vardı. Bugün Slipknot ve Rammstein’ın sahne prodüksiyonlarında, Gwar’un ikinci sınıf korku filmi estetikli imajında ve Ghost’un attığı her adımda da karşımıza çıkıyor. Edebiyatçılar, tiyatrocular ve müzisyenler tarafından ‘70’lerde oldukça fazla kafa yorulan okült temalara, şeytani masallara ve din karşıtı manifestoya biraz mizah, fazlasıyla da ciddi bir imaj çalışması ekleyip 2008 yılında yola çıkan İsveçli grup Ghost, 7 yıl ve 2 albüm sonrasında bugün dünyanın en ‘hip’ rock / metal projelerinden biri. Yaptıkları müzik Mercyful Fate, Blue Öyster Cult, Pentagram, Coven ve Witchfinder General gibi 30-40 yıl öncesinin gruplarından ilham taşıyor ve imajları şok rock’ın atalarına göz kırpıyor. Ama işin özgünlük tarafı, grubun hem müzik hem de imaj olayını yarı ciddi yarı mizahi bir üslupla değerlendirip, kimliklerini gizli tutmasında yatıyor. Her daim ‘merak’ unsurunu diri tutmaları da bu bağlamda işlerine yarıyor. ‘Meliora’ grubun üçüncü albümü. Latincede ‘daha iyi şeylerin peşinde olma’, ‘daha iyiyi hedefleme’ gibi bir anlamı var. Albümdeki şarkı sözlerinin altyapısında modern çağın insanları açgözlülüğe zorladığı fikri yatıyor. Grup ilk albümüyle patlama yapmıştı ama ikinci albümü müzikal açıdan pek doyurucu değildi. Bu albüm de öyle. ‘From the Pinnacle to the Pit’, ‘He Is’ ve ‘Kuzuların Sessizliği’ filminden ilhamla yazılan ‘Cirice’ çok iyi şarkılar ama albümün geri kalanı sıkıyor. Ghost sanırım kendi kalıpları içinde, yani melodik pop vokalli retro rock formatında gidebileceği yerleri şimdilik tüketmiş durumda. Heyecan verici olmaya devam etmeleri için ya imajlarında ya da müziklerinde yeni bir atılım şart.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!