Hata Alpay'da

Olayları başlatan bizim futbolcumuz. Alpay'ın penaltı kaçıran adama neden gidip birşeyler söyleme ihtiyacı duyduğunu, anlamak mümkün değil. Alpay, onu kolundan tutarak kaldırıp, sırtını sıvazlasa, daha çok prim kazanırdı.

* Milli Takım Teknik Direktörü Şenol Güneş, İngiltere beraberliği sonrası ‘‘Bizi olaylar yaktı’’ dedi. Siz bu görüşe katılıyor musunuz?

Ben bu görüşe katılmıyorum. Alpay'ın penaltı kaçıran adama neden gidip birşeyler söyleme ihtiyacı duyduğunu, anlamak mümkün değil. Halbuki Alpay, onu kolundan tutarak kaldırıp, sırtını sıvazlasa, daha çok prim kazanırdı. Ama bilmiyorum ne söyledi, küfür etti mi? Küfür etmesi için birilerini tanıması da gerekmiyor. Beckham, ‘‘Küfür etti’’ diyor. Ayrıca soyunma odasına girerken Alpay, Beckham'ın kulağına birşeyler söyledi ve koştu. Beckham da eliyle yetişip, ona vurmaya çalıştı. Bunlar olayların benim güzümün önünde gerçekleşen kısmı.

Şimdi Şenol Güneş, soyunma odasında taktiği kime verecek, orta saha ve forvete. Ayrıca ikinci devre Alpay takımın en iyi oyuncusu. Kestiği topu oyuna en iyi sokan adam. 11 kişilik takımda, bir kişi hakemin yanına gitti diye taktik verilmeyecek mi? Böyle saçma bir müdafa olmaz. Bu mazeret, yeterli bir mazeret değil. Durumu kurtarmak için yapılmış bir açıklama.

Teknik direktör ne yapar, futbolcularını oturtur, sakinleştirir ve onlardan ne istediğini söyler. Yani futbolcular soyunma odasında oturup, birbirlerinin suratına mı baktılar?

İngilizler de konuşmadı

Soyunma odasında ne olması gerektiğini çok iyi biliyorum. Bunu senelerce yaşadım ve Milli Takım'ın kaptanlığını da yaptım. Bir kişi gitti diye susmak olmaz. Böyle bir şey yok. Beckham gitti diye herhalde İngilizler de konuşmadı.

Beckham üzerine bir taktik yapabilirsin, ama Alpay üzerine olmaz. Onun görevi belli. Beckham için ise nasıl oynayacağını, nasıl kaçacağını, arkadaşlarının neler yapması gerektiğini hazırlayabilirsin. Soyunma odasında olaylar konuşulmayacak. Zaten olayların neyini konuşacaksın, başlatan Alpay.

Olay orada kapanır. Soyunma odasında konuşamıyorlarsa, o zaman orada işleri yok. Teknik adamın o anda daha becerili, daha soğuk kanlı ve daha düşünceli olması lazım.

Hakem Collina ne gördüyse çaldı!

* Hakem Pierluigi Collina İngiltere maçı sonrası bazı kesimler tarafından ağır biçimde eleştirildi. Sizin bu konu hakkındaki yorumunuz?

Ne bekleniyordu yani, Collina 1-2 gol mü atsın, yahut penaltılar mı versin? İtalyan hakem ne gördüyse, onu çaldı. İngiliz futbolcu suratına bir top geldiğinde oyundan çalmak için gerekli zamanı kullanıyorsa, bunu da hakem kullandırmak zorunda. Collina ne yaptı, Rooney oyundan yavaş yavaş çıkarken, arkasından itti. Rüştü'nün hareketi kırmızı kart, adam onu atmadı. Oyun durmuşken, Emre'nin Tugay'ın bir sürü dirsekli faulleri vardı, adam bunları görmedi mi zannediyorsunuz. Collina bunları gördü.

Efendim Collina, bütün takdir haklarını İngilizlerden yana kullanmış. İngilizler bizim beceriksizliğimiz ve güçsüzlüğümüz dışında hiçbir sert harekette bulunmadılar. Problemli duruma düştüklerinde sert ve iki ayakla sert girerler, böyle bile yapmadılar. Maç öncesi benim bütün korkum, futbolcularımıza sert girerek sinirlendirip, oyun düzenimizi bozmalarıydı. Ama biz bunu kendi kendimize yaptık.

Pozisyon üretemedik

İyi oyuncularımız topa iyi sahip olup, onu yönlendiremedi. Emre, Sergen, Nihat gibi teknisyenlerimiz oyuna istenilen ağırlığı koyamadı. Ergün'ün ilk 11'de oynamaması hataydı. Topu kullanabilecek adamdı. Yıldıray da bir alternatifti. Avrupa tecrübesi fazla olan Yıldıray bu tip maçta oynayabilirdi. Takımında hiç oynamayan Okan, ilk 11'de değil, sonradan düşünülebilirdi.

Bazı hatalar yapıldı. Bir sürü alternatif vardı. Hakan Şükür'ü oraya koyduysanız, topu şişirecektiniz. Hakan, topu alacak diye öyle oynadınız, ama o alamadı. Bizim top kaybettiğimizde moralimiz bozuldu, rakibin morali yükseldi. Sakin sakin oynadılar. Rakip kalede 3-5 tehlike yaratsaydık, İngilizleri telaşa sürüklerdik, pozisyon üretemedik.

Recep daha iyi olacak

* F.Bahçe'nin kalecisi Recep, Ümit Milli Takım'da da başarılı performansıyla dikkat çekiyor. Recep, geleceğin Rüştü'sü olacak mı?

Recep,
F.Bahçe kalesini başarıyla koruyor. Ufak tefek hatalarına rağmen çok anormal hareketleri yok. Skoru değiştirecek hatası olmadı. Ama bunlar biraz izafi, çünkü F.Bahçe maçlarını kazanıyor.

Maç kazanırken hatalar pek gözükmez.
Kaybedildiği zaman hatalar çıkar. Arkadaşlıklar maç kaybedildiği zaman bozulur ve güllük gülistanlık ortamda gözükmeyen olaylar, birden bire kötü yansımaya başlar.

Recep
'in bundan sonra daha iyi olacağı ve tecrübe kazanacağı kesin. Fiziği, boyu mükemmel. Biraz bacaklarını kuvvetlendirmesi lazım. Topa vurmasında biraz zaafı var. 1-2 ufak hata dışında, kalede sorun yaşamadı.

Ayrıca Recep olmazsa Volkan var. Recep gibi Volkan da kaleyi dolduran oyuncu. İkisi de Ümit Milli Takım'da oynuyor. İkisi de çok iyi olabilir, piyasadan çekilebilerler de. Gelecekleri önlerindeki maçlara ve kazanacakları tecrübelere bağlı. Recep, ümit vaadediyor. Futbolda bir şans faktörü vardır, bu kaleciye de, hakeme de yardım eder. Bazen de şanssızlıklar üstüste gelir. İnşallah bu şanssızlıklar Recep'in başına gelmez.

Türkiye nerede?

* Milli Takım’a baktığımızda uzun süredir aynı isimleri görüyoruz. Bu avantaj mı, dezavantaj mı?

İyi
hazırlanırsa, avantaj olur. Birbirine alışmış, tecrübeli oyuncular var. Biz maçta fiziki mücadele bakımında İngilizler'den aşağı değildik. Ancak İngilizlerin avantajı olan, topları havalandırarak oynayıp yanlış yaptık. Bir de becerili oyuncularımız iyi gününde değildi. Hep iyi oynamak zorunda da değiller. Ama bir Milli Takım’ın çok kanıksamadıktan sonra beraber oynaması büyük avantaj. Bunun içinde 1-2 değişiklik yapılabilir. Hakan'ın yerine İlhan oynayabilirdi. Tabi İlhan da gereksiz bir hareketle oyundan atılırsa, bu da tehlike.

Oyuncularımızı hep popülist yaklaşımlarla curcuna içinde sahaya çıkarıyoruz. Bir de İngilizlere bakın, fevkalade bir terbiye içinde oynuyorlar. İngiltere neresi, Türkiye neresi. Bizim iyi tarafımız, 2 kere santrayı geçip sevindiğimiz günlerden, bu günlere gelmemiz.
Yazarın Tüm Yazıları