Hamilelik Demet’i çok güzelleştirdi

Güncelleme Tarihi:

Hamilelik Demet’i çok güzelleştirdi
Oluşturulma Tarihi: Şubat 14, 2006 00:00

İbrahim Kutluay ile Demet Şener çifti, sevgililer gününde aşklarını Kelebek’e anlattı. Beş aylık hamile olan Şener ve babalık heyecanı yaşayan Kutluay çiftlere, "sevginize sahip çıkın" mesajı verdi.

- Şimdi ev içinde bütün sohbetler bebek ve hamilelik üzerine... Bu durum sizi sıkıyor mu?

İ.K: Hayır, sıkmıyor. Bilakis çok mutluyum. Çünkü dört ay sonra çok isteyerek sahip olduğumuz bebeğimizi kucağımıza alacağız. Onu beklemek çok heyecan verici bir şey. Demet’in bu heyecanına, bu merakına, sohbetlerine ben de ortak oluyorum. Ona her konuda destek olmaya çalışıyorum. Ayrıca ben hamilelik sürecinde ve sonrasında ilginin hem Demet’in hem de bebeğin üzerinde olacağını biliyorum. Dolayısıyla rahatım. Eşimin hamilelik psikolojisi beni hiç sıkmadı. Allah’a şükür çok rahat bir hamilelik geçiriyor. Sürekli gülen bir hamile, hiç şikayetini duymadım daha.

PABUCUMUZ DAMA ATILDI

- Anlaşılan bu hamilelik psikolojisi gözünüzü korkutan bir durumdu.

İ.K:
Biraz öyle. Çünkü arkadaşlarımdan, hamilelik döneminin kadınları çok etkilediğini, erkeklerin de bu durumdan nasibini aldığını duyuyordum. Fakat Demet’te bu zamana kadar böyle bir şey yaşamadık. Beraber çok uyumlu, heyecanlı bir dönem geçiriyoruz. Ailelerimiz de çok heyecanlı. Özellikle benim ailem. Çünkü ilk torunları. Gün sayıyorlar.

- Pabucunuz dama atıldı yani...

D.Ş:
Eskiden kayınvalidem İbrahim için yemekler yapar, canı ne isterse hemen pişirirdi. Şimdi önce bana soruyor. Ben de İbrahim’e "öabucun dama atıldı" diyorum.

İ.K: Benim pabuçlarım asla dama atılmaz.

D.Ş: Ama bebek olunca ikimizin de pabuçları dama atılacak. Bunun farkındayız. Böyle olmasından da çok mutluyuz.

- Bebek bakmak, büyütmek çok özveri ister. İbrahim Bey bu özveriyi gösterecek baba adaylarından mı, yoksa arkasını dönüp uyuyan erkek kategorisine mi girer?

D.Ş:
İbrahim asla öyle biri değil.

İ.K: Şu an beş aylık hamile olan eşimle yakından ilgilendiğimi düşünüyorum. Bebeğim dünyaya gelsin, onunla da en az eşim kadar ilgilenirim. Çünkü babamdan böyle gördüm. Bu bebek Demet’le ikimizin. Dolayısıyla onu büyütürken her şeyi paylaşacağız. Babalar sadece sever diye bir şey yok. Bebek bakımında eşine yardımcı olmak önemli. Bu apayrı bir keyif. Ve bu keyiften kendimi mahrum bırakmam açıkçası.

AİLE OLMAYA HAZIRDIK

D.Ş:
Anne-baba olmak için insanların önce birbirlerini tamamlaması, ilişkilerini oturtması, sorunlarını halletmesi, birbirlerinden emin olması gerekiyor. Ben hamile kalmayı çok istedim. İbrahim’in de baba olmaya hazır olduğunu hissedince hamile kaldım. Biliyorum ki birkaç tane daha çocuğumuz olsa, İbrahim onlarla da yakından ilgilenir. Beni asla ihmal etmez. Eşimin çocuklarım için her türlü fedakarlığı yapacağından eminim. Ben de her zaman eşime aşık olup, onu el üstünde tutacağım. Bunlar ilişkide çok önemli. Biz İbrahim ile el ele verdik. Onu birlikte büyüteceğiz.

Kendimi aç bırakmıyorum

Şişmanlamaktan korkup da yemek yemeyen anne adayı mankenlerden misiniz?D.Ş: Aldığım karar doğrultusunda en başından beri bebeğim için besleniyorum. Gereksiz hiçbir şey yemiyorum. Sporumu aksatmıyorum. Ama bunu fit kalmak için değil, normal doğumu kolaylaştırması için yapıyorum. Haftada üç ya da dört gün yürüyüş yapıyorum. Bu hafta yogaya başlıyorum. Asla kendimi aç bırakmıyorum. Hamileyken kendini sıkan, aç bırakan insanları anlayamıyorum. Ben bunu başaramam.

- "Eyvah ya İbrahim şimdi beni beğenmezse" endişeniz yok mu?

İ.K: Bazı insanlar vardır ki bebeğini değil kendini düşünür, kilo almamak için yemek yemez. Vücudu bozulmasın diye aşırı spor yapar vs. Hamileysen, hamileliğin gerektirdiği gibi yaşayacaksın. Çocuğunun sağlıklı olması için bunu yapacaksın. O noktada çirkinliği, güzelliği düşünmek bana ters ve yanlış geliyor.

D.Ş: Hiç öyle bir endişem ve kompleksim yok. Vücudumdaki bütün bu değişiklikleri çok büyük hevesle bekliyorum, büyük bir mutlulukla da karşılıyorum. Bu değişimlerden utanmıyorum, sıkılmıyorum.

İ.K: Demet, çok güzel bir kadın. Ama hamilelik onu daha da güzelleştirdi.

D.Ş: Evet, İbrahim son günlerde bana "Şimdi çok daha güzelsin" demeye başladı. Bu halimi daha çok beğeniyor.

İ.K: Demet’in kiloyu sorun etmemesinin bir başka nedeni de bana göre mesleki bir hırsının olmaması. İşle ilgili "aman bana teklif gelmezse, aman çatlağım olursa" gibi korkular yaşamadığı için daha rahat. Psikolojisinin bozulmasını gerektirecek bir durum yok. Ben de onun psikolojisini bozacak herhangi bir şey yapmıyorum ayrıca...

ÇOK DUYGUSALLAŞTIK

- İlişkinizde romantizm ne durumda? Yıllara yenik düştü mü yoksa?

D.Ş:
40 yıl sonra da bu aşkımız, bu sevgimiz, bu ilgimiz değişmeyecek. Bazı çiftler, evlenip, çoluk çocuğa karıştıktan sonra kendi hayatını yaşamaya başlıyor. Anne çocukla ilgilenir, baba işe gider falan... Biz istiyoruz ki her zaman birbirimize özen ve ilgi gösterelim. Her zaman o aşkı, o sevgiyi dile getirelim. Çünkü biz sevgimizi, aşkımızı birbirimize söyleyebilen çiftiz. Bunu çocuğuma da öğreteceğiz.

İ.K: Evet daha öncesine göre daha duygusal oldum. Çocukla ilgili her şey artık dikkatimi çekiyor. Bebek hareket ettiği zaman içim kıpır kıpır oluyor. Sabah kalkınca ona dokunuyorum, onunla konuşuyorum. Çok acayip bir şey.

- Bazı çiftler doğum sonrası odasını ayırır. Anne eşini ihmal eder, tamamen çocuğuna konsantre olur. Bu konuda neler söylemek istersiniz?

D.Ş:
Asıl problem o zaman başlar. O dengeyi çok iyi kurmak gerek. Bebek kendi odasında yatmalı. Kendi yatağına, kendi duvarına alışmalı. Tabii onun yanında olmam gerektiği zaman olurum ama asla eşimle yattığım odamdan ayrılmam. İbrahim’in maçı olur ya da bebeğin huzursuz olduğu bir andır, o zaman yanında yatar, başında beklerim. Fakat eş ile yatağı ayırmak, çocuğu yatak odasına almak doğru değil.

KIZIMIZ MUTLU BÜYÜYECEK

Çocuk dünyaya getirmek mesele değil, mesele o çocuğu yetiştirmektir. Ben çocuğumu topluma faydalı, örnek, mutlu bir birey olarak yetiştirmek istiyorum. Aile yapısı bozuk olan, mutsuz büyüyen o kadar çok çocuk var ki... O yüzden bir çocuk mutlu büyütülmeli, mutlu olmalı. Bizim amacımız topluma faydalı, mutlu bir insan yetiştirmek. Ayrıca bir değil, birkaç tane daha çocuğumuz olsun istiyoruz. Büyük bir aile olmak tek arzumuz.

DEMET ŞENER: CANIMI VERİRİM

Hepimiz huzur için, mutlu bir yuva kurmak için yaşıyoruz. Onun için çalışıyoruz. Sıkıntıları o yuva için çekiyoruz. O yuvayı kurduğunuz zaman değerini, elimizdekilerin değerini çok iyi bilmemiz gerek. Beni hayatta en mutlu eden insan İbrahim. Onun için, çocuğum için canımı bile veririm. Biz büyük bir sevgi ve aşkla aile kurduk. Birbirimiz ve evladımız için her şeyi yapmaya hazırız. Ben, sevginin değerini çok iyi biliyorum ve ona göre davranıyorum.

İBRAHİM KUTLUAY: SEVGİYE SAHİP ÇIKMALI

Sevgiye sahip çıkmalı. Onun değerini bilerek yaşamalı. Çünkü çok kolay bulunmuyor. Biz Demet ile hálá birbirimizi sevgili olarak görüyoruz. Bunu yıllarca da böyle yaşatacağız. Sevgimizi doğacak bebeğimize de yansıtacağız. Hayattaki en büyük hediyemiz, bebeğimiz. Bizim en güzel sevgililer günü hediyemiz o.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!