Yıldız Sarayı

Kadınlara ‘iş’in kapılarını açan saraylı

Osmanlı coğrafyasında kadınların yüksek öğrenim ve iş hayatına katılımının kapılarını açan kişi olarak tanınıyor Nuriye Ulviye. Kafkasya’dan göçen ailesinin 6 yaşındayken yoksulluk nedeniyle Yıldız Sarayı’na gönderdiği, burada 13 yaşında II. Abdülhamid’in sütkardeşi Hulusi Bey ile evlendirilen Nuriye Ulviye, 20 yaşında dul kaldı. Nisan 1913’te ülkenin ilk kadın hakları dergisi olan ‘Kadınlar Dünyası’nı çıkardı. Bir ay sonra kurduğu Osmanlı Müdafaa-i Hukuk-ı Nisvan Cemiyeti (Osmanlı Kadın Hakları Savunma Derneği) sayesinde kadınların üniversite eğitimi almasının önü açıldı. İlk kez kadınlar istihdama katıldı.

Yıldız Sarayı'ndaki restorasyonda 19.yüzyıla ait süslemeler ortaya çıkarıldı

Yıldız Sarayı’nda Milli Saraylar Başkanlığı tarafından yaklaşık 5 yıl önce başlatılan restorasyon çalışması devam ediyor. Müze olarak hizmet verecek saray bölümlerinde süren çalışmalar ilk kez görüntülenirken; sarayın dikkat çekici yapılarından Çukur Saray’ın iç duvarlarında yapılan çalışmalarda 19.yüzyıla ait tezyinat ve çizimler ortaya çıkarıldı. Milli Saraylar Başkanı Dr.Yasin Yıldız, "Yıldız Sarayı çok büyük bir külliye; orijinal alanı yaklaşık 600 dönümdür. Bunun tabi önemli bir kısmı şu anda Yıldız Parkı olarak toplumumuzun hizmetinde. Bizim Milli Saraylar Başkanlığı olarak yürütmekte olduğumuz, müze olarak faaliyete girecek olan Yıldız Sarayı’nın alanı da bunun yaklaşık 150 dönümü. İçerisinde birbirinden çok farklı saray yapıları var ve tabi ki burada en uzun süre hüküm süren Sultan Abdülhamid’in, Yıldız Sarayı’ndaki izi; yapılarda, bahçelerde, mekanlarda hatta peyzaj düzeninde dahi çok net hissedilebiliyor. Birkaç yıl içerisinde, Yıldız Sarayımızın bir bütün olarak toplumumuzla buluşacağını söyleyebilirim" dedi.

Yıldız Sarayı'nda 19.yüzyıla ait süslemeler ortaya çıkarıldı

İstanbul'da Yıldız Sarayı’nda 5 yıl önce başlatılan restorasyon çalışması sürüyor. Müze olarak hizmet verecek saray bölümlerinde süren çalışmalar ilk kez görüntülenirken; sarayın dikkat çekici yapılarından Çukur Saray’ın iç duvarlarında yapılan çalışmalarda 19.yüzyıla ait tezyinat ve çizimler ortaya çıkarıldı.

Sultan Abdülhamid’in bir opera tutkunu olarak portresi

GERİDE bıraktığımız günlerin renkli tartışma başlıklarından biri opera ve balenin Türk kültüründeki yerini konu aldı.

Beşiktaş Yıldız Hamidiye Camii'nde yangın

Beşiktaş, Yıldız Sarayı yolunda bulunan Yıldız Hamidiye Camii'nde yangın çıktı. Yangın itfaiye ekiplerinin müdahalesi ile büyümeden söndürülürken, camide hasar meydana geldi.

Cumhuriyet’in kültürel mirasına sahip çıkmalıyız

Bugün sahne sanatları, musiki ve opera yayılıyor ama yeterli değil. Konservatuvarların şan bölümleri muganni ve muganniye yetiştiriyor. Bunlar yerkürenin her yerindeler. Avrupa’nın festivallerinde en çok alkışlananlar bizimkiler. Onları dinleyemediğimiz yer ise sadece Türkiye. Türkiye büyük memleket diyorsunuz. Büyüklüğün yansıması aynı zamanda kültürel faaliyetlerle, sanatçılarla, onları yeri göğü tutan sesleriyle, insanları büyüleyen sahnedeki rolleriyle mümkün olur.

19 Mayıs ruhu

Ülkemizin kaderinde iki geminin önemli rol aldığını görüyoruz.

İstanbul'da tarihi eser operasyonu: 5 gözaltı

İstanbul'da çok sayıda adrese yapılan operasyonda Osmanlı, Yunan, Roma ve Bizans dönemlerine ait tarihi eserler ele geçirildi. Operasyonda 5 şüpheli gözaltına alındı.

İstanbul'da tarihi eser operasyonu

İstanbul'da çok sayıda adrese yapılan operasyonda Osmanlı, Yunan, Roma ve Bizans dönemlerine ait tarihi eserler ele geçirildi. Operasyonda 5 şüpheli gözaltına alındı.

Türkiye bu enkazdan çıkmak zorunda

Gazeteci yazar Mehmet Uluğtürkan’ı Adana’dan tanırım.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Rami Kütüphanesi’ni açtı: 2 milyon kitap 20 bin eser

İstanbul’daki 250 yıllık Rami Kışlası, Türkiye’nin en büyük kütüphanesi oldu. Kütüphanenin açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan “Rami’yi bir kültür merkezi olarak planladık. Günün 24 saati, 2 milyonu aşkın kitap ve 20 bin eserle gençlerimiz başta olmak üzere tüm kitapseverlere hizmet verecek” dedi.

Son dakika... Rami Kütüphanesi açıldı... Cumhurbaşkanı Erdoğan: Rami'yi bir kültür merkezi olarak planladık

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rami Kütüphanesi Açılış Töreni'ne katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan "Bu abide eseri İstanbul'un en büyük kütüphanesi olarak düzenlediğimiz çalışmalar nihayet bitti. Rami'yi bir kültür merkezi olarak planladık. Günün 24 saat gençlerimiz başta olmak üzere kitapseverlere hizmet verecektir. Kullanım alanı 36 bin metrekareyi geçen, yaklaşık 110 bin metrekarelik bir alanda şu andaki yapıya kavuşmuş bulunuyoruz. Kütüphanemizde 2 milyonu aşkın kitap ile hizmete başlamasından memnuniyet duyuyorum. Kitap sayımız elbette zaman içinde artacak" ifadelerini kullandı.

Mekteb-i Mülkiye-i Şahane

Mekteb-i Mülkiye-i Şahane iyi bir okuldu. Kendine göre eğlenceli ve modern bir havası vardı. Devlet hayatımızda bilhassa milletvekilliği ve bakanlıkları dolduran değişik görüşten Mülkiyelilerin aklıselim etrafında birleştiğini gördük. Böyle bir mektebin; devlet aygıtının çalışması için de ne kadar önemli olduğunu anladım. Mülkiye gibi bir okulun, üniversiteden çok Fransa’daki Grandes écoles gibi ayrı bir ünite olarak düzenlenmesi gerekir.

Türkiye'nin ilk zooloji müzesi yeniden açılıyor

1933 yılında kurulan ve toplam 2 bin 34 türün sergilendiği, Türkiye’nin ilk zooloji müzesi 7 yıl sonra yeniden açılıyor. İstanbul Üniversitesi bünyesindeki Zooloji Müzesi, deprem riski nedeniyle İstanbul Beyazıt'ta bulunan binasından taşınmış, koleksiyonlar ise koruma altına alınmıştı.

Türkiye'nin ilk Zooloji Müzesi yeniden açılıyor

Türkiye'nin ilk Zooloji Müzesi 7 yıl sonra yeniden açılıyor. İstanbul Üniversitesi bünyesindeki Zooloji Müzesi, deprem riski nedeniyle Beyazıt'tan taşınmış, koleksiyonlar ise koruma altına alınmıştı. Kasım ayında yeniden ziyarete açılacak müze hakkında bilgi veren İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Çevre Biyolojisi ve Ekolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Oya Özuluğ, "2015 yılında Beyazıt'taki binamız için deprem riskinden dolayı yıkım kararı alındı. Bu karardan sonra yaklaşık 7 senedir bu örnekler koruma altındaydı. Tekrar açılıyor. Dünyanın birçok kıtasına gidip görme şansınızın olmadığı örnekleri buradan görebiliyorsunuz" dedi. İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Fatih Dikmen, "Bu koleksiyonlar 7 yıl boyunca kapalı ortamda kaldığı için bazı örneklerimizin tozlanma durumları vardı. Taşınırken kırılmalar söz konusu oldu. Mirası devraldık ve geliştirmeyi hedefliyoruz" diye konuştu.

Türkiye'nin ilk Zooloji Müzesi 7 yıl sonra yeniden açılıyor

Türkiye'nin ilk Zooloji Müzesi 7 yıl sonra yeniden açılıyor. İstanbul Üniversitesi bünyesindeki Zooloji Müzesi, deprem riski nedeniyle Beyazıt'tan taşınmış, koleksiyonlar ise koruma altına alınmıştı. Kasım ayında yeniden ziyarete açılacak müze hakkında bilgi veren İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Çevre Biyolojisi ve Ekolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Oya Özuluğ, "2015 yılında Beyazıt'taki binamız için deprem riskinden dolayı yıkım kararı alındı. Bu karardan sonra yaklaşık 7 senedir bu örnekler koruma altındaydı. Tekrar açılıyor. Dünyanın birçok kıtasına gidip görme şansınızın olmadığı örnekleri buradan görebiliyorsunuz" dedi. İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Fatih Dikmen, "Bu koleksiyonlar 7 yıl boyunca kapalı ortamda kaldığı için bazı örneklerimizin tozlanma durumları vardı. Taşınırken kırılmalar söz konusu oldu. Mirası devraldık ve geliştirmeyi hedefliyoruz" diye konuştu.

Aynaya Bakma Cesareti

Geçen hafta Bodrum, Yalıçiftlik’te yer alan doğası ve kıyısında huzur bulduğum Hapimag Resort Sea Garden’daydım.

‘Kaplanın Sırtında’ki padişahın özeleştirisi

Zülfü Livaneli yeni romanı ‘Kaplanın Sırtında’yla, tarihimizin en tartışmalı hükümdarlarından II. Abdülhamid’e şablonların dışında bir bakış sunuyor. Abdülhamid’in Selanik’teki sürgün yıllarındaki askeri doktoru Âtıf Hüseyin Bey’in günlüklerini temel alan roman, sultanı insan olarak ve kişisel hayatına odaklanarak değerlendiriyor.

Abdülhamid’in kayıp çantası... Asırlık gizem bu kez paha biçilemez bir elmas ile gündemde...

Osmanlı İmparatorluğu'nun 34'üncü padişahı 2'nci Abdülhamid’in adı, geçtiğimiz hafta David Beckham’ın oğlunun düğünüyle gündeme geldi. İddiaya göre gelinin annesi Claudia Peltz'in boynundaki 94,80 karatlık elmas, aslında Sultan 2'nci Abdülhamid tahtan indirildiği esnada 'kaybolan' en nadide parçalardan biriydi... İddianın peşine düştük. Karşımıza ise gizemi hâlâ çözülemeyen Abdülhamid’in 'kayıp çantası' çıktı…

Zeytinyağlısı, dolması hatta reçeli... Saray sofralarına kadar giren enginarın serüveni

Bizim mutfağımızda enginarın kuzu etli ve terbiyelisi çok sevilir, zeytinyağlısı, dolması ve daha pek çok yemeği yapılır. Enginar göbeğine azıcık limon sıkıp çiğ halde yiyebilir veya salatalarınıza katabilirsiniz. Enginarın reçelini de yaparlar, hatta Seferihisar’da bir mekânın menüsünde tatlısı bile var.

Sahipsiz Bezmialem Valide Sultan Çeşmesi

Bezmiâlem Valide Sultan’ın hassas ruhlu bir valide sultan olduğu anlaşılıyor. İstanbul’un siluetinde rolü olan Dolmabahçe Camisi, Galata Köprüsü onun bu şehre hediyesidir ama sayısız çeşmelerini ve hastanelerini unutmamak gerekir. Bilinen 13 adet çeşmenin içinde en ilginci de Topkapı’daki Bezmiâlem’dir. Çeşmenin asıl yeri Beşiktaş, Yıldız’daki saat kulesinin karşısındaydı. Bu harap vaziyetteki çeşmenin en kısa zamanda orijinal yerinde dikkatle muhafaza edilmesi ve restorasyonu sağlanmalıdır.

Şehzade, halife, ressam: Abdülmecid Efendi

Sabancı Müzesi’nde açılan ‘Şehzade’nin Sıradışı Dünyası: Abdülmecid Efendi’, 60 tablo ve 300’ün üzerinde belgeyle son halifenin çok yönlü entelektüel kişiliğini yansıtan hayli kapsamlı, takdirlik bir sergi.

Hem Egeli hem İç Anadolulu...

Gaziantep ve Antakya’dan sonra UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı’na üçüncü şehir olarak dahil edilen Afyon pek çok kişiyi şaşırttı. Çünkü Afyon’u kısa molalarda yenen kaymaklı ekmek kadayıfı ve sucuktan ibaret zannedenlerin sayısı bir hayli fazla... Oysa hem Egeli hem İç Anadolulu Afyon, mutfağında her iki bölgenin de bereketini ve inceliklerini eritmeyi başarmış bir şehir.

‘Milli ve yerli çapkınımız’ ahiretten tekzip gönderdi

Fransa Cumhurbaşkanı Macron, önceki hafta hayatını kaybeden ünlü oyuncu Jean Paul Belmondo için “milli çapkın” demişti ya...

Tiyatro Müzesi kurulmalı

Türkiye Tiyatro Vakfı Kurucu Başkanı Esen Çamurdan’ın mektubundan bir bölüm:

Sultan Abdülaziz

4 Haziran 1876, Sultan Abdülaziz’in ölüm tarihidir. 145 yıl evvel 1.5 asırlık bir tarihçilik muamması ve tartışması da böylece başladı. Sultan Abdülaziz’in intihar ettiği Cerîde-i Havâdis gibi resmi olmayan bir gazetede ilan edilmişti ama aynı tarihten beri öldürüldüğü de dile getirilmektedir. İkinci iddia bir müddet sonra mahkemelere neden oldu.

Bize neden bir tiyatro müzesi gerek?

Çağdaş bir tiyatro müzemiz olsaydı AKM, Karaca Tiyatrosu, Küçük Sahne ve daha birçok mekân öyle kolay harcanabilir miydi? Erk sahipleri çocukluklarında aileleriyle, okulla müzeye gitmiş, bunu heyecanlı ve ilgi uyandıran bir öğrenme deneyimi olarak yaşamış olsalardı yok etme kararını bu kadar rahatlıkla verebilirler miydi? Ya da olaylar karşısında sesini çıkarmayan seyirci bir Tiyatro veya Gösteri Sanatları Müzesi, bunlardan vazgeçtim, herhangi bir müze gezme alışkanlığı edinmiş olsa yaşananları sahiplenmez, yapılanın kendi kültür yaşamına bir müdahale olduğunu aklından geçirmez miydi?

Babamı alan martı

UNESCO Yaşayan İnsan Hazinesi ödüllü sıra dışı çini ustamız Sıtkı Olçar’ın vefatının 10. yıldönümünde, kızı Kübra Olçar Erden’in babası anısına kaleme aldığı Babamı Alan Martı kitabı okurlarla buluştu.