Ermeni asıllı gönüllü dansçı ve oyuncuların Bakırköy Belediye Tiyatroları’nın desteğiyle sahneye koyduğu destansı oyun ‘Nar Taneleri’nin galası yapıldı. İki yıllık bir hazırlığın ardından sahnelenen oyun, Anadolu’da asırlarca aynı topraklarda yaşamış, kader birliği yapmış Türkler ve Ermenilerle ilgili barış ve kardeşlik mesajları veriyor. Danslarıyla, müzikleriyle Ermeni kültürünü tanıtıyor.
Hatay’a 2008, 2010 yıllarında gittiğimde Suriye’ye geçmek moda idi. Hatta Hatay merkezden bineceğiniz bir taksi ile Cilvegözü kapısına ulaşıp Halep’e geçmek, eski otantik atmosferini koruyan Halep çarşısını gezmek büyük keyifti. Günübirlik bu ziyaret için taksici ile anlaşıyor, öğleden sonra belli bir saatte tekrar buluşup Hatay’a dönüyordunuz. Hatay gezilerimizin en büyük heyecanı Halep’e geçmekti ve Samandağ bölgesine hiç vakit ayıramamıştık. Son iki yıldır tekrar Hatay’a sık sık gitmeye ve bu kez Samandağ bölgesinin de hakkını vermeye başladık.
#Uğur ÇELİKKOLSlip mayoların efendisi, plajların kır saçlı prensi, yazın müjdecisi... Yaz moduna girmek için herkes cemre bekler, ben Fedon’un denize girmesini. “Fedon suya düştü” diye yaptığı paylaşımı viral olan ünlü şarkıcıyla denize atladığı iskelede buluştuk. Geçmişi-bugünü, yazları-kışları, müziği-aşkı ve hayatı konuştuk.
#FedonSlip mayoların efendisi, plajların kır saçlı prensi, yazın müjdecisi... Yaz moduna girmek için herkes cemre bekler, ben Fedon’un denize girmesini. “Fedon suya düştü” diye yaptığı paylaşımı viral olan ünlü şarkıcıyla denize atladığı iskelede buluştuk. Geçmişi-bugünü, yazları-kışları, müziği-aşkı ve hayatı konuştuk.
#FedonBu topraklarda dünyaya gelip dünya müzik tarihine eşsiz bir iz bırakan Ermeni müzik insanı Gomidas Vartabed’in öyküsü, Yolcu Tiyatro yapımıyla sahnede. Kumkapı’daki Surp Vortvots Vorodman Kilisesi’nde sahnelenen oyunda 1 oyuncu ve 40 kişilik bir koro sizi bekliyor. Eşine kolay rastlanmayacak türde, uluslararası kalibrede bir yapım.
#Gomidas VartabedGeleneksel Mevlevi sufi müziğinin dünyaca ünlü ustası, neyzen Kudsi Erguner, tasavvuf musikisinin tam olarak doğru bilinmediğine ve yanlış kullanıldığına işaret ederek, Batılılaşmak için medeniyetin terk edildiğini ve ithal edilen medeniyet arasında bir denge kurulamadığını söyledi.
#Kudsi ErgunerCharles Aznavour, 1 Ekim 2018 tarihinde hayata gözlerini yummasının ardından birçok vatandaşın araştırdığı isim oldu. Fransa'da yaşayan ve şarkıclarıyla hatırlanan Ermeni kökenli isim, söz yazarlığı ve oyunculuk deneyimlerine de sahiptir. İşte, Charles Aznavour kimdir sorusuna cevap arayan vatandaşlar için bazı bilgiler
#Charles AznavourFotoğraf çerçeveleri, yastıklar, şallar, fincanlar, porselenler, kahve sehpasının üzerine yerleştirilmiş içi meyve dolu kaseler ve kitaplar... Parvus karakterini canlandırdığı ‘Payitaht Abdülhamit’ dizisi nedeniyle kaldığı İzmit’te, iki ayda eve dönüştürülmüş bir otel odası... Farklı şehirlerde, ülkelerde sürdürülmüş 74 yıllık bir hayatın ardından Kevork Malikyan, nerede bulunuyorsa orayı eve dönüştürmeyi iyi biliyor. Onunki, 1915’ten sağ çıkmayı başarmış iki Ermeni çocuğun, Diyarbakır ‘Gavur Mahallesi’nde kurduğu aile ile başlayan, İstanbul’da ruhban eğitiminden İngiltere’de tiyatro sahnelerine, ABD’de film setlerine uzanan bir hikâye. Kariyerinde Ridley Scott, Alan Parker, Steven Spielberg gibi önemli yönetmenler, Royal Shakespeare Company, Royal Shakespeare Theatre, Shakespeares Globe’da sahnelenmiş oyunlar, yıllardır izlenen diziler var. Yarım asırlık kariyerini, çemberi kapatmak için döndüğü Türkiye’de, Hrant Dink Vakfı tarafından düzenlenen etkinlikle kutladı. Tuğba Esen’in kaleme aldığı biyografisi ise ‘Aktör Dediğin Nedir ki’ ismiyle Aras Yayınları’ndan, Kevork Atinizyan desteğiyle çıktı.
#ParvusAcımasız zamana kafa tutmaya çalışan Rum evleri, birbirine omuz veren kilise ve camiler, denize inen sokaklar, yeme-içmesiyle meşhur köşeler İstanbul’da bol. Kocamustafapaşa en çok, tarihi zenginliklerin hâlâ yaşayan yerler olarak değerlendirilebilme başarısıyla konuşulmalı.
#SamatyaHayatta en sevdiğim yer hep İstiklal Caddesi oldu. Taksim’den aşağı kaptırdım mı, içimi heyecan kaplar, o hava, o renk cümbüşü kalp atışlarımı hızlandırırdı. Beyoğlu’nun karnavalımsı ortamında, insanlar kaybolur, eşitlenir ve her seferinde yeni bir maceraya atılırdı. Biliyorum, pek çoğunuz için de öyle, Beyoğlu canımızı yakan, kişisel bir mesele. 2000’lerin ortasındaki ‘altın yıllar’da burası Avrupa’nın en gözde semtlerinden biriydi. Newsweek dergisi “Cool İstanbul: Avrupa’nın en havalı kenti” kapağıyla çıktığında, kimsenin umurunda olmamıştı. Bundan şüphemiz yoktu ki... Ve başrolde Beyoğlu vardı. Peki sonra ne oldu? Sert bir düşüşe geçti. Sokaktaki masaların kaldırılması, sembol mekânların kapanması, Gezi olayları ve terör saldırılarından sonra bir süre hayalet şehre dönüştü. Batılı turist kayboldu, boşluğu Arap turist ve mülteciler doldurdu. Meyhaneler kebapçı, barlar nargileci oldu. Sokakta Türkçeden çok Arapça duyulmaya başladı. Ve ayağını kesen kesim, “Beyoğlu bitti, Ortadoğululaştı” noktasına geldi. Bu doğru mu? Yaşanan dönüşüm ne ve arkasında ne var? Açık bir kafayla gittik, haftalarca çalıştık... Esnafla, tarihçilerle, mimarlarla, sanatçılarla konuştuk. Ara Güler’e de kulak verdik, İranlı sokak müzisyenlerine de... Beyoğlu Belediye Başkanı’yla Tarlabaşı’ndaki lüks inşaatları da gezdik, tam dibindeki mültecilerin gecekondularına da konuk olduk...En önemli şey kulak vermek, anlamak ve şehir hakkına sahip çıkmak... Beyoğlu’nun kaderi Türkiye’nin de kaderi. Dört gün sürecek yazı dizimiz hafta içi Hürriyet’te devam edecek. Haydi, hep beraber Taksim’den aşağıya bir süzülelim...
#Beyoğlu“Eden Bulur” isimli single’la müzik dünyasına adım atan Nil Çaçan, tam 1 ay sonra dinleyicilerinin karşısına ikinci çalışmasıyla çıkacak. Sevenlerine bayram hediyesi vereceğini söyleyen güzel şarkıcı, “Geri sayım başladı. İlk single’ımdan daha bomba bir çalışmayla bayramda gümbür gümbür geliyorum” dedi. Diyarbakır’da doğup büyüyen, eğitimini de Dicle Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Ses Eğitimi Bölümü’nde tamamlayan Nil, tek bir amacı olduğunu söyledi: “Diyarbakır’dan da “pop star” çıkacağını ispatlayacağım.”
#Nil