İngiltere’de yapılan bir araştırma, çalışmanın mı yoksa evde çocuk bakmanın mı daha zor olduğuna dair ilginç sonuçlar ortaya koydu. Buna göre her üç ebeveynden biri, evde çocuk bakmanın tam zamanlı bir işe göre daha zor ve stresli olduğunu düşünüyor. Araştırma için hazırlanan ankete katılan ebeveynlerin büyük bir kısmı çocuk sahibi olmanın düşündüklerinden daha zor olduğunu kabul ediyor ve evde çocuklarla kalan ebeveynin sorumluluklarının işyerinde çalışan ebeveyne kıyasla daha stresli olduğunu belirtiyor. Peki Türkiye'deki anneler bu konuda ne düşünüyor?
#Çalışan AnneÇalışan anneler için evin düzeni, çocuğun okul saatleri, hazırlığı, işle ilgili sorumluluklar derken hayat yeterince zor geçiyor. Bunun üzerine bir de çalıştığı için çocuğunun okul etkinliklerinden mahrum kalma eklenince durum daha da zorlaşıyor. Peki bu durum anneleri ve çocukları nasıl etkiliyor?
#Çalışan Anneİngiltere’de yapılan bir araştırma, çalışmanın mı yoksa evde çocuk bakmanın mı daha zor olduğuna dair ilginç sonuçlar ortaya koydu. Biz de Bir Sorudan Fazlası serimizde annelere, “Çalışmak mı zor, evde çocuk bakmak mı?” diye sorduk. İşte kadınların kendi deneyimlerinden yola çıkarak verdikleri cevaplar ve asıl zorluğun çocuk bakımında birinci sorumluluğun anneye ait olduğunu düşünmek olduğunun altını çizen Uzman Psikolog ve İlişki Psikoterapisti Ezgi Acar Şirin’in yorumları…
#Bir Sorudan FazlasıÇalışan anneler için evin düzeni, çocuğun okul saatleri, hazırlığı, işle ilgili sorumluluklar derken hayat yeterince zor geçiyor. Bunun üzerine bir de çalıştığı için çocuğunun okul etkinliklerinden mahrum kalma eklenince durum daha da zorlaşıyor. Zira çalışan anneler okul sürecinde her zaman fiziksel olarak çocuklarının yanında olamayabiliyor. Peki bu durum anneleri ve çocukları nasıl etkiliyor? İnsan hikayeleri, araştırma sonuçları ve uzman yorumlarıyla bu konuyu mercek altına aldık...
#Bir Sorudan FazlasıGökdeniz bebek, nadir görülen Harlequin tipi iktiyozis hastalığı ile dünyaya geldi. Annesi onun minicik elini bile doğumdan ancak 21 gün sonra görebildi; aylarca öpüp koklayamadı, kucağına alamadı. Bugün Gökdeniz bebek bir yaşında. Annesi Ela Tuncer bir yıl boyunca yaşadıklarını hurriyet.com.tr'ye anlattı.
#Bebek Sağlığıİhmal edilen, sevilmeyen, şiddet gören, tacize uğrayan, cehennemde doğmuş çocukların görmek istemediğimiz acıları yüzümüze çarpılıyor Demet Cengiz’in ilk romanı ‘Adımı Deniz Koydular’da. Roman çok sert, ancak anlatımdaki yumuşaklık sayesinde okur perişan olmaktan kurtuluyor.
#Adımı Deniz KoydularCumhurbaşkanı Erdoğan, 81 ilden gençlerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, ''Babanız Ahmet Erdoğan’dan sonra size babalık yapan ikinci bir isim oldu mu?'' sorusuna ''Sana çok sürpriz bir cevap vereceğim. Benim abim yoktu. İki tane anne ayrı, baba bir abim vardı ama beraber yaşamadık. Böyle bir durum vardı. Benim anam da babam da Allah rahmet etsin annem oldu. Annem rahmetli olduğu zaman gerçekten dünyam adeta yıkılmıştı'' yanıtını verdi. Vatandaşlara aşı olma çağrısında bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ''Aşı tedarikinin bir hayli güç olduğu bir dönemde vakitlice yaptığımız bağlantılar sayesinde hızlı bir aşılama takvimi yürütüyoruz. Şu anda gayet iyi durumdayız'' dedi.
#Cumhurbaşkanı ErdoğanBir kasaba düşünün, etraf mutlu kedilerle dolu. Onları ziyarete gelen çocuklar kedilere yavaş yavaş alışıp hayvan fobilerinden kurtuluyor... Samsun’da, 20 dönüm üzerine kurulu Kedi Kasabası’ndan söz ediyoruz. Burası, nüfusu şu an 200 civarında olan bir kedi cenneti. Üstelik sokak kedilerine yuva olmakla kalmıyor, aynı zamanda şehirde kedilerin avı olan kuşları, kelebekleri, kertenkeleleri de koruyor.
#GazetehaberleriSanna Marin, 2019 yılından bu yana Finlandiya Başbakanı olarak görev yapmaya devam ediyor. Belirli dönemlerde ülkesinde özel hayatı ile konuşulan Sanna Marin, Finlandiya Sosyal Demokrat Partisi üyesidir. Peki, Sanna Marin kimdir kaç yaşında? İşte, Finlandiya Başbakanı Sanna Marin hakkında bilgiler
#Sanna Marin KimdirContemporary İstanbul’da, kendini “milliyetçi muhafazakâr” olarak tanımlayan bir grup, Ali Elmacı’nın üzerinde 2. Abdülhamid’in yüzü bulunan eserine yönelik bir saldırı gerçekleştirdi. “Mayoda dedemizin, atamızın resmi var ve bundan rencide oluyoruz” gerekçesini sunan grubun tepkisi üzerine eser sergiden kaldırıldı. Magazin Konseyi, bu hafta “hassasiyetler” konusunu masaya yatırdı. “Hassasiyetler” gerekçesiyle artık Türkiye’de konser, festival, sergi gibi etkinliklerin hep potansiyel tehlike altında olduğunu söyleyebilir miyiz?
#KELEBEK