Ha uşak...

Ulusça oturmuş neyi bekliyoruz?..Mesut Yılmaz'ın artık kıpırdamasını...Ama kıpırdamıyor...Arkasında kamuoyundan ordu'ya, sermayeden işçiye, sağ'dan sol'a, Cumhurbaşkanı'ndan medyaya kadar tüm büyük güçleri bulmuş iktidar kıpırdamıyor...*Askerler, Güneydoğu'ya giden arkadaşlarımıza ‘‘Terörü asgari noktaya indirdik. Şimdi devletin diğer kurumlarının harekete geçmesi lazım... Hani öğretmen, hani doktor, hani bayındırlık yetkilileri, hani tarım... Devleti bekliyoruz...’’ dediler...Söylemesi ayıp biz de bekliyoruz...Ortada yoklar...İnsanlar, her akşam televizyonlarının başına oturup, bu ülkenin nasıl sahipsiz ve başıboş olduğunu izlemeyi sürdürüyorlar...Kımıldayan yok...*-Güvenlikte; sokaklar kent eşkiyalarının egemenliğinde... Meydanlarda infazlar başladı...-Rüşvet; İstanbul Valisi'ne ‘‘Odacım bile rüşvet alıyor’’ dedirtecek kadar açık-seçik...-Hukuk; öyle bir şey yok...-Sağlıkta; insanlar hastanelerin acil servis kapılarında ölmeye devam ediyorlar...-Ekonomide; işte gide gide, o eski filmlerden tanıdığımız IMF'nin kapısına dayanıverdiler...-Çevre...-Bayındırlık...-Orman...-Trafik...-Gümrük kapıları...-İnsan hakları, demokratikleşme...Askerlerin dayattıkları kesintisiz eğitim ve dokunulmazlıklar dışında bunlarda ‘‘tık’’ yok...*Bu iktidara tanınan kredi sonsuz değil...Çok çok yılbaşına kadardır...Böyle giderse, yılbaşından sonra Mesut Yılmaz arkasındaki güçlerin bir bir kaybolduğunu, giderek yalnızlaştığını, eleştirilerin feryada döndüğünü görecek...Bir türlü kıpırdamıyor...Karadenizliler nasıl der:Ha uşak...
Yazarın Tüm Yazıları