Güreşçilerin 'geyik hikayesini' anlattı
Güncelleme Tarihi:
Celal DEMİRBİLEK
Oluşturulma Tarihi: Nisan 19, 2004 01:24
‘Boynuzu satan kişi ile aramızda, ‘Boynuzu Türk güreşçiler kırdı’ şeklinde bir konuşma geçmedi ve bu iddia edilerek zorla satılmadı. Zaten satıcı İngilizce de bilmiyordu. Önder Yakşi, bu boynuzu kendi isteğiyle aldı.’
GEYİK asparagasının tanığı Fanatik gazetesi yazarı Hamit Turhan olayın iç yüzünü anlattı. Turhan, geyik boynuzlarının ‘Türk güreşçiler kırdı’ denilerek yapılan baskı sonucu değil, Güreş Milli Takım kafilesi başkanı Önder Yakşi tarafından, Güreş Federasyonu Başkanı Osman Şansal istediği için hatıra olarak, pazarlıkla satın alındığını belirtti. İşte tanık Hamit Turhan’ın ‘Geyik asparagasına’ dönüşen olayla ilgili söyledikleri:
‘O gün, gazeteci arkadaşlar, madalya alan 3 güreşçinin birlikte fotoğrafını çekmek için olay yerine gittiler. Fotoğraf çekimi tamamlandıktan sonra otele döndüler. Ben, 30 dakika kadar güreşçilerle oturup, 3 güreşçiyle röportaj yaptım.
Daha sonra ben, Önder ve eşi Rodika Yakşi ile Hürriyet’ten Yücel Telören fotoğraf çekilen yere gittik. Orada geyiklerin bulunduğu yerdeki kıl çadıra gittik. Kahvemizi içtik, o sırada çadırda asılı duran boynuzu gördüm. Önder Yakşi bize, ‘Başkan boynuz istiyor. Bu boynuzun fiyatını sorayım. Mağazada 250 Euro istiyorlar. Belki burada daha ucuzdur’ dedi. Geyik sahibi önce 100 Euro istedi. Daha sonra Önder Yakşi, ‘Çok pahalı, almıyorum’ dedi. Biz oradan uzaklaşırken adam tekrar yanımıza geldi. Eliyle 8 işareti yapıp, 80 Euro’ya düşürdü.
Yakşi kendi isteğiyle aldı
Önder Yakşi bunun üzerine, ‘50 Euro’ya alırım’ deyip pazarlığa başladı. Eşi Rodika’ya dönüp, ‘Bana 50 Euro ver’ dedi. Rodika da, ‘Benim üzerimde çanta yok. Otelde unuttum’ dedi. Bunun üzerine ben, cebimden 50 Euro çıkartıp Önder Yakşi’ye verdim. Fiyat daha sonra 60 Euro’ya düştü. 10 Euro’yu da Yücel Telören arkadaşımız verdi. Ve boynuzu 60 Euro’ya alıp otele geldik. Hatta kırık boynuzun yanında bir kaç tane de küçük boynuz vardı. Onları da aldık. Boynuzu satan kişi ile aramızda, ‘Boynuzu güreşçiler kırdı’ şeklinde bir konuşma geçmedi ve bu iddia edilerek zorla satılmadı. Zaten satıcı İngilizce de bilmiyordu. Bu alışverişi biz parmak hesabıyla yaptık. Yani iddia edildiği gibi bu boynuzu güreşçilerimiz kırmamış ve bu boynuzun alınması için bir baskı yapılmamıştır. Önder Yakşi, bu boynuzu kendi isteğiyle aldı.’
‘O gün, gazeteci arkadaşlar, madalya alan 3 güreşçinin birlikte fotoğrafını çekmek için olay yerine gittiler. Fotoğraf çekimi tamamlandıktan sonra otele döndüler. Ben, 30 dakika kadar güreşçilerle oturup, 3 güreşçiyle röportaj yaptım.
Daha sonra ben, Önder ve eşi Rodika Yakşi ile Hürriyet’ten Yücel Telören fotoğraf çekilen yere gittik. Orada geyiklerin bulunduğu yerdeki kıl çadıra gittik. Kahvemizi içtik, o sırada çadırda asılı duran boynuzu gördüm. Önder Yakşi bize, ‘Başkan boynuz istiyor. Bu boynuzun fiyatını sorayım. Mağazada 250 Euro istiyorlar. Belki burada daha ucuzdur’ dedi. Geyik sahibi önce 100 Euro istedi. Daha sonra Önder Yakşi, ‘Çok pahalı, almıyorum’ dedi. Biz oradan uzaklaşırken adam tekrar yanımıza geldi. Eliyle 8 işareti yapıp, 80 Euro’ya düşürdü.
Yakşi kendi isteğiyle aldı
Önder Yakşi bunun üzerine, ‘50 Euro’ya alırım’ deyip pazarlığa başladı. Eşi Rodika’ya dönüp, ‘Bana 50 Euro ver’ dedi. Rodika da, ‘Benim üzerimde çanta yok. Otelde unuttum’ dedi. Bunun üzerine ben, cebimden 50 Euro çıkartıp Önder Yakşi’ye verdim. Fiyat daha sonra 60 Euro’ya düştü. 10 Euro’yu da Yücel Telören arkadaşımız verdi. Ve boynuzu 60 Euro’ya alıp otele geldik. Hatta kırık boynuzun yanında bir kaç tane de küçük boynuz vardı. Onları da aldık. Boynuzu satan kişi ile aramızda, ‘Boynuzu güreşçiler kırdı’ şeklinde bir konuşma geçmedi ve bu iddia edilerek zorla satılmadı. Zaten satıcı İngilizce de bilmiyordu. Bu alışverişi biz parmak hesabıyla yaptık. Yani iddia edildiği gibi bu boynuzu güreşçilerimiz kırmamış ve bu boynuzun alınması için bir baskı yapılmamıştır. Önder Yakşi, bu boynuzu kendi isteğiyle aldı.’