Yıldırım: Anketlerle ilgilenmiyoruz

Güncelleme Tarihi:

Yıldırım: Anketlerle ilgilenmiyoruz
Oluşturulma Tarihi: Mart 27, 2017 22:05

Başbakan Binali Yıldırım dün Çankaya Köşkü’nde televizyonların genel yayın yönetmenleriyle bir araya geldi. Yıldırım, referanduma ilişkin anketlerle ilgili “Biz kampanya yapıyoruz anketlerle ilgilenmiyoruz. Ben, öyle kritik bir durum falan görmüyorum” dedi. Başbakan Yıldırım, gazetecilerle buluşmasında özetle şunları söyledi:

Haberin Devamı

‘EVET’, ‘HAYIR’DAN BİR FAZLAYSA TAMAM

“20 gün içerisinde mutlaka vatandaşın kararında, kararsızların kararında kesin bir sonuç ortaya çıkacak. Biz kampanya yapıyoruz, anketlerle ilgilenmiyoruz. Vatandaşla mümkün mertebe daha fazla bir araya gelmeye çalışıyoruz, getirdiğimiz bu değişikliği anlatıyoruz. ‘Hayır’ grubundakilerin yanlışlarını, bunların doğrusunun ne olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Doğrusunu isterseniz ben, öyle kritik bir durum falan görmüyorum. Rahat bir şekilde ‘evet’le sonuçlanacağına inanıyorum. Benim için evet oyları ‘hayır’dan bir tane fazlaysa tamamdır. Esas olan odur, halk oylamasının mantığı da esası da odur. Hiç kimse bunu ‘Meşruiyet vardı, yoktu’ diye iddia edemez. Böyle olacağı için söylemiyorum ama yavaş yavaş böyle laflar ediyorlar. Kimse yenilen pehlivan güreşe doymazmış hesabı yapmasın, sonuç neyse razı olsun.

Haberin Devamı

CHP DE VARSA VARIZ

İdam da toplumun bir talebidir. Bütün siyasi partilerle bunun değerlendirmesi yapılır, ona göre adım atılır. İdam konusunda CHP ‘Varız’ diyor ama çok samimi olduğunu düşünmüyorum. Bu süreç geçsin göreceğiz. Eğer CHP de varsa biz de varız. Herkes varsa biz de varız. Mutlak bir mutabakat varsa bizim görevimiz onu yerine getirmek. HDP hariç. HDP’nin ne istediğinin önemi yok. Üç parti bunu konuşur.

AB DESTEĞİ DİBE VURDU

Şu anda Türkiye kamuoyunda AB’ye olan destek dibe vurmuş durumda. Mutlaka 16 Nisan’dan sonra AB ile ilişkiler masaya yatırılacak. Kamuoyunda bir kafa karışıklığı varsa, önemli bir adım atılacaksa referandum yapılabilir. Avrupa’yı toptancı usulle değerlendirmek yanlış olur. Bütün Avrupa bize karşı şeklinde değerlendirmek de hata olur. Toplumun küçük bir kesimi bizim anayasa değişikliğinin aleyhinde aktif kampanya yürütüyor. (16 Nisan’dan sonra) Normalleşme kısmen olur. Ülkeler arasında daimi düşmanlık da olmaz, daimi dostluk da olmaz. Karşılıklı çıkarlar esas alınır. Ne Amerika’yla ne Rusya’yla ne Avrupa’yla ne de İskandinav ülkeleriyle durumumuzun çok kötü olduğunu düşünmüyorum. Bunlar konjonktürel şeylerdir, gelir geçer.

Haberin Devamı

ABD-RUSYA’YI BULUŞTURMA ÇABASI

Ayın 30’unda ABD Dışişleri Bakanı geliyor. Bizim terörist gördüğümüz grupları alenen destekleyecek ülke hangisi olursa olsun, ‘Aman ne olacak’ diyecek halimiz yok. Fırat’ın doğusundan Irak sınırına kadar gidildiğinde nüfus ağırlıklı olarak Arap. Kürt değil. Kürtlerle de bir sorun yok. Sorun YPG ve PYD. Bunlar PKK’nın uzantıları. Bunlar burada bir devlet kurmak istiyor. Bu açık. Suriye’yi parçalamak mı yoksa Suriye’nin toprak bütünlüğünü korumak mı istiyorlar? ABD ve Rusya’nın bu kararı vermeleri lazım. Bir yandan Rusya ile bir yandan koalisyon güçleri ve Amerika ile diyaloğumuzu sürdürüyoruz. İki ayrı bloku bir araya getirme ve çözüm üretme gayretindeyiz.” 

Haberin Devamı

YÜZDE 10 ESNETİLEBİLİR

Yenİ modelde bakanlar milletvekili olmayacak. Bakan milletvekili olunca aynı zamanda zaten yasama yürütme birbiriyle çok iç içe oluyor. Kuvvetler ayrılığı bakımından da doğru değil. Yüzde 10 seçim barajı konuşulur, indirilebilir. Konuşulabilir. Çünkü bu cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde artık model değiştiği için parti gruplarından ziyade milletvekilleri ön plana çıkıyor. Bu esnetilebilir, partilerle konuşmak lazım. Seçim Kanunu, Siyasi Partiler Kanunu, bunu oturur konuşuruz. Yüzde 50 artı 1 alınmadan iktidar olunmayacağı için, sandıkta iktidar oluştuğu için orada baraj yüksek tutularak... İstikrarı sağlamak amacıyla baraj yüksek tutulmadı mı? Şimdi artık bu istikrarı sandıkta vatandaş sağlıyor.

BAKMADAN GEÇME!