Yeni meraklı Kolombiyalılar

Güncelleme Tarihi:

Yeni meraklı Kolombiyalılar
Oluşturulma Tarihi: Şubat 05, 2000 00:00

Haberin Devamı

Resim piyasasının yeni alıcıları sayesinde müzayedeler satış rekorları kırıyor.

Dünya resim piyasası Wall Street'i geçti. İnanılmaz paralar dönen açık arttırmalarda en çok rağbet görenler yine empresyonistler. Son yıllarda en büyük alıcı konumundaki Japonlar piyasadan çekilmeye başladı. Yeni resim meraklıları Kolombiyalılar!

Fransız Le Nouvel Observateur Dergisi çok ilginç bir sektörü inceledi: Dünya resim piyasasını. Haberde ünlü müzayedelerin artık birer borsaya dönüştüğü belirtiliyor. Müzayede evleri her gün Wall Street gibi yeni rekorlar kırıyor. Van Gogh, Monet ve Picasso'nun eserleri milyarlarca dolara el değiştiriyor. Her birinin en pahalı tuvali ne kadar eder oyunu oynarsak eğer Picasso'nun ‘‘Prolifique’’ adlı eserinin 5.65 milyar frankla başı çektiğini görebiliriz. Vincent Van Gogh, dört milyar frank değer biçilen ‘‘İris’’ ve ‘‘Ayçiçekleri’’yle ikinci sırada geliyor. Monet üç milyar frank değer biçilen ‘‘Nympheas’’ıyla üçüncü sırada yer alıyor.

‘‘1988, '89, '90'lı yıllar resim piyasasının lale devriydi. Son 50 yılın en büyük satışları bu dönemde yaşandı. Bugün eskisi gibi resim piyasasında spekülatif satışlar yok. En büyük alıcı olan Japonlar ekonomik krizle birlikte resim piyasasından ellerini çekmeye başladılarsa da resim piyasasında çok büyük miktarların döndüğünden söz edebiliriz. Ancak şaşırtıcı bir şekilde piyasada yeni bir alıcı türü belirdi. Amatör, ancak parası olan bu kesim, kendi beğenileri için çok büyük paralar ödeyerek resim satın alıyorlar ve kesinlikle isimlerinin açıklanmasını istemiyorlar’’ diyor Christies müzayede evinin resim departmanı yöneticisi Thomas Seydoux.

PEKİ KİM ONLAR

Peki kim onlar? Yaşları 35 ile 50 arasında, özellikle finans ve multimedia dünyasında başarılı olup kendine servet yapmış Yuppie'ler. Daha çok Amerikalı olan bu altın çocuklar, borsada ya da kendi sektörlerinde yatırım yapmaya devam ederken, kazançlarından bir kısmını rüyalarını gerçekleştirmek için harcıyorlar. Ve astronomik fiyatlar ödeyerek tablo satın alıyorlar. Kimisi için evinin duvarında bu eşsiz sanat eserlerini görmek gerçekten bir rüya, kimisi içinse sınıf atlamasını sağlayan, ona sosyal statü kazandıran bir prestij ögesi... Her koşulda New Yorklu bu büyük alıcılar resim piyasasında anonim kalmayı tercih ediyorlar. Büyük alıcılardan olan Japonlar gittikçe azalırken yeni bir alıcı kitlesi kendi gösteriyor: Kolombiyalılar!

‘‘Onlar sadece bir imzanın peşinden gitmiyor. Bir ressamın en başarılı olduğu dönemin en iyi tablosunu satın almaya özen gösteriyorlar. Daha çok ilk bakışta vuruldukları ressamın eserlerini izlemeye çalışıyorlar. Onlar tablolarıyla günlük yaşıyorlar. Tabii ki bir tuval, bir buket çiçek gibi değil ve her gün bir yenisi alınamaz. Bu yüzden tablo alma kararını eşleriyle veriyorlar. Sanat galerisi sahibi Fabien Boulakia eşlerle satınalma davranışıyla ilgili bir anısını şöyle anlatıyor:

‘‘Bir gün müşterilerimden biri duvardaki Basquia tablosu için çok heyecanlandı ve kesinlikle almak istediğini söyleyerek ertesi gün galerime eşiyle birlikte geldi. Biraz endişeliydim, çünkü kararın yüzde 90'ını müşterimin karısının vereceğini çok iyi biliyordum. Ertesi gün kapıdan içeri girer girmez tabloyu gören kadın yaygarayı bastı. ‘Bunu mu satın almak istiyorsun?' diyerek geldiği gibi aynı hızla arkasını dönerek galeriyi terk etti.’’

SANAT AŞKI

Kolombiyalı olan Stavros Niarchos'un oğlu Philippe Niarchos aynı ressamın başka bir tablosu için geçtiğimiz yıl üç milyon doları gözden çıkarmakta bir endişe duymamış. ‘‘Bu çağdaş bir ressam için verilen rekor bir fiyattı. Aynı kişinin babası 1978 yılında Delacroix'nın Yunanlı süvari için ödediği miktar üç milyon Fransız Frangı'ydı.’’ Bu örnekten de anlaşılacağı gibi sanat aşkının kuşaktan kuşağa geçtiği bir gerçek olsa gerek.

Günümüzde gerçek resim tutkunlarının yanı sıra, müzayedelerin ciro patlamasına uğramasına yol açan yeni zengin Yuppie'ler, resim piyasasına renk katıyor. Statü elde etmek isteyen bu yeni alıcıların hobi olarak benimsediği yeni merakı özellikle empresyonist tablolar. New York'ta sonbahar müzayedelerinde Christies ve Sotheby's'in sadece empresyonist ve modern ressamların eserlerinin satışından ettiği ciro rekora ulaşarak 3.15 milyar Fransız Frangı'nı geçti.

Ömrünün sonuna kadar sefalet içinde yaşayan Vincent Van Gogh hiçbir zaman eserlerinin değerinden şüphe duymamıştı. Tek bir tablo satamadığı günlerinde bile kardeşi Theo'ya yazdığı mektupta şöyle diyordu: ‘‘Gün gelecek ve göreceğiz ki, bütün bunlara biçilen fiyat, renklerimin ve hayatımın değerini geçecek.’’

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!