Yener Süsoy Röportajı

Güncelleme Tarihi:

Yener Süsoy Röportajı
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 28, 2001 00:00


Yener SÜSOY
Haberin Devamı

Enerji dolu 3 adam

Bundan tam 31 yıl önceydi. Ünlü folklor araştırmacısı Şeref Canku, divan edebiyatının ünlü şairi Enderunlu Vasıf'ın ‘‘Olmaz’’ını mahur makamında besteleyip oğlu Doğan'a armağan etti. Doğan, büyük bir özenle babasının bu yeni eserini banda okuyup denetim için TRT'ye gönderdi. Bir hafta sonra gelen cevapta ‘‘Sözler kifayetsiz’’ deniyordu. Sözlerin sahibinin kim olduğu ortaya çıkınca kıyamet koptu. TRT'nin ünlü Müzik Denetim Kurulu büyük bir gaf yapmıştı. Özürler dilendi, denetimin yenilenmesi için Doğan Canku'dan yeni başvuru istendi. Doğan aynı bantı bir kez daha gönderdi TRT'ye. Bir hafta sonra gelen yeni denetim raporunda şunlar yazılıydı: ‘‘Şarkıcı kifayetsiz.’’

Tek sesli ülkede, çoksesli müzik yapmak ne demek? Üç tane kısa pantolonlu bebe, boyunlarına çalgılarını asıp ortaya çıkacak, geleneksel müziğimizi katletmelerine seyirci kalacağız ha?.. Tez vurun kellelerini!.. Vurdular, şarkılarını TRT'de çalmadılar. TRT'de şarkılarının çalınması yasaktı ama, onlar Türkiye'nin yurtdışı tanıtımlarının resmi görevlisiydiler. Ve bu üç idealist genç, 36 ayrı ülkenin 73 değişik kentinde 280 konserle Türkiye'yi tanıttı, TRT'nin yasakladığı şarkılarını söyleyerek.

Çırağan Otel Kempinski'nin dünyaca ünlü Laledan Restoran'ındaki bir öğle yemeğinde kırk yıllık ortak anılarımızı tazeledik Ahmet Kurtaran, Selami Karaibrahimgil ve Doğan Canku'yla. Türk pop müziğinin eşsiz bir sayfası olan Modern Folk Üçlüsü'yle güzelim Boğaziçi'ni yıllar sonra buluşturduk. Birbirlerine öylesine güzel yakıştılar ki. Haydi katılın aramıza, her birini daha yakından tanıyın ve şaşırın.

SELAMİ KARAİBRAHİMGİL

Türkiye'nin New York Turizm Ataşesi

1 ABD’li turist 2 Avrupalıya bedel

Selami Karaibrahimgil; 1944 İzmit doğumlu olup halim selim, güler yüzlü, tatlı dilli, kibar bir aile babası ve devlet memurudur. Halen Türkiye'nin New York Turizm Ataşesi olan Akrep burcu Selami'nin meditasyonla, yogayla, uzayla işi yoktur.

ARKADAŞLAR UÇUYOR

Amerika'da her sokağın başında bir yoga kulübü var, belki on binlerce. Bunların hepsinde arkadaşlar uçuyorlar, havada yürüyorlar herhalde. Hepsine saygım var, ama benim bunlarla uğraşacak vaktim yok.

AMERİKALI HARCAR

Amerika Türkiye için çok önemli bir pazar. Amerikalı turist tatil köyüne gitmez, beş yıldızlı otelde kalır. Sokağa çıkar, yemek yer, alışveriş yapar, para harcar. Türkiye'ye gelenlerin ortalama yıllık gelirleri 105 bin dolar. Bunların ülkemizdeki harcamaları uçak hariç adam başı 1360 dolardır. Yani 1 Amerikalı turist, 2 Avrupalı turiste bedel.

BEDAVA ÇAY İKRAMI

Amerikalı turistin bize karşı önyargısı yok. Gitmeden önce güvenlik konusunda endişeye düşüyor. Gidip dönenlerin hepsinin ağzı kulaklarında. Dükkanlarda kendilerine bedava çay ikram edilmesi onları kalbinden vuruyor.

Deriko ve Takalar

Modern Folk Üçlüsü, Türk pop müziğinin unutulmaz gruplarından. 1969'da kurulan grubun bir yüzünde Ali Paşa Ağıdı, diğerinde Deriko olan ilk 45'liği büyük ilgi gördü. Gdup daha sonra Ecevit'in takalar şiirini muhteşem bir parça haline getirdi. İlk yıllarında Esin Avşar'la da çalışan Modern Folk Üçlüsü, 1970 Nisanında Timur selçuk'la ilk konserini verdi.

DOĞAN CANKU

Havada uçan yoga ve meditasyon ustası

5 yaşında geçmiş

yaşamımı gördüm

Doğan Canku, 1947 Tavşanlı doğumludur ama, ben zaman zaman onun başka galaksilerden dünyamıza gönderilmiş gizli bir ajan olduğunu düşünürüm. Çocukluğundan beri en az müzik kadar doğa ötesine, bilinmeyenlere meraklıdır. Sözün kısası Yengeç burçlu, konservatuvar öğrenimli Doğan, sıradışı bir insanoğludur.

ET VE TAVUK YEMEM

1970'te vejateryen olmaya karar verdim. 16 yaşında yoga ve meditasyona merak sardım. Veda doktrinine gönlümü açtım. Evrim geçirmiş hiçbir canlıya zarar vermem, onların ölümü pahasına karnıma doyurmam. Kesinlikle et ve tavuk yemem ama, süt ürünlerini kullanırım.

YENİDEN DOĞACAĞIZ

Reenkarnasyona (yeniden doğum) inanmıyorum, gerçek olduğunu çok iyi biliyorum. Beş yaşındayken ben çok önemli metafizik deneyimler yaşadım. Korkumdan o zamanlar bunları kimselere açıklayamadım. Gördüklerim, geçmiş yaşamlarımla ilgili vizyonlardı. Birinde Hıristiyan bir ailenin 16 yaşlarında kalbinden rahatsızlığı olan sanatçı bir çocuğuydum. Bir başka vizyonda ise çok fakir bir bedevi ailesinin çocuğuydum, hatta kuyuya düştüğümü bile gördüm. Bunlar rüya değil. Hiç kimse özel değildir, bende olan sende de var. Farkımız benimkilerin açığa çıkmış olması. Aslında başlangıçta bütün insanlar eşit, eşitsizliği sonradan kendisi yaratıyor.

OTURUKEN UÇABİLİRİM

Meditasyonun çok ileri tekniklerini öğrendikten sonra, mesela ‘‘Levitasyon’’la doğaüstü olayları yapabilirsin. Mesela otururken havalanırsın, ben bunu hep yaparım. Biz koca bir salonda havada dolaşırız, şuurumuz yerinde olarak hatta birbirimize yol veririz. Bunu en fazla on dakika yapabiliyorum. Bir yogi ise yarım saat durabiliyor havada.

BİLİNCİN KAPASİTESİ

İnsan bilinci yüzde 100 kapasiteye ulaştığında yapamayacağı hiçbir şey yok. Havalanmak, zihin okumak, uzayda astral seyahatler yapmak, su üstünde yürümek gibi. Ben Mahareşi'yi 1984'ten beri tanırım, çok ziyaret ettim. Suyun üstünde yürümek gibi doğaüstü güçlerini gördüm, hatta bunları birlikte gittiğimiz Erkmen Sağlam videoya aldı.

GİTAR ÇALMA YASAĞI

Son solo konserimde üç saat durmadan gitar çaldım, beş gün sonraki bir meditasyonda sol kolumun dirsekten aşağı tutmadığını gördüm. Radyal sinire baskı olduğu için kendini kapatmış. 3,5 ay fizik tedavi göreceğim, bu süre içinde gitar çalmam yasak. Sinirdeki tahribat yüzde 98 civarında ama fizik tedaviye beyin gücümü de ekliyorum.

AHMET KURTARAN

Türkiye'de ‘‘implantoloji’’nin öncüsü ünlü diş hekimi

Kendimi başarıya programladım

Ahmet Kurtaran, saçları ağarsa da, yüzü kırışsa da hálá yakışıklılığın, asaletin ve ciddiyetin simgesidir. 1946 İstanbul doğumlu, Terazi burcundan, doçent ünvanlı ünlü diş hekimimiz her koşulda ciddidir, ilkelerinden asla ödün vermez.

YAŞLILIĞI KABULLENMEK

İnsan ödeme gücü arttıkça yaşlılığı kabullenmek istemiyor. Bütün dünyanın trendi genç görünmek. Diş estetiğindeki son moda diş hekimliğini aşmış durumda. Dudaklara birtakım kolojenler, doku dostu dedikleri malzemeler zerkediliyor. Bu tablo, bana göre apseli diş görünümü, estetikle alakası yok. Lastikle öpüşür gibidir herhalde.

DİŞ SAĞLIĞI SAVAŞI

Türkiye'ye 30 yıl önce ‘‘implantoloji’’yi ben getirdim, meydan savaşları verdim. Bugün halk artık implant diyor, yaptırıyor. Porselene de büyük katkım oldu. 15 sene önce Ankara'dan İstanbul'a geldiğimde porseleni kimse bilmiyordu, konferanslar vere vere öğrettim.

HER YAŞ ESTETİKTİR

Ne saçımı boyatırım, ne yüzümü gerdiririm. Her yaşın kendine göre estetiği olduğuna inanırım. Her yıl düzenli olarak genel sağlık kontrolümü yaptırırım, kolesterol biraz yüksek çıkıyor. 19 kişinin çalıştığı kliniği yönetiyorum, estetik zor bir dal.

FELAKET BİR ADAM

Benimle hayat zor, felaket bir adam olduğumu biliyorum. Yaptığım her işte kendimi başarılı olmaya programlamışımdır. Başarıya endeksli bir yaşam mecburiyetim var. Bu huylarımın kendimde, eşim dahil çevremdekilere çok ciddi tahribatlar yaptığına inanıyorum.

YARIN: Üç dakik adam

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!