YaÅŸar Nuri Öztürk CHP'den istifa etti

Öztürk, TBMM'de düzenlediÄŸi basın toplantısında, istifasının ayrıntılı gerekçelerini kısa bir süre sonra yayınlayacağı ''Atatürk'ten Sonraki CHP'' kitabıyla ortaya koyacağını belirterek,  ''Sükutu hayal yaÅŸadım. Yönetim ve Genel BaÅŸkan'la hizmet anlayışımız uyuÅŸmuyor'' dedi.Â
  Â
Öztürk, istifasındaki etken noktaları; laiklik anlayışındaki farklılık, dine bakışındaki farklılık, halkla bütünleşme konusundaki ısrarı, ideolojik eksenli siyasete karşı oluşu, partideki ağır demokrasi noksanı, CHP'deki ''Atatürk'ün partisi'' söyleminin Atatürk'ü yıpratıcı bir slogana dönüşmesi, dünyadaki derin etkili değişimlerin muhasebesinin CHP kurmaylarınca yapılmaması, IMF'cilik ve küreselleşme yıkımını durduracak politikaların üretilmemesi olarak sıraladı. Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü:
   Â
''ATATÃœRK'ÃœN KURDUÄžU PARTÄ° OLSAYDI BARAJIN ALTINDA KALMAZDI"
       Â
''Atatürk'ün partisi olduğunu ve onun koltuğunda oturduğunu söyleyen bir anlayış sayesinde Atatürk yenik bir partinin başkanı konumuna getirildi. Bu parti, Atatürk'ün kurduğu parti olsaydı baraj altında kalmazdı. CHP ile ülkeye hizmette bulunmak mümkün olmaktan çıkmıştır.
  Â
Ãœlkemiz ve insanımız, 'Allah ve din varsa laikliÄŸe, Atatürk ilkelerine ve çaÄŸdaÅŸlığa ihtiyaç yoktur' diyen dinci siyasetlerle, 'Atatürk ve laiklik varsa, dine-imana ihtiyaç yoktur' demeye getiren çarpık laiklik siyasetleri arasında sıkışıp kalmıştır.Â
  Â
Toplam nüfusun yarıya yakını açlık sınırı çevresinde durmaktadır. Batılı güçler istediklerini rahatça alabilecekleri siyasal İslamcı AKP iktidarının elini kuvvetlendirmek için sahte bir 'ekonomi düzeldi' baharı yaratmışlardır. Halk, bir yandan din kullanılarak, öte yandan bu sahte bahar öne çıkarılarak sürekli aldatılmaktadır.''
   Â
YENÄ° OLUÅžUM
  Â
Yaşar Nuri Öztürk, Türkiye'deki insanların ''kahırlı bir atmosfer içinde yaşadığını ve bu atmosferden bir an önce kurtulması için yeni bir siyasal yapılanmaya ve bu yapılanmayı hayata geçirerek yeni bir siyasal kadroya ihtiyaç olduğunu'' söyledi.

CHP içinde yaşadığı demokrasi eksikliğinin kendisinde büyük ürperti yarattığını ifade eden Öztürk, solun tüm evrensel değerlerini benimsemesine karşın CHP'nin çağı takip edememesinin büyük bir zaaf olarak ortaya çıktığını savundu.
  Â
Daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Öztürk, bir soru üzerine, yaptığı değerlendirmelerde ''yeni bir parti'' deyimini hiç kullanmadığını ve sürekli olarak yeni bir siyasi yapılanma öngördüğünü belirterek, ''Bu yapılanma içinde ben olur muyum, olmaz mıyım bilemem. Onu halkımız tayin edecek. Ama bu olacak. Yeni oluşum fikri Anadolu'nun her yerinde var ve benimle ilgisini de zaman gösterecek'' diye konuştu.
   Â
BAYKAL'A Ä°LTÄ°FATLAR
   Â
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a seçim meydanlarında olağanüstü iltifatlarda bulunduğunu hatırlatarak, ''19 ayda ne değişti de bu noktaya geldiniz?'' diye soran bir gazeteciyi de Öztürk, şöyle yanıtladı:
  Â
''Dışardan bakmak ayrı, içerden görmek ayrı. Sayın Baykal yıllarca beni partisine davet etti. Kitaplarımı okuduÄŸunu ve bu fikirlerin parti kamuoyunda büyük destek bulduÄŸunu belirterek partide görev yapmamı istedi. 1999 seçimlerinde hem sayın Ecevit hem sayın Baykal beni siyasete sokmak istediler.Â
  Â
Bu taahhütleri alarak siyasete girdik. Ben Anadolu çocuğuyum. Sevdim mi tam severim, destek verdim mi tam veririm. O zaman da bunu yaptım. Sayın Baykal'a bir lokma haram yemediği için destek oldum, hala da o inancımı koruyorum. Desteğimde haklıydım. Bugünde olsa aynı desteği verirdim.''
  Â
"30-40 KİŞİYLE YOLA ÇIKTILAR 9 İMZADA KALDILAR"

Öztürk, CHP'de, Genel Başkan Baykal ve parti yönetimine yönelik muhalif girişimlerle ilişki içinde olup olmadığı yolundaki bir soruyu, ''Sonuç alınmayacak bir yolda ayaklarımı yormaya talip değilim. Aylardan beri konuştuk bu arkadaşlarla, o muhalefet ne CHP'ye ne de ülkeye fayda getirmez. 30-40 kişi olarak yola çıktılar 9 imza da kaldılar, bu girişimler muhalefet adıyla hatıra olarak kaldı'' diye yanıtladı.

Yeni oluşum içinde İstanbul Milletvekili Kemal Derviş'e ihtiyaç olup olmadığı yolundaki soruya da Öztürk, ''Yeni oluşum içinde elbette ekonomistlere ihtiyaç vardır. Ama bu niye Kemal Derviş olsun ki. Kemal Derviş elbette ki çok değerli bir ekonomisttir ama dünya Kemal Derviş'ten ibaret değildir. Kemal Derviş'in felsefesi yeni oluşuma uymaz'' karşılığını verdi.

TBMM'DE SON DURUM

Öztürk'ün istifasıyla, Meclis'te sandalye dağılımı da şöyle oldu:

AKP: 367
CHP: 174
DYP: 4
BAĞ: 5
TOP: 550