Ya Picasso ya savaş

Güncelleme Tarihi:

Ya Picasso ya savaş
Oluşturulma Tarihi: Aralık 30, 2001 00:00

2002'ye bir gün kala gelin birlikte yeni yılın falına bakalım.Niyetim sevimli kapı komşum Yasemin Boran'ın mesleğini elinden almak değil elbet. O kalın kitaplarına, gizemli haritalarına dalarken, ben sadece dergileri, gazeteleri karıştırıyorum. Asla vazgeçemediğim haber ajanslarını sürekli tarıyorum. ABD'den gelen işaretler pek hayra alámet değil.Başkan Bush, yeni yılı karşılamak için Teksas'taki çiftliğine kapanmış.Hemen hemen her gün gizli servis, askerler, FBI ile toplantı yapıyormuş. Gazetecilere şöyle bir açıklama yapmış ‘‘ Bir savaş yılına hazırlanmak için güç topluyorum...’’Yani ‘‘Ölü ya da diri’’ ele geçirmeye yemin ettiği Usame bin Ladin'in peşinden koşmaya devam edecek.Bu arada Usame bin Ladin hakkında rivayet muhtelif.‘‘Öldü ve gömüldü’’ diyenlerden sonra ‘‘Pakistan'da görüldü’’ iddiaları ortaya atıldı.Yeni yılın ilk günleri yine Usame'li geçecek besbelli.Peki ya Ortadoğu?İsrail Dışişleri Bakanı Şimon Peres birkaç gün önce ‘‘bu noktada barış şansı sıfır’’ demiş.Bölgenin en iyimser liderlerinden biri olarak gördüğüm Peres'in bunu söylemesi kötü. Ortadoğu'ya atlamadan önce Afganistan'da pek yakın olan Pakistan ve Hindistan'ın durumuna değinmeliydim aslında.Keşmir sorunu yüzünden zaten yıllardan beri kanlı bıçaklı olan Pakistan ve Hindistan arasındaki sürtüşme son günlerde iyice alevlendi.Tehditler, sınıra asker yığmalar devam ederken, Müşerref ‘‘gerekirse savaşırız’’ diye kestirip attı.Ancak işin şakaya gelir yanı yok çünkü ikisinin de elinde nükleer silah var.2002'nin ilk günlerinde Afganistan'ın hemen yanıbaşında ikinci bir savaşa tanık olmamız ihtimal dahilinde... Peki yeni yıl için iç açıcı birşey yok mu diye sorabilirsiniz...Var elbet... The Economist'in editörü Dudley Fishburn'a 2002 yılı özellikle ekonomide bir nekahet yılı olacak, dünya 2001 yılının yaralarını saracak.Özellikle yılın ikinci yarısında ABD ve Avrupa'da durgunluk yerini canlanmaya bırakacak.Söz ekonomiden açılmışken, 1 Ocak'tan itibaren 300 milyon Avrupalı'nın cebine girecek olan ‘‘euro’’ yu unutmamak gerek. Bu yeni para birimine alışıncaya kadar kimbilir ne matrak hikayeler duyacağız.Arjantin yeni yıla ölümle yaşam arasındaki tangosuyla girerken, 2002'nin yıldızı hiç kuşkusuz Çin olacak. The Economist'e göre, Çin 2002 yılında çoğu ülkelerin 10 yılda alacakları yolu katedecek.Çok hızlı ufuk turuna son verirken yazının başlığını merak edebilirsiniz.Geçenlerde gözüm bir habere ilişti.Picasso'nun ‘‘Metamorfoz 1900-1972’’ adındaki sergisi üç ay süreyle Hindistan'in önemli şehirlerine taşınacak. Avignon'lu Gençkız tablosunun bile dahil olduğu muhteşem sergi Hindistan'ın düzenlediği uluslararası çapta en büyük sergi. Şimdi durup düşünün... Dünyayı tehlikeli bir nükleer maceraya sürükleyebilecek bir ülke aynı zamanda dünyanın en önemli sanatçılarından birini ağırlamaya hazırlanıyor... Bu işte bir tuhaflık yok mu? Postmodernin ötesinde bir yıla mı giriyoruz yoksa?Afganistan'ın ilk feminist dergisiAfganlı kadınlar ülkede 10 yıldan beri ilk kez feminist bir dergi yayınlamayı başardılar. Seraat yani duruş adındaki haftalık derginin tüm masrafları Afganlı üç kadın gazetecinin cebinden çıkmış. Derginin 500 nüshası liselere, derneklere ve kitapçılara dağıtılmış. Derginin en çarpıcı öykülerinden bir tanesi, bir üniversite hocasının Taliban yönetimi altındaki deneyimleriyle ilgili. Euro-İslam Ankara'da tanıtılacak2002 yılının en konuşulan konularından bir tanesi de İslam olacak kuşkusuz. İslam'ın ele alınacağı toplantılardan biri Almanya'daki Türkiye Araştırmalar Merkezi tarafından 4 Ocak'ta Ankara'da yapılıyor. Büyük Ankara Oteli'nde TAM direktörü Faruk Şen, TAM basın sözcüsü Sinan Kumru'nun katılacağı toplantıda ‘‘Euro-İslam’’ kavramı ele alınacak. ‘‘Euro-İslam’’ kavramını ortaya atan Suriye asıllı Alman bilimadamı Bassam Tibi, AB sınırları içinde yaşayan 13 milyon Müslüman'ın Avrupa'ya özgü bir İslam geliştirdiklerini iddia ediyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!