Vize yazımıza yanıt var...

ALMANYA'nın Ankara Büyükelçisi Dr. Wolf-Ruthart Born, ‘‘Vize işkencesi ve biz...’’ başlıklı yazımızla ilgili bir mektup gönderdi. Söz konusu mektubu, bu sütunun boyutuna göre uzun olduğu için özetleyerek yayınlıyoruz:‘‘(...) 11 Ekim 2003 günlü makaleniz, vize şubesini benimle beraber bizzat ziyaret etmemiş olmanız nedeniyle beni şaşırttı. (...)Tarafınızdan varsayılan ‘Türk vize başvuru sahiplerini aşağılamanın dayanılmaz güzelliği' diye bir şey söz konusu olamaz. Aksine, Konsolosluk hizmetlerimiz ‘Vatandaşlara dünya çapında yardım ve hizmet esasına' dayanmaktadır. Türkler, ister ziyaretçi olsun, ister oturma iznine sahip vatandaşlar olsun, Almanya'da istenmekte ve sevilmektedirler.Almanya'nın Ankara, İstanbul ve İzmir'deki Vize Bölümleri her yıl yaklaşık üçyüzbin vize başvurusunu değerlendirmektedirler. Başvuru sahiplerinin bu muazzam sayısı karşısında ortaya çıkan durum, doğal olarak pek kolay değildir. 3 Ekim'de benim davetim üzerine Hürriyet'in Almanya şubesinden gelen meslektaşlarınız Yazı İşleri Müdürü Bay Ali Gülen ve Bayan Arzu Ceylan da bu kanaate varmışlardır. Meslektaşlarınız Vize Bölümü'nde görev yapan kişilerin kapasitelerinin sınırlarını zorlayarak, her gün başvuru sahiplerinin bekleme sürelerini kısaltmaya ve başvuruları hızlı bir şekilde değerlendirerek sonuçlandırmaya çalıştıklarını görebilmişlerdir. Çalışmalarında ‘mümkün olduğunca seyahat özgürlüğü ve sadece gerektiği kadar kontrol ilkesinden hareket etmektedirler.'Yine de sık sık problemler ortaya çıkıyorsa, bu da ancak aşağıdaki nedenlere dayanmaktadır:Tatil zamanlarında ve önemli sayılan bayram günlerinden önce yılın diğer zamanlarına oranla çok daha fazla vize başvurusu olmaktadır. Ancak Büyükelçiliğin olağan dışı bir yığılmanın olduğu bu zamanlarda işlem kapasitelerini kısa vadeli arttırması ne yazık ki mümkün olamamaktadır. Bu nedenle Almanya'ya gideceklerini tatilden çok önce bilen herkesin mümkün olduğunca erkenden vize başvurusunda bulunmalarını teşvik etmek istiyoruz.Bazıları ne yazık ki Almanya'daki (illegal) sürekli ikametlerine gerekçe olmak üzere sık sık sahte belgelerle, yanlış beyanlarla veya sözde evliliklerle vize almaya çalışmaktadırlar.Her yıl siyasi takibata uğradıklarını iddia eden binlerce Türk vatandaşı, çoğu doğru olmasa da, sığınma hakkı talebinde bulunmaktadır. Bunların çoğu bir vize alarak Almanya'ya gitmişlerdir.Bütün bunlar daha titiz bir incelemeyi gerektirmekte, işlem zamanını uzatmakta ve iyi nedenlerle Almanya'ya gitmek isteyen tüm Türk başvuru sahiplerine zarar vermektedir.Gördüğünüz üzere, vize zorunluluğunun başlıca nedeni Türkiye'den Almanya'ya hálá çok sayıda illegal göç girişiminin olmasıdır. Yasadışı göçün ve yasadışı ikametin son bulması gerekmektedir. O zaman vize zorunluluğu da kaldırılabilir. Kaldırılması konusunda ise AB mutabakatı çerçevesinde karar verilmesi gerekmektedir. Bu daha ziyade Türkiye'deki gelişmeye bağlıdır. Dost bir ülke olarak Türkiye'ye bunda başarı ve Avrupa Birliği'ne giden yolda ilerleme diliyoruz. Bu yolda Türk dostlarımıza eşlik ediyor ve bütün gücümüzle destekliyoruz. (...) Selam ve saygılarımla.Dr.Wolf-Ruthart Born’’Sayın Büyükelçi'nin mektubuna yanıt vermiyoruz. Sadece, söz konusu yazımıza çok sayıda okuyucudan ‘‘az bile yazmışsınız’’ mesajı içeren mektup aldığımızı belirtelim. Bununla birlikte yeri ve zamanı tekrar gelmedikçe o konuya dönmek niyetinde değiliz.