Uyuşturucu okulları hedef seçti

İstanbul Narkotik Şube Müdürlüğü'nün verileri, okulların açık olduğu aylarda uyuşturucu piyasasının hareketlendiğini ortaya koyuyor. Öğrencilerin tatilde olduğu temmuz ve okulların açıldığı ekim ayında ele geçen uyuşturucu madde miktarı karşılaştırıldığında, piyasanın büyük ölçüde okullara yöneldiği görülüyor.

Emniyet'in verilerine göre, okulların tatil dönemine denk gelen temmuzla, tüm okullarda öğrenim döneminin başladığı ekim aylarında ele geçen uyuşturucu miktarları arasındaki fark ürkütücü boyutta. Ekimde yakalanan uyuşturucu miktarı temmuz verileriyle karşılaştırıldığında, eroinin 30, hapların ise tam 40 kat daha fazla olduğu görülüyor.

Sayılarla ifade edildiğinde, karşılaşılan tablo şöyle: 1998 Temmuzu'nda yakalanan hap miktarı 136 adetken bu rakam ekim ayında 5 bin 41 adete ulaştı. Eroindeki artış ise 21 kilo 811 gram'dan, 572 kilo 701 gram'a çıktı. Temmuz ayında yakalanan esrar miktarı 6 kilo 208 gram, Ekim'de yakalanan miktar 16 kilo 819 gram oldu.

Her iki dönemin olay sayısında yüzde 5.5, yakalanan sanık sayısında yüzde 5.8, kimliği tespit edilen sanık sayısında ise yüzde 3.3'lük bir fark görülüyor. Lise gençliğiyle çok bağlantılı olmasa da her iki dönemde yakalanan kokain ve afyon miktarında da yüzde yüz oranında fark var.

İstanbul Narkotik Polisi yetkililerine göre en büyük güçlük, uyuşturucu kullanan gençlerin küçük gruplardan oluşması. Gerek Türk toplumunun uyuşturucu kullananları aşağılaması, gerek artan polisiye tedbirler nedeniyle bu gruplar da gizliliklerini arttırdı. Esrar, hap, eroin ve kokain kullanan gençlerin ayrı ayrı gruplandıklarını söyleyen Başkomiser M. Sami Güneş, bu grupları şöyle tanımlıyor:

‘‘Tamamen kapalılar. Polise ve topluma kapalı oldukları gibi esrar kullananlar eroincilere, eroin kullananlar da kokain bağımlılarına kapalı. Zaten grup teması sağlandığında, kullanılan maddede de değişim oluyor. Bu gruplar ancak madde temini sırasında zorunlu durumlarda temasa geçiyor. En az 3 - 5, en fazla 10 kişiden oluşuyorlar. Sır tutmaya ve az konuşmaya özen gösteriyorlar. Çok konuşanlar aralarında barınamıyor. Herşeylerini paylaşıyorlar. Polisle temasa geçen, gözaltına alınan gruptan atılıyor. ’’

Başkomiser Güneş, 1998-1999 eğitim ve öğretim yılında okullarda madde kullanıldığına ilişkin bir tane ihbar dahi alınamamasını buna bağlıyor: ‘‘Bu durum hiç madde kullanılmadığı anlamına gelmez. Okullardaki uygulamalarımız olumlu sonuçlar verse de bu garip durumun üstünde duruyoruz.’’

2000 sokak satıcısı

İstanbul'da ortalama 30 bin kişiye bir narkotik polisin düştüğünü vurgulayan Güneş, Hollanda'da, sadece Amsterdam kentinde 4 bin 500 narkotikçinin görev yaptığını hatırlatıyor. 160 personelle 136 lisede narkotik gözaltı uygulamasının sürdürdüğünü belirten Güneş, İstanbul'da faaliyet gösteren sokak satıcısı sayısının sanıldığından az olduğunu söylüyor:

‘‘Kesin rakam vermek mümkün değil. Yakaladığımız sanıklardan ve suça iştirak edenlerin ifadelerinden tahmin edebiliyoruz. Satıcı sayısı yakalanın üç ya da beş katı olmalı. Yani bin 500 ile 2 bin kişi arasında satıcı olduğunu söyleyebiliriz’’.