Üşümezsoy, "İstanbul'da deprem olmaz"ın kitabını yazdı

Marmara Denizi'nde olması beklenen depremle ilgili felaket senaryolarına karşı çıkan ve İstanbulluları rahatlatan açıklamalarıyla tanınan İstanbul Üniversitesi (İÜ) Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, ''depremin kitabı''nı yazdı.

Prof. Dr. Üşümezsoy, adını ''Marmara Bölgesi'nin Etkin Tektoniği ve Depremselliği'' olarak düşündüğü ve basım aşamasın agelen kitabını anlattı.

Savunduğu bütün tezlerinin MTA, TPAO ve Fransız araştırma gemisinin verileriyle doğrulandığı vurgulayan Prof. Dr. Üşümezsoy, şunları söyledi:

''Bugüne kadar, Marmara'daki depremsellik konusunda yaptığımız çalışmaların, söylemlerin ve kabul gören hipotezlerimizin dayandığı bilimsel temelleri halkın anlayabileceği bir dilde, kitap halinde sunmayı hedefledik. Söylemler, 'fay kırılacak, kırılmayacak' demekle, inatlaşmayla değil, verilerle toplumun önüne konmalıdır. Ben bu görüşleri savunurken verilerle konuşuyordum.

Bugün, dün söylediklerime karşı olan bilim adamları, benim 1.5 yıldan beri anlattığım modeli, artık kendi görüşleriymiş gibi sunma eğilimine girdiler. Ama toplum bunun farkındadır. Bu da bilimin topluma mal olduğunu göstermiştir.''

Prof. Dr. Üşümezsoy, Ege ve Kuzey Anadolu fay kuşağı boyunca yaşanan depremleri de ele aldığı kitabının yaklaşık bir ay içinde çıkacağını söyledi.

TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası Genel Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ercan'ın, ''Marmara Bölgesi'nde en az 15-20 yıl deprem olmaz'' görüşüne katıldığını belirten Prof. Dr. Üşümezsoy, ''Hatta bu süre daha uzun olabilir. Doğu Marmara'da stres aktarımı ve enerji tükendi. Dolayısıyla enerji biriktirme dönemine girildi'' dedi.

Batı Marmara'daki Tekirdağ ve Silivri faylarında bir hareketlenmenin olabileceğini belirten Prof. Dr. Üşümezsoy, ''Saroz Körfezi'nde, önceki yıllarda 6.5 büyüklüğünde depremler oldu. Burada, benzer depremler olabilir. O yüzden bu bölge hazır olmalıdır'' şeklinde konuştu.

Olası bir depremin İstanbul üzerindeki etkisine de değinen Prof. Dr. Üşümezsoy, sözlerini şöyle tamamladı:

''Olası bir deprem, İmralı önlerinde, yani istanbul'a 50 kilometre uzaklıkta olabilir. Fayın uzunluğuna da baktığımızda bu, 6.5'ten daha büyük bir deprem olmayacaktır. İstanbul'u çok büyük bir ölçüde etkilemeyecektir, sallayacaktır. Eğer Yalova-Çınarcık fayını da yırtarsa, 1894 depremi büyüklüğünde olabilir. Ama bu deprem de, yüz yıl önce meydana geldiği ve böyle bir depremin periyodunun 200 yıl olduğunu göz önünde bulundurursak, bunun gerçekleşebilmesi için bir yüzyıl daha gereklidir.''