Tokatköy’e kent kültürü

Güncelleme Tarihi:

Tokatköy’e kent kültürü
Oluşturulma Tarihi: Ocak 16, 2001 00:00

Haberin Devamı

Koruma amaçlı imar planı yapma izni Beykoz Belediyesi ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni karşı karşıya getirdi.

TOKATKÖY Kent Kültürü Birliği İstanbul'daki onlarca semt oluşumundan biri. Ama Birlik'in diğer derneklerden oldukça büyük bir farkı var; onlar isimlerine rağmen aslında bir kooperatif. Amaçları kent kültürünü Tokatköy'e getirmek. Ancak kent kültürünü ‘‘kentin imarlı bölümünde yaşanan kültür’’ olarak tanımladıkları için, bunun için ayrı bir mücadele vermeleri gerektiğini düşünüyorlar. Çünkü ister 70 yıl, ister 20 yıl önce yapılmış olsun Tokatköy'de hiçbir evin tapusu yok. Ayrıca 1983'de yapılan imar planında var olan evlerin pek çoğu yeşil alan olarak gösterilmiş. Birlik kapalı kapılar ardında itirazlara açılan imar planından kimse haberdar olmadığı için de itiraz edilemediğini ve plan bu haliyle onaylandığını söylüyor. Bu plana göre 30 bin kişinin yaşadığı Tokatköy'de sadece 300 kişinin barınabileceği konut alanı var. Şimdi günün ihtiyaçlarına cevap vermediği için planın revizyonu gündemde, tabii bürokratik sorunlar halledilirse. Ancak sorunla ilgili olarak Tokatköy ve Beykoz Belediyesi arasında diğer ilçelerde pek görmediğimiz bir durum var; iki taraf da elbirliğiyle sorunu çözmeye çalışıyor.

Osmanlı’dan bu yana

Osmanlı İmparatorluğu'ndan bu yana yerleşim alanı olan Tokatköy yaygın olarak Cumhuriyet'in ilk yıllarıyla birlikte Beykoz'da Sümerbank, Paşabahçe ve Tekel fabrikaları kurulunca yerleşime konu oluyor. Bugün Tokatköy'ün nüfusu 30 bin civarında. İlk gelenler İstanbul'un pek çok imarsız bölgesinde olduğu gibi Osmanlı'dan kalma bostan ağalarından köy senetleriyle yerler alıp evlerini kurmuş. Şimdi Tokatköy'de dördüncü kuşak yaşıyor. Ancak kendilerinden öncekilerden bir farkları var, sadece evlerine tapu değil aynı zamanda kentli olmanın tüm gereklerini de bölgelerinde yaşamak istiyorlar; düzgün sokaklar, çocuk parkları, spor alanları, semt konağı, toplu konut vb.

Tapu tahsis belgeleri

Bir dönem dağıtılan tapu tahsis belgeleriyle tapu sorunlarının halledileceğini düşünmüşler ancak belgeler iptal edilince devletle yeniden yüzyüze kalmışlar. Şimdi kamu arazisini gasp ettikleri gerekçesiyle devletin saptadığı ecr-i misillerle karşı karşıyalar. Başlangıçta bunları ödemişler ama artık sorunun kökten çözülünceye kadar hiçbir bedel ödemeyi düşünmediklerini söylüyorlar. Kendilerini işgalci ya da gecekonducu değil, Tokatköylü olarak tanımlıyorlar.

Beykoz Belediyesi ile yoğun bir ilişki içindeler. Burada ise bir başka sorun ortaya çıkıyor. Çünkü zaten Beykoz İlçesi'nin de yüzde 99'ı plansız. Arazisinin ise ancak yüzde 12'si özel arazi. Geri kalan bölüm Hazine, Vakıflar ve Orman arazileri.

5 bin ölçekli imar planlarının ihtiyacı karşılamadığı ve uygulamada sorunları olduğu gerekçesiyle yeniden gözden geçirilmesi kararından sonra İstanbul'un tüm ilçeleri gibi onların da sorunu imar. Geçen yıl içinde 5 bin ölçekli imar planları Büyükşehir Belediyesi'nden geçti. Plan geçtiğimiz şubat ayından bu yana 3 Numaralı Anıtlar Kurulu'nda bekliyor. Planın onaylanmasından sonra sıra 1/1000 ölçekli koruma amaçlı planlara gelecek. Bu aşama ise Beykoz Belediyesi ile Büyükşehir Belediyesini karşı karşıya getirdi. Çünkü koruma amaçlı plan yapma onayının da Büyükşehir'den alınması gerekiyor. İlk başvuruları olumsuz cevaplanan Beykoz Belediyesi yöneticileri ikinci kez olumsuz cevap alırlarsa Büyükşehir Belediyesi hakkında suç duyurusunda bulunabileceklerini söylüyorlar. Bu arada yasa gereği Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna tarafından imzalanarak gönderilmesi gereken cevap yazısı, Başkan Yardımcısı Basri Mete tarafından imzalanarak ilçeye iade ediliyor.

Boğaziçi alanı

Beykoz'un arazisi iki alandan oluşuyor. Birincisi Tokatköy'ü de içine alan Boğaziçi alanı. İkincisi ise Doğal SİT alanı. Büyükşehir Belediyesi Beykoz Belediyesi'ne Doğal SİT alanı ile ilgili plan yapma iznini verdi, ancak aynı izin asıl nüfus yoğunluğunun bulunduğu Boğaziçi alanı için verilmedi. Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler kendilerine düşen görevleri öngörülen sürelerden önce bitirdiklerini şimdi sıranın Büyükşehir'de olduğunu söylüyor. Köseler gecekondu aflarına karşı olduğunu, bunun önüne geçmenin tek yolunun da onlarca yıl sonrasının gelişmelerini de öngören imar planları yapmak olduğunu söylüyor.

SEMT SAKİNLERİ NE DİYOR?

Yavuz Gürkan (Tapu, İmar ve Kentleşme Komisyonu Başkanı)

Biz burada gecekonducu değiliz, dördüncü kuşağız. Bir yanda SİT kararı alınıyor bir yanda mevzi imar planıyla gökdelen yapılıyor. Madem korumacılık deniyor, o zaman Beykoz ormanları neden milli park ilan edilmiyor. Tokatköy için şu anda yapılmış olan 5 binlik ve binlik planda (1983) 40 yıldır üzerinde ev olan yer yeşil alan olarak işaretlenmiş. O zaman kimse bilmediği için itiraz olmamış ve plan geçmiş. Şu anda 30 bin kişinin yaşıyor burada ama ancak yüzde 1'lik, 300 kişilik konut alanı var. Beykoz'un da yüzde 12'si özel mülkiyet gerisi devlet mülkiyeti. Bu alanda da ancak 54 bin kişi yerleşebilir, bu, şu anki nüfusun yüzde 25'i.

Sedat Dalar (Kültür Sanat ve Basın Yayın Komisyonu Başkanı)

İstanbul'un karşı yakasında mazisi 10-20 yıllık mahalleler var. Basın bunları çok karıştırıyor, Küçükarmutlu benzetmesini yapıyor. Buranın 70 yılın üzerinde mazisi var. Çıkan haberlerde bazen kendimi çok kötü hissettim, ‘‘ben eşkiya mıyım?’’ diye.

Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler

Tokatköy'de konut alanında kalan alanın metrekaresinin artması taleplerini gözden geçireceğiz bu planda. Belki kent yenilemeyi gündeme getireceğiz. Bir örnek yapı grubu inşa ederek de, bundan sonra bölgenin nasıl şekilleneceğini vatandaşa göstereceğiz. İsteklerin uzun vadede tek çözümü bu. Planlı alan arttığı taktirde, burada yaşaylan insanların gelir seviyesi artacak, belediyenin resmi olarak alması gereken harçlar artacak. Binlik planlar için encümenden ihale kararını aldık, firmayı belirledik, önümüzdeki bir hafta içinde altyapı çalışmaları başlayacak. Biz üzerimize düşeni öne çekerek yapıyoruz. Fakat Kurul'un da Beykoz halkının önünü açmasını bekliyoruz.

Vedat Dalar (Çevre Komisyon Başkanı)

Cam fabrikasında çalışıyorum. 36 yaşındayım, burada doğdum, okudum, askere gidip gelip cam fabrikasında çalışmaya başladım. Bu derneği kurduk, çevre komisyonununda çalışıyorum. Pilot bölgeler seçtik. Tokatköy'ün bir meydanını temizleyip, boyayıp, çocuk parkını kullanılabilir hale getireceğiz. Çöp konusunda ciddi bir çalışmamız var; kağıtları ayrıştırmaya başladık.

Figen Torun

Eski bir Tokatköylü değilim. 25 yıl önce babam buraya gelmiş. İnsanlar buraya çalışmaya geliyor ama geldiklerinde toplu konut yok. Ne yapacaksın? Bir ev kuracaksın. Bu benim günahım değil. Buralara tapu verilmiyor ama aynı konumdaki arazi üzerine yapılan lüks konutlara veriliyor. Devlet ne diyor biliyor musunuz? Siz yapın, bana çevre, emlak, çöp vergisini, kirayı verin ama siz yine de işgalcisiniz. Ben işgalci olsam bunları vermem ki!

Muammer Nalcı (Başkan)

Birliği 1995'de kurduk. Biz burada üçüncü kuşağız. Esas ismimiz Sınırlı Sorumlu Tokatköy Çevre Kültür ve İşletme Kooperatifi'dir. Bu anlamıyla da Türkiye'deki bir kaç örnekten biriyiz. Kentleşme insanın özünde var. Bunun da belli yaptırımları var. Burada yaşayan insanların bir çoğu bunları bilmiyor. Bunu insanlara anlatmak ve burayı örnek bir yer yapamak temel amacımız.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!