Süleyman Demirel: Islahata ihtiyaç vardır

Güncelleme Tarihi:

Süleyman Demirel: Islahata ihtiyaç vardır
Oluşturulma Tarihi: Eylül 18, 2007 18:19

Türkiye'nin 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, “Her devlet sisteminde ıslahata ihtiyaç vardır. Devlet baştır, hükümet şapkadır. Şapka eskiyince atarsınız ama başı eskitmeyin” dedi.

Türkiye Ziraatçılar Derneğinin 58. kuruluş yıl dönümü nedeniyle ATO'da düzenlenen toplantı ve ödül törenine katılan Demirel, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'nin bir “köylü” ve “tarım” partisi olmadığını, ancak nüfusun büyük bölümünün kırsal kesimde yaşaması nedeniyle bütün siyasi partilerin köylüyü ve tarımı dikkate aldığını belirtti.

Partilerin halkın sorunlarına yaklaşımının farklı olabileceğini, seçimlerin de şikayet varsa, şikayetin ortadan kaldırmayacağını, sadece iktidara ülkeyi yönetme salahiyeti vereceğini anlatan Demirel, bir iktidara yönetme salahiyeti verilmesinin, “ben senin, varsa önceki uygulamalarından tamamen memnunum” anlamına gelmediğini vurguladı.

Salonda bulunan çiftçilere, “6 kg buğday ile 1 kg mazot almaktan memnun musunuz” diye soran Demirel, “Hiç sesiniz çıkmıyor... Dünyanın her tarafındaki mazotun 3 katına mazot almak iyi mi? Madem ki Yunanistan'ın 3 katına mazot alıyorsun, pamuğu aynı fiyattan sat diyemezsin” dedi.

Siyasetçilerin vatandaşların seçimlerdeki tutumu ile ilgili yorumlarına atıfta bulunan Demirel, “Vatandaşa kimsenin bir diyeceği olmaz. Bu yola böyle devam edeceksiniz. Başka türlü olmaz. Dışardan vatandaş ithal edemezsiniz. Onu anlamaya gönlünü hoş tutmaya çalışın. Vatandaştan şikayet edilmez. (Çalıştık ama bu kadar oldu) demek yetmez. Daha çok çalışacaksınız. Sabahtan akşama kadar değil, bu kuyudan su çıkana kadar” diye konuştu.

Konuşma zeminin korunmasının önemine işaret eden Demirel, şöyle devam etti:
“(Toplantılarda konuşursam, iktidar bize bir şey yapar mı) diye endişeler olabilir. Evet, yaparlar... Ama o, ne kadar cesaret sahibi olduğunuza, ne kadar ayağına bastığınıza, ne kadar hazımlı olduğunuza bağlı. Türkiye'de 60 yılda çok inişler çıkışlar oldu ama böyle devam etmeli. Siyasi iktidarları sandıklar belirler. Oradan çıkan sonuca herkes saygı duymalı. Ama sandıktan çıkan da padişah, kral değildir. Ticaret zararı kaldırmaz, sürekli zarar ederseniz kapıya kilidi vurursunuz. Siyaset de yanlışı kaldırmaz. Bir süre sonra iktidarlarda da yüzler eskir. Bizim istediğimiz, bu ülkede sistem işlesin. Vatandaşın başı dik, gönlü rahat olsun. Anayasamıza bağlı olsun. Böylece meseleleri çözeriz.”
Seçimin sorunları, işsizliği ortadan kaldırmayacağını vurgulayan Demirel, yönetenlerin, “Biz bu kadar oy aldık, işsizlik önemli değil” diyemeyeceğini belirterek, “Böyle derlerse, bugünün yarını da var. Bugünün yarını bazen uzun sürer. Seçimlerle vatandaşın nabzı tutulur. Bunalım olursa halk çözer” dedi.

"DEVLET BAŞTIR, HÜKÜMET ŞAPKADIR"

Her devlet sisteminde ıslahata ihtiyaç olabileceğini kaydeden Demirel, “Çocuk 10 yaşındaki pantolonunu 20 yaşında da giymiyor. Devlet baştır, hükümet şapkadır. Şapka eskiyince atarsınız ama başı eskitmeyin. Devlet işlemiyorsa, buna fetret denir. Türkiye birkaç kez böyle devreler yaşadı. Zalim devletten değil, adil devletten bahsediyorum. Bu devleti hepimiz korumalıyız” diye konuştu.

Türkiye'de hala nüfusun yüzde 30'unun kırsal kesimde yaşadığını, tarımın GSMH'den yüzde 11 pay aldığını, tarımda kişi başına gelirin bin 500 dolar olduğunu hatırlatan Süleyman Demirel, şehirdeki olanakların kırsal kesime taşınmasına rağmen, insanlar geçimini sağlayamadığı için kente göçe devam ettiğini anlattı.

Nüfus artış hızının yüksekliğine de işaret eden Demirel, “Bu kadar hızlı artan nüfusu şikayet etmeden beslemek mümkün değil. Şikayetin kökünde yapısal sorunlar var. Tarımdaki nüfus yüzde 10'un altına inerse şikayetler biter. Türkiye'nin sorunlarının çözümü için, nüfus artış hızının yüzde 1, köydeki nüfusun yüzde 10'un altına inmesi, büyüme hızının da yüzde 7'lerde tutulması gerekir” dedi.

Türkiye'de tarımda verimin düşüklüğüne de işaret eden Demirel, yıllardır buğday üretiminin 20 milyon tonun üzerine çıkarılamadığını hatırlatarak, üretimin 50 milyon tona çıkarılması gerektiğini vurguladı.

"SU TASARRUFLU KULLANILSIN, GAP BİTİRİLSİN" ÇAĞRISI

Tarıma verilen desteğin yetersiz olduğunu kaydeden Demirel, AB'de 11 bin dolar, ABD'de 19 bin dolar olan çiftçi başına verilen desteğin Türkiye'de bin 500 dolarda kaldığını hatırlattı.

Suyun tasarruflu kullanılmasını, GAP'ın bitirilmesini isteyen Demirel, tarımda hayvancılığın payı ve yem bitkileri üretiminin artırılması, örgütlenmeye önem verilmesi gerektiğini kaydetti.

SİYASİ PARTİ TEMSİLCİLERİ

Toplantıda konuşan CHP Ankara Milletvekili Yılmaz Ateş, seçimlere 2-3 ay kala çiftçilerin “paraya boğulduğunu”, bunun için özelleştirmeden sağlanan gelirlerin kullanıldığını savunarak, şunları söyledi:
“Türkiye'nin borcu, 4 yılda 220 milyar dolardan 408 milyar dolara çıktı. Sıcak paraya 90 milyar dolar kaynak aktarıldı. Bu bir hortumlama, soygundur. Bunları kimse söylemiyor. İktidar dalkavukluğu ülkeyi batırır. Bu iktidarı yalakalıklarla getirdik. Sizi birinci kez dolandıranı iktidara getirdiniz. Sonucuna katlanın. Siyasi muhalefete yüklenmenin ne alemi var?”

Ankarada işsizlik ve yoksulluk oranının arttığını öne süren Ateş, önceden 40 bin aileye belediye yardım ederken, şimdi bu sayının 450 bine ulaştığını kaydetti.

DSP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Macit de Türkiye'nin son 5 yıldır suni gündem ile idare edildiğini, bugün de “sivil anayasa” tartışması ile gündemin doldurulduğunu belirtirken, “sivillerin hala anaya değişikliğinin içeriğinden haberdar olmadığını, kapalı kapılar ardında anayasa değişikliğinin tartışıldığını” söyledi.

MHP Afyonkarahisar Milletvekili Abdülkadir Akcan ise basında yer alan “koalisyon olursa ekonomik kriz olur” yorumları nedeniyle insanların “hem ağlarım hem giderim” mantığı ile AK Parti'ye oy verdiğini öne
sürdü. Akcan, kuraklık nedeniyle yeterli desteği alamayan çiftçinin ekim yapamaz hale geldiğini kaydetti.

Ak Parti İstanbul Milletvekili İbrahim Yiğit ise politikanın kurnazlık yarışı olmadığını vurgularken, “seçim meydanlarında ortak değerler olan Atatürk ve Cumhuriyeti politik malzeme yapanları kınadığını” söyledi.

Atatürk'ün, “Cumhuriyet, kimsesizlerin kimsesidir” sözünü hatırlatan Yiğit, “Kimsesizlere hedef ve umut veremeyenler, seçimlerde dersini aldı” dedi.

Konuşmalardan sonra, TZD onur ödülü 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e, TZD özel ödülü de Doç. Dr. Bülent Gülçubuk'a TZD Başkanı İbrahim Yetkin tarafından verildi. Törende, çok sayıda tarımsal kuruluş ve basın kuruluşuna da TZD plaketi verildi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!