Söylediğimiz noktaya geldiler

Güncelleme Tarihi:

Söylediğimiz noktaya geldiler
Oluşturulma Tarihi: Ocak 15, 2020 08:00

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Libya’daki arabuluculuk çalışmalarına değinerek, “Putin geldi buraya, oturdular yan yana dediler ki, ‘BM oraya barış gücünü göndersin’. Bizim dediğimizi Putin söyledi, hemen altına bastılar imzayı. Defalarca söyledim, şimdi söylediğim noktaya geldiler. Beşar Esad’la da görüşüyorlar” dedi.

Haberin Devamı

Kılıçdaroğlu CHP’nin Meclis grubunda özetle şunları söyledi...

SİLAHLI AKADEMİSYEN

“Barış bildirisini imzaladı diye yüzlerce akademisyeni attılar üniversiteden. Ellerine silah almadılar, yürüyüş yapmadılar. Üniversiteden attığınız hocaların kağıtları, kalemleri ve kitapları vardı. Şimdi elinde silahla Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne nişan alan birini hoca yapacaksınız. Pes ya. Elinde kalem olanı atıp, silah olanı hoca yapacaksınız. Bu öğrencilerine, ‘Beyler silahı şöyle tutacaksınız, beğenmediğiniz kişiye sıkacaksınız’ diye mi ders verecek? Türkiye bu tecrübeleri yaşadı. Binlerce gencimizi kara toprağa gömdük, hepsi de vatanseverdi. Türkiye’nin bunu aşması lazım. Nasıl olur da eline silah olan bir kişiyi üniversiteye hoca olarak atayacaksınız?

HAKLARIMIZI YİTİRMEK ÜZEREYİZ

Haberin Devamı

‘Mavi Vatan’ dediğimiz Doğu Akdeniz’de bizim hakkımız var. Mavi Vatan’ı da korumak zorundasınız. Yolu nedir? O Mavi Vatan’da söz sahibi olan bütün devletlerle, yöneticileriyle samimi bir diyalog kurmaktan geçer. Düşman ilan ederseniz, onlar da sizi düşman ilan eder. Doğu Akdeniz’de haklarımızı yitirmek üzereyiz. Mısır’ı düşman ilan ettik, ne oldu? Mısır gitti, Yunanistan’la, İsrail’le, Suudi Arabistan’la hepsiyle anlaştı. ‘Doğalgaz ve petrolü biz arayacağız’ dediler. Arıyorlar. ABD de gemisini gönderdi. Biz ne yaptık? ‘Arayamazsınız bizim de gemimiz var.’ E tamam gemiyi gönderdin. Ama adam aramaya devam ediyor, buldu. Kaybeden biziz. Libya’yla anlaşma yaptılar. O anlaşma Doğu Akdeniz’de karasularımızın belirlenmesi açısından son derece önemliydi, biz de ona ‘evet’ dedik.

Ayrıca şunu da söyledik: Libya’da Suriye’deki gibi bir politika izlemeyin. İki tarafı barıştırmaya çalışın. Türkiye Cumhuriyeti Ortadoğu’da, Doğu Akdeniz’de çatışma varsa çözen taraf olmuştur. Mısır’ı da, Hafter’i de düşman ilan ettik. Bakan’a da söyledim... Hafter’le de konuşmanız lazım, Suriye’de Beşar Esad’la da konuşmanız lazım. Defalarca söyledim, şimdi söylediğim noktaya geldiler. Beşar Esad’la da görüşüyorlar. Kim doğruyu söylüyormuş. CHP ve kadroları doğruyu söylüyormuş.

Haberin Devamı

ATTILAR İMZAYI

Efendim, ‘Hafter ile görüşmem’ diyor. Dedik ki: Asker göndereceğine BM’ye çağrıda bulun, barış gücü göndersin oraya, uzlaşsınlar bunlar. Efendim ‘Kılıçdaroğlu bunu bilmez, Hafter bizim düşmanımız, biz meşru yerle ilişki kuruyoruz.’ Ne oldu? Putin geldi buraya, oturdular yan yana dediler ki: BM oraya barış gücünü göndersin. Bizim dediğimizi Putin söyledi, hemen altına bastılar imzayı. Çıktılar televizyonların karşısına. Soru şu: Dış politikayı ben mi bilmiyorum sen mi bilmiyorsun? Diyorlar ki, Hafter yasa dışı. Meşru hükümet ile görüşeceğiz. Esad da meşru. Suriye’de tam tersini yapıyorsun. Orada teröristlerle görüşüyorsun. Kim kaybediyor. Türkiye kaybediyor.”

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!