'SoruÅŸturmada hukuk ihlal edildi'

Güncelleme Tarihi:

SoruÅŸturmada hukuk ihlal edildi
OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 06, 2001 17:47

İstanbul Barosu Başkanı Yücel Sayman, işadamı Üzeyir Garih cinayeti soruşturmasında beş tane hukuka aykırı nokta saptadıklarını belirterek, "İstanbul Barosu, hakları ihlal edilenlere açabilecekleri ceza ve tazminat davalarında her türlü yardıma hazırdır" dedi.

Haberin Devamı

Ä°stanbul Barosu BaÅŸkanı Yücel Sayman, "Garih cinayetine iliÅŸkin yürütülen soruÅŸturmada 5 adet hukuka aykırılık saptadık" diyen Sayman, bunlardan birincisinin, "hazırlık soruÅŸturmasının Cumhuriyet Savcısı tarafından deÄŸil, polis tarafından yürütülmesi" olduÄŸunu söyledi. Â

1- 24 SAATTE HAKİM ÖNÜNE ÇIKARILMADILAR

Sayman, şöyle devam etti: "Polis, CMUK'un 128. maddesinde öngörülen zanlıyı 24 saat içinde hakim önüne çıkartma zorunluluğunu aşmak için, üçüncü bir zanlı yaratarak gözaltı süresinin uzatılmasını sağladı. Cinayeti işleyenlerin 3 kişi olduğuna dair kuvvetli bir delil, şüphe olmamasına rağmen gözaltı süresi uzatıldı. Bu uygulamadan sadece polis değil, uzatma kararı veren savcı ve yargıç da sorumludur. Demokratik toplumun demokratik yargısında polis savcının emrindedir, Cumhuriyet savcısının emrine uygun olarak suçluları arar, tedbirleri alır, delilleri toplar.Polisin soruşturmayı yürüttüğü, ifadeyi polisin aldığı, savcının ise polisin isteği doğrultusunda gözaltı süresi uzatarak görev yaptığı bir hazırlık soruşturması, demokratik yargının uygulaması olamaz.

2- HAKKINDA SUÇLAMA OLMAYANLAR DA GÖZALTINDA TUTULTU

Saptadığımız ikinci hukuka aykırılık ise; CMUK'un 127. maddesi gereği, ancak hakkında suç isnadında bulunulan kimse belli koşullar varsa yakalanıp gözaltına alınabilir. Hakkında suç isnadı bulunmayan 'tanık' ya da şüphelenilen kişilerin yakınları, arkadaşları 'bilgilerine başvurma' gerekçesiyle gözaltına alınamazlar. Oysa, yaşanan olayda bir çok kişi bu şekilde tutuldu."
  Â
3- GÄ°ZLÄ°LÄ°K Ä°LKESÄ°NÄ° HEM POLÄ°S, HEM BASIN Ä°HLAL ETTÄ°
  Â
Üçüncü hukuka aykırılığın ise Anayasa'nın 38. maddesi olan ''masumiyet ilkesine uygun olarak Yakalama, Gözaltına Alma ve Ä°fade Alma YönetmeliÄŸi'nin 26. maddesinin ihlal edilmesi'' olduÄŸunu kaydeden Sayman, bu maddeye göre soruÅŸturma aÅŸamasında gözaltına alınan bir kiÅŸinin basın önüne çıkarılması, teÅŸhir edilmesi ve yer gösterme gibi iÅŸlemlerin basın önünde yapılmasının yasak olduÄŸunu bildirdi.      Â

Sayman, "Demokratik toplumun temel ilkeleri olan gizlilik ve masumiyet ilkeleri, bu olayda hem polis, hem de basın tarafından ihlal edilmiştir" dedi.

4- F.N'YÄ° SAVCI SORGULAMALIYDI

Baro Başkanı Sayman, şunları kaydetti: "Soruşturmadaki dördüncü hukuka aykırılıkta da; zanlı çocuk ise hazırlık soruşturması bizzat Çocuk Mahkemesi savcısı tarafından yürütülür. Olayda küçük F.N yakalandıktan sonra derhal savcı önüne çıtılmamış, gözaltında tutulmuş, polis tarafından 'sohbet' adı altında ifadesi alınmış, tanıklarla yüzleştirilmiştir. Üstelik avukat yardımından da yararlandırılmamıştır.

5- GÖZALTINA ALINANLARIN KİŞİLİK HAKLARI İHLAL EDİLDİ

BeÅŸinci hukuka aykırılık ise; şüphe altında yakalananlar hakkında 'deli', 'fahiÅŸe', 'aptal' gibi yakıştırmalar yapıldı. Bu kiÅŸileri tanıyan akrabaların özel hayatlarına iliÅŸkin bilgiler yayınlandı.  Böylece bu kiÅŸilerin, özel ve aile yaÅŸamlarına saygı hakları, kiÅŸilik hakları ihlal edildi."Â

Sayman, gözaltından salıverilen kişilerin yerlerde sürüklenerek kendi TV kanalına çıkarmak isteyen gazetecileri de eleştirerek sözlerini şöyle tamamladı:
"Bugün bu muameleyi yapanlar, yarın aynı işlemleri kendilerinde görürler. Bugün başkasına ise, yarın size...

Demokratik bir toplumda, bu hukuka aykırılıklar nedeniyle sorumluzabıta memuru, amiri, savcı, yargıç, basın mensubu ve kuruluşu hakkında derhal soruşturma başlatılırdı. İstanbul Barosu, hakları ihlal edilenlerin açabilecekleri ceza ve tazminat davalarında her türlü yardıma hazırdır."

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!