Son dakika... Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ayrılanlarla tekrar beraber yürümek mümkün değil

Güncelleme Tarihi:

Son dakika... Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ayrılanlarla tekrar beraber yürümek mümkün değil
Oluşturulma Tarihi: Şubat 26, 2019 22:00

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, özel bir televizyon kanalında gazetecilerin sorularını yanıtladı. "Anketlerde ciddi manipülasyon var." diyen Erdoğan, "Bu seçimde çalışmaları farklı bir yöntem uyguluyoruz. Anketlerde tutarsızlık var, meydanlar en büyük anket." ifadelerini kullandı. Erdoğan, "Ayrılanlar oldu. İsim vermeye falan gerek yok. Ayrılanlarla tekrar beraber yürümek mümkün değil. Biz onları kovmadık, gidin demedik. Tek bir gayemiz var; millete hizmet eden hiçbir zaman hezimete uğramaz." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NTV-Star TV ortak canlı yayınında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

Programın başında, doğum gününe özel bir klibin izletildiği Erdoğan, bu güzel çalışmanın kendisini duygulandırdığını belirterek, emeği geçenlere teşekkür etti.

Hayat serüveninin çok farklı olduğunu anlatan Erdoğan, ilkokul, orta öğretim ve imam hatipten sonra üniversiteye direkt girme imkanı bulunmadığını, lise fark imtihanlarına girerek, üniversiteye geçtiğini ifade etti.

Marmara Üniversitesi İktisat ve Ticaret Okulu'ndan mezun olduğunu vurgulayan Erdoğan, imam hatip lise kısmından üniversite bitene kadar bütün bu hayatında sürekli olarak sivil toplum kuruluşlarında görev aldığını kaydetti.

Milli Türk Talebi Birliği'nde orta öğretim komitesinde çalışmalar yaptığını, bu çalışmalarının üniversite de devam ettiğini aktaran Erdoğan, parti gençlik kolları ve ana kademede devam eden bir siyasi süreçten sonra İstanbul'da 1985'te Refah Partisi'nde il başkanlığı görevine geldiğini belirtti.

İl başkanlığı göreviyle başlayan sürecin İstanbul'a Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu ana kadar devam ettiğini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

"İstanbul'a Büyükşehir Belediye Başkanı olduğum andan itibaren zaten renkli bir hayat... Cezaevine girene kadar o devam etti. Cezaevine 10 ay ile girdik ama 4,5 ay yattık ve çıktıktan sonra da hemen partimizi kurduk. Partimizi kurduktan sonra da 16 ayda tek başımıza iktidar olduk. Yüzde 34,4 gibi bir oyla parlamentoya iki parti girdik o zaman, CHP ve biz. Bu bize parlamentoda yüzde 63 gibi bir milletvekili sayısını getirdi. Böyle bir mücadeleyle geçen süreç oldu. Bu sürecin içerisinde özellikle babamın vefatı 87 falan. Ama siyasi hayatımızın içerisinde devam ederken bu oldu. Ardından validemin 2011'de vefatı var ve bütün bu süreç içerisinde de bir taraftan evliliğim, evlilikle beraber çalışıyorum ama bir diğer taraftan aynı zamanda da amatör kümede futbol oynuyorum. Amatör kümede de futbola imam hatipte okurken cami altında başladım. 6 yıl orada oynadım. Ondan sonra oradan İETT'de devam ettim. Orada 7 yıl kadar devam eden bir süreçti."

ANKETLERE GÜVENİM KALMADI

"Meydanlar benim için en büyük anket şu anda, bu şekilde yola devam ediyorum. En büyük anket 31 Mart. 31 Mart'ta şaşmayacak bir anket var." diyen Erdoğan, anketlerde ciddi manada manipülasyonlar olduğunu belitti.

Burhanettin Kocamaz'ın aday olamaması ile ilgili Erdoğan, "Nihai karar, YSK'nindir. YSK, hangi kararı verirse o nihai hükümdür, onunla da iş bitmiş olur." dedi.

"YERELDE DE BİR BEKA SORUNU SÖZ KONUSUDUR"

"Beka sorununu sadece genel seçimlerde değerlendirip ele alamayız." ifadelerini Kullanan Erdoğan, "Yerelde de bir beka sorunu söz konusudur. Bizim şu anda yereldeki beka sorunumuzun neticesi 31 Mart'tır." şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, HDP Eş Genel Başkanı Temelli'nin sözleri ile ilgili olarak da "Kürdistan'dan bahseden bu adama verilecek bir cevap var; Türkiye'de Kürdistan diye bir bölge var mı? Zaten kendisiyle ilgili soruşturma açıldı ve suç duyurusu yapıldı. Ondan sonra diyorlar 'niye böyle oluyor?' Niye böyle olmayacak. Sen nasıl olur da benim ülkemi bölersin." ifadelerini kullandı.

(Yerel seçim) Ankara'da çok deneyimli bir adayımız var. Kenarda, köşede görev yapmış birisi değil. Kayseri gibi bir şehir. 5 dönem Kayseri'de büyükşehir belediye başkanlığı yaptı. Ardından milletvekili olarak geldi. Mehmet Özhaseki Bey'i daha sonra Çevre Şehircilik Bakanlığı'na getirdik. En geniş anlamda bir belediyecilik sayılır o bakanlık. O görevden sonra kendisini mahalli idarelerden sorumlu genel başkan yardımcılığına getirdik. Tabii ki Ankara gibi bir şehre, başkente çok donanımlı bir isim olması gerekiyordu. Biz seçici üslupla arkadaşlarımızla konuştuk, deneyimi, tecrübesiyle, konulara, olaylara vukufuyetiyle ve Mehmet Bey'i biz Ankara'mızı devraldığımız süreçten bu yana, Ankara'nın geldiği bir konum var. Bundan sonraki süreçte de Ankara'yı daha iyi bir noktaya getirecek isim Özhaseki olacaktır.

İstanbul'da şu anda malum, Binali Yıldırım Bey var. O da bu emaneti inşallah, mâlum biz CHP'den aldık. Çöp, çukur çamur. Yalan, yasak, yoksulluk bunlardan aldık. Bizden sonra ara dönemler oldu, yine bizim arkadaşlarımız. Şimdi Binali Bey Türkiye'de en uzun dönem Ulaştırma Bakanlığı yapan arkadaşımız. Arkadan Başbakanlık dönemi oldu. Daha sonra Meclis Başkanlığı dönemi oldu. Ulusal ve uluslararası bazda Binali Bey'in tecrübesi çok önemli. Karşısındaki adayın İstanbul gibi bir şehirde öyle bir deneyimi söz konusu değil. Binali Bey'in İstanbul'da emeği var. İstanbul'da büyük düşünmeye mecburuz.

Binali Bey'in İstanbul'da emeği var. İstanbul'da büyük düşünmeye mecburuz.

Beyefendi 37 tane vaatte bulunmuş, sadece 2 tanesini yapmış. ben söylemiyorum. Bu da yine tespitler. Dürüst olacaksınız.

"SURİYE HALKI BİZE GÜVENDİĞİ İÇİN AŞİRETLER SÜREKLİ 'MÜNBİÇ' ÇAĞRISI YAPIYOR"

Suriye konusu ile ilgili de Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Suriye halkı bize çok güvendiği içindir ki aşiretler sürekli olarak 'Münbiç' çağrısı yapıyor." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, Suriye'de güvenli bölge oluşturulmasına dair, "Bize tehdit oluşturacak bir bölgeyi birilerine emanet edemeyiz. Orada biz olacağız." diyerek, "Şu anda bütün hedefimiz, PYD, YPG terör örgütleri, Münbiç'ten tamamen çıkarılacak. Bunların elinde bulunan silahlar da bize verilen söz var çünkü Amerika tarafından toplanacak." şeklinde konuştu.

KUSHNER'IN ANKARA ZİYARETİ

Kushner'ın Ankara ziyaretine dair Erdoğan, "Şu anda görüşme, Sayın Trump'ın da bana ifade ettiği şekliyle ağırlıklı olarak ekonomi ve bölge sorunları. Bizden de böyle bir talep söz konusu oldu. Çad Cumhurbaşkanı da gelecek, kanaat önderleriyle toplantı var. Belki bir ara ben de kabul ederim. Bir görüşme Hazine Maliye Bakanımızla o arada yapma durumumuz olabilir." dedi.

"SAYIN LAVROV'UN TESPİTİ YANLIŞ BİR TESPİTTİR"

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un 'Suriye'deki Kürt güçler' açıklaması ile ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sayın Lavrov'un tespiti yanlış bir tespittir. Bunu kendisine de müteaddit defalar söylediğimiz halde bunu söylemesi yanlış olmuştur." dedi.

"S400 OLAYINDA GERİ ADIMIMIZ SÖZ KONUSU DEĞİL"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "S400 olayında geri adımımız kesinlikle artık söz konusu değildir." diyerek, "Patriotlar konusunda, eğer bize bu iyi şartları sağlarsanız biz buna da varız. Biz de alternatifli çalışmak durumundayız." şeklinde konuştu.

AP RAPORU

AP raporu ile ilgili Erdoğan, "Bir defa şunu çok açık, net söyleyeyim Avrupa Parlamentosu'nun bu raporlarının, aldığı bu kararların hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur." şeklinde konuştu.

Avrupa Birliği'nin bir çekim merkezi olma şansını yitirdiğini söyleyen Erdoğan, AB ile müzakere süreci ile ilgili de "Bu bizi nereye götürebilir? Kendi yolumuzu artık çizmeye götürebilir. Bunların ağzının kokusunu dinlemeye mecbur değiliz." ifadelerini kullandı.

MISIR'DAKİ İDAMLAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Diyeceksin ki 'idam olamaz, yasak' bana bunu söyleyeceksin. 42 Mısırlı'yı idam eden kişiyle, yan yana poz vereceksin. Böyle bir şey olamaz." dedi.

"BÜTÜN VATANDAŞLARIMIN SANDIĞA GİTMELERİNİ ÇOK ÖNEMSİYORUM"

"Bütün vatandaşlarımın sandığa gitmelerini çok önemsiyorum. İstikrar için güven için özellikle bağımsızlığımızın güçlendirilmesi için." ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sandıklarda demokratik irademizi, milli iradeyle bütünleştirerek ortaya koymamız lazım." şeklinde konuştu.

Erdoğan'ın diğer açıklamalarından satırbaşları şöyle:

"AYRILANLARLA TEKRAR BERABER YÜRÜMEK MÜMKÜN DEĞİL"

('Trenden inenler' sitemi) Benim bu şeyim geneldir. Siz bir yola çıkıyorsunuz, yola beraber çıktığınız insanlar içerisinde sizinle beraber gelecek diye bir şey yok. Biz AK Parti olarak bizim şöyle bir anlayışımız var; Biz bu olaya dava olarak bakıyoruz. Sıradan bir parti olayı değil. Eğer bir dava adamıysan, bu davana ihanetin olmaması lazım. Görev verilir, yaparsın. 'Senden alınıp bir başkasına verelim' dendiği anda buna 'eyvallah' dersin.

Bu konuda çok görevlendirdiğimiz arkadaşlar olmuştur. CHP'de olduğu gibi bir yere çakılı kalmak diye, çakılı kadrolar olamaz, değiştirirsin. Liderin de görevi adeta satranç oynar gibi... Ben iyi satranç bilmem yalnız, bunu o şekilde değerlendirmek lazım. Böyle yürütülürse bu işte başarılı olunur.

Ayrılanlar oldu. İsim vermeye falan gerek yok. Bu ayrılanlarla bir daha onlarla beraber yol yürümek mümkün değil. Ama biz onları kovmadık, 'gidin' demedik. Bizim tek bir gayemiz var; millete hizmet eden hiçbir zaman hezimete uğramaz. Derdimiz millete hizmet. Tüm dava arkadaşlarımızla yola devam ediyoruz. Devam etmek isteyenler yine bizimle beraberler. Ha nedir, daha önce şuradaydı, alırız bir başka yerde görevlendiririz.

"DAHA ÖNCE PARTİ KURANLAR OLDU AMA AKIBETLERİ BELLİ"

Şuanda Meclis Başkanlığına Mustafa Şentop Bey geldi. Daha önce Meclis Başkan Vekiliydi. Aynı şekilde Binali Bey Bakan'dı, Başbakan oldu, Meclis Başkanı oldu. Aynı şekilde Mustafa Şentop Bey'in yerine Süreyya Bilgiç Bey Plan Bütçe Komisyonu başkanıydı. Onu oradan aldık oraya getirdik. Onun yerine de Lütfü Elvan Bey'i getirdik. Lütfü Bey daha önce aynı görevi yapmıştı. Benim şuanda Ekonomi İşlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcımdı. Onun yerine de daha kendisine tebliğ etmediğim için bu akşam buradan söylemem doğru olmaz. Bir başka arkadaşımı getireceğim, daha önce bakanlık yapmış deneyimli bir isim.

Biz sıradan bir parti değiliz. Güçlü partiyiz. Bizde tasfiye olmaz, bizde bayrak yarışı olur. Bu güne kadar kimseyi bu zamana kadar tasfiye etmedik. Parti kuracaklarmış şu olacakmış bu olacakmış. Daha önce kuranlar oldu zaten, ama akıbetleri belli. Başka partilerde de bu adımlar atıldı. Onların da akıbetleri belli.

(İndirimli sebze satışları) Sosyal devletin gereğini yerine getiriyoruz. Operasyon çekmeye çalışanlara cevabımızı verdik. Ekonomik bir suikastla karşı karşıya kaldık. Serbest piyasayı biliriz, kimse bizi aldatmasın. Biz üreticinin karşısında değiliz.

Sebze meyve fiyatları üzerinden ekonomik suikastle karşı karşıya kaldık. Süratle biz çadırları kuralım ve buralardan bu fahiş fiyatlı satış uygulamasını durduralım. Adımı attık bir iki gün içerisinde yüzde elli fiyatlar düştü. Bu yeterli değil. Zincir marketlerde satılan ürünlere baktığınızda 300-350 çeşit ürün var. Biz vatandaşa darbe yapanlara karşı o adımı attık. Geçenlerde bir ilimizde mitingimizi yaptık. Süreyya Bilgiç kardeşimiz yanıma geldi, şu anda 400 bin ton elma var. Hemen çözelim dedim. Hazine ve Maliye Bakanı'na konuya el atmasını istedim. Onların da beklemediği fiyatta. Adını da söyleyeyim Isparta. Biz bu elmayı peyderpey çekmeye başladık. 81 vilayete bu işi yaymak suretiyle bu adımı atarız. Biz halkımızı vatandaşımızı ezdirmeyeceğiz. Milletin ekmeğiyle oynayanlara haddini bildirene kadar tanzim satışını sürdüreceğiz

TOBB'da toplantı yaptık. Oda ve borsaların başkanlarını davet ettiler. Konuşmamı yaptıktan sonra istihdam noktasında katkı bekliyoruz dedik. Herkes kendi ilinde istihdam sağlayacak dedik. Söz verildi, kayıtlara girdi ama hareket başlamadı. Hazine ve Maliye Bakanımız Berat Bey de son yapılan buluşmada TOBB'la biraraya geldiler işin detaylarını konuştular. Biz devlet olarak ne yapacağız, bakanlarımız ne yapacak. Bu işle ilgili olarak görev dağılımı ile birlikte yıl sonuna kadar 2,5 milyonluk istihdamı dayanışma içerisinde yapacağız. Biz iktidar olarak üzerimize düşeni yapacağız. Bu işi inşallah çözmüş olacağız.

(Askerlikte yeni düzenleme) Milletimizin askerlikle bağını zedelemeyecek sürdürülebilir bir sistemle yaşanan yığılmayı, bu sorunu ortadan gidereceğiz. Bizim arzumuz seçim öncesi kanunu çıkarmaktı. Seçim sonrası üzerinde duracağız. Artık bedelli daimi olarak var. Meclis tekrar açıldığında kanunlaştırarak yani ilk işlerimizden birisidir diyebileceğim inşallah kanun bu olacaktır.

(Guaido'nun 'Venezuela'dan Türkiye'ye kaçtılar' iddiası) Maduro seçilmiş bir liderdir. Guaido seçilmiş bir lider değil, meclis başkanlığına gelmiş birisidir. Seçilmiş bir lider olmadığın halde, insan utanır yahu. Seni oraya birileri atıyor. Beni oraya Venezuela halkı seçmediği halde böyle bir şeye talip olamam demen lazım. Öyle anlatıyorlar ki sanki böyle her taraf açlık, sefalet falan filan. Ben daha kısa süre önce oradaydım. Böyle bir şey de yok. Öyle bir hava estiriliyor ki Venezuela'nın altınına, elmaslarına el koyma operasyonundan başka bir şeye benzemiyor. Afrika'da da aynı şey yapıldı. Benim ülkeme Venezuela'dan kaçıp gelen hiçkimse yok. Venezuela'da devlet sıfırlanmış değil ki. Aramızda ticari ilişkiler var. Oradan herhangi bir yetkili gelir buradaki yetkililer ile görüşür. Kaçmak gibi bir şey sözkonusu değil. Guaido Türkiye'yi kabile devleti sanıyor. Devlet adamı olmak öyle kolay değil.

(2019 Göbeklitepe yılı) Çok önemli bir tarihi eserimiz, çalışmalarımız sürüyor.

(Yerel seçim) Bütün vatandaşlarımın sandığa gitmelerini çok önemsiyorum. İstikrar için güven için özellikle bağımsızlığımızın güçlendirilmesi için. Sandıklarda demokratik irademizi, milli iradeyle bütünleştirerek ortaya koymamız lazım.

 

SON 24 SAATTE YAŞANANLAR

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!