'Sıfır çekenlerin sayısı bir soru iptal edildiği için azaldı'

Güncelleme Tarihi:

Sıfır çekenlerin sayısı bir soru iptal edildiği için azaldı
Oluşturulma Tarihi: Nisan 30, 2010 14:03

ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, üniversiteye girişte ikinci aşama sınavı olan Lisans Yerleştirme Sınavı'na (LYS) girmeye hak kazanan 1 milyon 233 bin kişiden en az 900 bininin bir yükseköğretim programına yerleşeceğini bildirdi.

Haberin Devamı

Yarımağan, Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) sonuçlarına ilişkin bilgi verdiği basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
“Bu sene ilk kez uygulanan bu sınav sonuçları geçen seneki sınavlara göre daha mı iyi?” sorusu üzerine, bu konuyu ayrıntılı değerlendirmediğini belirten Yarımağan, şunları söyledi:
“Ancak ilk değerlendirme şunu gösteriyor, bu yıl sınava başvuran aday sayısı geçen yıla göre daha fazla. Bu fazlalığın içinde meslek liselilerinin oranı biraz daha fazla. Yani önceki yıllarda mezun olup meslek liselerinden bu sene sınava giren bir kitle var. Meslek liselerinin başarı düzeyinin düşük olmasında bu kitlenin etkili olduğunu tahmin ediyorum.”

ÖSYS'deki sınavların bir sıralama sınavı olduğunu belirten Yarımağan, bu sıralama sınavının sınıf geçme sınavı olmadığını, esas değerlendirmenin Lisans Yerleştirme Sınavı'nda(LYS) yapılacağını söyledi.

Haberin Devamı

YGS'nin bütün adayların gördüğü derslerle, ilköğretim ve ortaöğretim 9. sınıfta okutulan derslerle ilgili olduğunu vurgulayan Yarımağan, “Dolayısıyla meslek liselilerine de hitap eden bir sınav bu. Ancak meslek liseliler, dört yıllık meslek lisesi eğitimlerinde teorik dersler yanında pratik derslere daha çok ilgi gösterdikleri için onların başarısı düşüyor bir miktar. Düşmesinin doğal olduğunu söylüyorum. Liselerin bu sınavda meslek liselerinden daha başarılı olmaları beklenir. Ancak aradaki bu farkın, ben bu kadar olmamasını... Örneğin 180 puanı geçme oranı liselerde yüzde 90 iken meslek liselerinde yüzde 64. Yani bu yüzde 64'ün biraz düşük olduğunu söyledim” dedi.

“BU YIL KULLANACAĞIMIZ SALONLAR ELİMİZDEKİ MEVCUT SALONLARDIR”

Bir gazetecinin “Sınav merkezlerinin artırılıp artırılmayacağına” ilişkin sorusu üzerine Yarımağan, sınav merkezlerinin belirlenmesinin oldukça uzun bir çalışma gerektiren işlem olduğunu ifade etti. Yarımağan, “Yeni bir sınav merkezi eklenmesi, o sınav merkezindeki tüm salonların bilgilerinin bilgisayara aktarılması, bunu yıl başlarında yapıyoruz. Dolayısıyla bu yıl kullanacağımız salonlar elimizdeki mevcut salonlardır” dedi.

Haberin Devamı

“İkinci sınavda sıkıntı olacağını düşünmüyoruz” diyen Yarımağan, ikinci sınavda sınava girecek aday sayısının fen bilimleri sınavında 300 bin, sosyal bilimler sınavında 400 bin, matematik sınavında 500-600 bin, en çok adayın gireceği edebiyat sınavında ise 700 bin dolaylarında olacağının beklendiğini belirtti. Yarımağan, şöyle devam etti:
“Dolayısıyla 700 bin dolayındaki aday için 81 il merkezindeki kapasitenin yeterli olacağını düşünüyoruz. Adayların, istisnalar hariç, sınava birinci tercihlerinde gireceğini düşünüyoruz. Sayın YÖK Başkanı'nın söylediği çalışmaları gelecek sene için yapacağız. Gelecek sene ÖSS'de adayların daha çok birinci tercihlerinde sınava girmesini sağlamak için sınav kapasitesini bir miktar artırmaya çalışacağız. Özellikle kapasitenin yetersiz olduğu Suriye-Irak sınırındaki illerimiz diyorum ben, Hakkari'den başlıyor Gaziantep'e kadar devam ediyor. O illerimizin tümünde bir sıkıntı var. O illerimizin il merkezindeki kapasitesini bir miktar yükseltmek, gerekiyorsa da birkaç ilçeyi eklemek suretiyle gelecek sene için bir hazırlık yapacağız. Ama bu sene mevcut salonları kullanacağız.”

“CİDDİ BİR ARAŞTIRMAYLA BAŞARISIZLIK NEDENLERİ ORTAYA KONABİLİR”

Bir gazetecinin “16 soru çözmenin 140 puanı geçmeye yeterli olduğunu söylediniz. Ancak 70 bin üzerinde aday 140 puanı aşamadı. Bunu neye bağlıyorsunuz?” sorusu üzerine Yarımağan, bu sınavı değerlendirirken çok dikkatli olunması gerektiğini vurgulayarak şunları kaydetti:
“Örneğin basın mensuplarının 'sıfır çeken' dediği bir kitle var. Bu kitle bu sene azaldı. Niye azaldı? Bir soruyu iptal ettiğimiz için azaldı. Soruyu iptal etmeseydik bu kitle daha çok olurdu. Yani geçen sene 24 bindi, bu sene 14 bine indi. Bu kitleyle ilgili, bunların bilgi düzeyinin sıfır olduğunu söylemek mümkün değil. Sınava giriyor aday, belli bir beklentisi var. Mesela morali bozuluyor, boş kağıt verip çıkıyor. Bu adayın bilgi düzeyinin boş olduğunu söylemek mümkün değil. Diğer taraftan gerçekten ben de hayret ediyorum. Soruların yüzde 10'unu bile yapayan 70 bin kişi var. Liseyi bitiren bir adayın soruların yüzde 10'unu yapabilmesi gerekir. Soruların yüzde 20'sini bile yapamayan 200 bin'lik bir kitle var. Bunlar düşündürücü ama değişik nedenleri olabilir.”

Haberin Devamı

Adayların bu sınava farklı nedenlerle, farklı biçimde girdiğini vurgulayan Yarımağan, adayların bir kısmının hiçbir beklentisi olmadan kendini sınamak için sınava girdiğini, bir kısmının soruların cevaplarını cevap kağıdına aktarmadığını, bir kısmının üniversiteye girme beklentisi olmadığını, bazılarının “elini kolunu sallayarak” hiçbir hazırlık yapmadan, kendini denemek için girdiğini anlattı. Yarımağan, “Ciddi bir araştırmayla bu başarısız olan adayların başarısızlık nedenlerini ortaya koymak gerekir. Sadece sonuçlara bakarak bunu yapmak mümkün değil” dedi.

“BAŞARILI İLLERİMİZ GENELDE ORTA ANADOLU'DA TOPLANIYOR”

Yarımağan, “Konya en başarılı öğrencileri çıkartan iller arasında bir sıçrama yaptı, ancak İstanbul iller sıralamasında 43. sırada yer aldı. Bunu neye bağlıyorsunuz?” sorusuna karşılık, “Karadeniz'de, Doğu'da, Güneydoğu'da hiç başarılı ilimiz yok. Başarılı illerimiz genelde Orta Anadolu'da toplanıyor. Biraz Ege var, 2 tane Akdeniz'den var. Çoğu Orta Anadolu'dan” yanıtını verdi.

Haberin Devamı

İstanbul'un kozmopolit bir şehir olduğunu ifade eden Yarımağan, “Orada demek ki her türlü öğrenci yer alıyor. Ankara ilk 10, İzmir ilk 13 içinde yer alıyor. İzmirliler üzülüyorlar, başarı düzeyi düştü diye. İzmir'in daha önlerde olması beklenirdi. İstanbul'un, bu kadar imkanlara sahip olan bir kentimizin, kültür başkentimizin, Türkiye'deki sanayinin önemli bir kısmının olduğu kentimizin eğitim başarısının biraz daha yüksek olması beklenir. Nedenlerini ben değerlendiremiyorum tabiİ. Onu ciddi biçimde araştırmak gerekir. İstanbul'un başarı düzeyi Batman'ın, Erzurum'un altında” diye konuştu.

Bir gazetecinin YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan'ın oğlunun da sınava girdiğini anımsatarak yönelttiği “Derece yapabildi mi?” sorusu üzerine, Yarımağan, “Açıkçası kendileri sormadılar. Ben de düşünüp bakmadım. Başarı düzeyini bilmiyorum. Sanıyorum Cumhurbaşkanımızın oğlu da girmiş” yanıtını verdi. Bu sınavın sonuçlarının çok merak edilen bir konu olmadığını belirten Yarımağan, yerleştirme sonuçları kadar merak edilmediği için kendisinin de merak edip bakmadığını söyledi.

“HAYRET EDİLECEK BİR BAŞARI DEĞİL”

“Askeri liseler, polis koleji ve sosyal bilimler liselerinin sınavda bu kadar başarılı olmasının sebebi nedir sizce?” sorusuna Yarımağan, bu üç okul türünün öğrenci sayısı az olan okullar olduğunu ifade etti.
Fen liselerinin başarı düzeyinin yüzde 99.99 olduğunu belirten Yarımağan, “Bu şu demek, 1 veya 2 kişi herhangi bir nedenle, örneğin hastalandığı için başarılı olamamış. Fen liselerinden sınava giren binlerce kişi var. Polis koleji, askeri liseler ve sosyal bilimler liselerinden sınava katılanların sayısı birkaç yüz kadar. Oldukça düşük sayıda olduğu için bu küçük barajları hepsi aşmışlar. Aslında hayret edilecek bir başarı düzeyi değil. Ben normal karşılıyorum” dedi.
Yarımağan, “Katsayı düzenlemesi yapıldı. Meslek liselerinin başarı puanı oldukça düşük. İkinci sınavda sizin tahmininize göre daha da mı düşecek?” sorusunu yanıtlarken de yükseköğretim programlarının önemli bir kısmının akademik programlar olduğunu belirterek, bu programların normal lise mezunları tarafından devam edilen programlar olmasının beklendiğini ifade etti.

Haberin Devamı

Yükseköğretimdeki programların çoğuna gidebilmek için lise mezunlarının daha avantajlı olduğunu belirten Yarımağan, şöyle devam etti:
“Lise, zaten üniversiteye öğrenciyi hazırlayan bir eğitim basamağı. Meslek liselerimiz adı üstünde bir meslek edindiriyor. Bu liseleri bitiren adayların belirli bir kısmının lise mezunu olarak iş hayatına atılmaları beklenir. Bir kısmı meslek yüksekokullarına giderek, edindikleri meslekte ilerlemeleri de beklenir. Ama çok başarılı bir kitlenin de diğer lisans programlarına girmeleri beklenir. Dolayısıyla meslek liselerinin başarı düzeyinin bu sınavda çok yüksek olmaması beklenen bir durumdur. Bu adaylarımızın önemli bir kısmı sınavsız geçişle meslek yüksekokullarına gidebileceklerdir. Ama buna rağmen ben yine de düşük olduğunu söyledim.”

Katsayı konusuna da değinen Yarımağan, değişiklikten sonra katsayı oranlarının 0.12, 0.15 değerlerinde sabitleştiğini anımsattı. Yarımağan, “Bu yıl aslında bu nedenle geçen yıla göre oldukça farklı bir yerleştirme süreci yaşayacağız. Çünkü geçtiğimiz yıllarda alan dışı yerleşme neredeyse imkansızdı. Örneğin bir fen lisesi mezununun hukuk fakültesine girmesi neredeyse imkansızdı. Bu sene alan dışı yerleşmeler, meslek liselerinin yerleşmesi veya liselilerin alanı dışında yerleşmesi geçen yıla göre çok daha fazla olacaktır diye tahmin ediyorum. Çünkü fark çok azalmıştır. En fazla 15 puanlık bir fark ediyor. Ağırlıklı Ortaöğretim Başarı Puanı 500 olan bir lise birincisi için 15 puanlık bir fark var. Bu farkı kapatmak için de örneğin, YGS'deki fazladan yapılması gereken soru sayısı 4 kadar. Ama ikinci sınavda da birkaç soru fark edecek. Yani aşılmayacak bir şey değil” dedi.

“BU ÜÇ İLİMİZ DİĞER İLLERDEN KOPUK”

Bir gazetecinin “Sınavda başarılı olan iller sıralamasında Şırnak, Hakkari ve Ardahan'ın son sıralarda yer aldığını söylediniz. Bu illerin başarılı olabilmesi için yapılması gereken sizce nedir?” sorusuna karşılık Yarımağan, şunları söyledi:
“Benim dikkatimi çektiği için herkesle paylaşmak istedim. İllerimizi sıraya sokuyorsunuz 78 tane ilimiz birbirine çok yakın sıralanıyor. Tabii ki bu sıralamada önde olanlar, arkada olanlar olacak, bu gayet doğal. Ama bu üç ilimizin diğer illerden kopuk olduğunu görüyoruz. 10 puanlık bir fark. Bence burada birazcık bu 3 ilimize önem verilmesi lazım el birliğiyle. Bu sadece Milli Eğitim Bakanlığının yapabileceği şeyler değil. Ben son yıllarda şuna benzer uygulamalar gördüm. Bazı firmalarımız Hakkari'deki eğitim düzeyini yükseltmek için destek veriyorlar. Üniversitelerimiz, sanayi kuruluşlarımız, sivil toplum kuruluşlarımız destek verebilir. Yani elbirliğiyle biraz eğitimi yetersiz kalmış illerimize destek olmamız gerektiğine inanıyorum. Ne yapılabilir, konusunda çok ayrıntılı bir şey söyleyemeyeceğim.”

KONTENJANLAR

Ünal Yarımağan, yerleştirmeyle ilgili bir sorusuna karşılık, kontenjanların çok arttığını anımsatarak, “İkinci sınava girme hakkı kazanan 1 milyon 233 bin kişiden en az 900 bini bir yükseköğretim programına yerleşecektir” dedi.
“Bu sene kontenjanlarda ne kadar artış bekleniyor?” sorusu üzerine Yarımağan, “Henüz bize intikal etmiş bir bilgi yok. Ama ben çok olmayacağını düşünüyorum. Örneğin geçen yıla göre 50 bin aratabilir. Ama birkaç yüz bin artamaz artık. Çünkü oldukça yüksek seviyelere gelmiş durumda” yanıtını verdi.
Öte yandan ÖSYM Başkanı Yarımağan, sınav sonuçlarıyla ilgili olarak gazetecilere dağıtılan bilgi notunda, sınavdaki baraj puanının 145, 165 olarak yazıldığını, ancak bunun yanlış yazıldığını 140, 180 olması gerektiğini belirtti. Yarımağan, “Geçen sene barajlar 145, 165'ti, bu sene 140, 180 oldu. Buradaki 140'ın 145, 165'in de 180 olarak düzeltilmesi gerekir. O atlanmış” dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!