Selçuk: Düşünce özgürlüğü tehdit altında
Güncelleme Tarihi:
Yargıtay Başkanı Sami Selçuk, Türk Ceza Kanunu'nun 312. maddesinin 2. fıkrasında yapılacak değişiklikle getirilen "Kamu düzenini bozma olasılığını ortaya çıkaracak bir şekilde" ibaresinin, bu suçu, tehlike suçuna dönüştüreceğini söyledi. Selçuk, "Bu, çok tehlikelidir, çünkü olasılık her olayda vardır ve madde kapsamı daraltılacağı yerde genişletilmektedir" dedi.
Yargıtay Başkanı Sami Selçuk, Türk Ceza Kanunu'nun çok tartışılan 312. maddesinin 2. fıkrasında yapılması düşünülen değişikliği, değerlendirdi. Maddedeki "kamu düzenini bozma olasılığını ortaya çıkaracak bir şekilde" ibaresinin doğurabileceği sakıncalara işaret eden Selçuk, şöyle konuştu:
"Bu suç, tehlike suçuna dönüşür ve çok tehlikelidir. Çünkü 'olasılık' her olayda vardır ve bu madde kapsamını daraltılaağı yerde genişletmektedir. Düşünce özgürlüğü, tamamen tehdit suçunu oluşturmaktadır. Oysa bu suçun kaynağı olan İtalyan Ceza Yasası'nda, uygulama ve öğretide, bir zarar suçudur. Nitekim, yeni İtalyan Ceza Yasası'nda, eski yasadaki 'kamu düzenini bozacak biçimde' ibaresi yer almadığı halde, öğreti ve uygulamada bunu bir zarar suçu olarak görmüştür. Çünkü bu suç, kamu düzenine karşı cürümler kesiminde yer almaktadır. Kamu düzeni ihlal edilmedikçe, suç oluşmamaktadır. Aslında bizde de öyledir, ama öğreti ve uygulamanın eylemi tehlike suçu olarak görmesi nedeniyle düşünce özgürlüğü tehdit altındadır."
Düzenlemeye "kamu düzenini bozacak biçimde" ibaresinin eklenmesinin yerinde olduğunu ifade eden Selçuk, "Ancak bu düzenlemenin, maddedeki terimleri açıklığa kavuşturacak biçimde ayrıntılı yapılması gerektiği kanaatindeyim. Birçok ülkede de böyledir. Yargıçlar, suçun ögeleri açısından duraksamamalıdırlar" diye konuştu.
Selçuk, bu konudaki en iyi düzenlemenin Kanada Ceza Yasası'nın 319. maddesinin 3. fıkrasında yer aldığını belirterek, bu maddede, hukuka uygunluk nedenlerinin gösterildiğini kaydetti.
TCK'nın 159. maddesinde yapılan değişikliğe ilişkin görüşlerini de açıklayan Selçuk, "Türk Devleti" yerine "Türkiye Cumhuriyeti", "TBMM" yerine "Yasama Organı" ibarelerinin kullanılmasının daha uygun olacağını kaydetti. Aynı maddedeki "bunları temsil eden bir kısmını" ibaresinin de kaldırılması gerektiğini kaydeden Selçuk, bu ibarenin, nicelik ve nitelik açısından kapalı olduğunu sözlerine ekledi.