Saylavlar dönemine dönüş...

Güncelleme Tarihi:

Saylavlar dönemine dönüş...
Oluşturulma Tarihi: Ekim 18, 2003 00:00

ÖTEKİ partiler de son günlerde kendi büyük kongrelerini (CHP geleneğinde buna kurultay denir) yaptılar. Elbet onlarla ilgili haberler, yorumlar gazetelerde yer aldı.Ama öteden beri ádettir:Hiçbir partinin Kurultayı CHP'ninki gibi veya onun kadar tartışma konusu olmaz.Bu CHP'nin ülke kaderine egemen olduğu veya olacağı varsayımından değil, CHP mensuplarının ve delegelerinin her şeye rağmen ve her zaman daha canlı yani baskıyı kabul etmeyen kişiler olmasından kaynaklanır.Nitekim bir süredir de Genel Başkan Deniz Baykal'ın CHP'yi tam bir ‘‘onaylama kurumu’’ haline getirme çabaları tartışılıyor.Sayın Baykal belli ki Parti Meclisi gibi Kurultay'dan sonraki en yetkili parti organının politika oluşturma türü işlerle meşgul olmasından hazzetmiyor.Gelen haberler iki sene kadar önce kurduğu ve Kemal Derviş'e emanet ettiği CHP Bilim, Yönetim ve Kültür Platformu'ndan da sıkıldığını gösteriyor.Anlaşılan sonunda politika üretme konusunda ben bize yeterim noktasına geldi.Zaten Sayın Baykal'ın bu noktaya geldiğinin başka işaretleri de var:Hani kavgasız, gürültüsüz bir CHP özleminden söz ediyordu ya... CHP Parti Meclisi'ndeki muhalefet sesi tamamen sıfıra insin diye, Kurultay'daki Parti Meclisi seçiminde ‘‘blok liste’’ usulü uygulanması için baskı yoluyla merkez karar organlarından ve CHP Meclis Grubu'ndan kararlar çıkartıyor.Bildiğiniz gibi şimdiye kadar her isteyen adaylığını koyar, bunlar alfabetik listeye göre Çarşaf Liste denen oy pusulasında yer alırdı. Sonra bunlardan hangilerinin seçilmesini istiyorsanız siz anahtar liste dağıtarak kulis yaparsınız. Rakipleriniz de kendi anahtar listelerini dağıtırlar. Neticede kim fazla oy alırsa seçilirdi.Şimdi Sayın Baykal ‘‘Anahtar liste bir aldatmacaydı’’ diyerek partiyi, ‘‘Blok Liste’’ usulüyle seçim yapmaya zorluyor.Bu, genel başkan kimi aday gösterirse o seçilsin demektir. Böyle bir usul bilindiği gibi CHP'nin tek parti iktidarı döneminde milletvekili seçiminde uygulanırdı. Örneğin 6 sandalye için 6 aday gösterilir, İkinci Seçmen denen yetkili seçmenler de formaliteyi tamamlamak için sandıklara oy atarlar... Böylece seçim yapılmış olurdu. O şekilde Meclis'e gidenlere ‘‘Saylav’’ denirdi.Hemen belirtelim tek parti döneminde bile bu usul 1943'te yumuşatıldı. Örneğin 6 sandalyeli seçim çevresinde parti 8 aday gösterdi ki... İkinci Seçmenler kendilerini hiç değilse biraz adam sansınlar.Bakalım o dönemden tam 60 yıl sonra, yani 2003 yılında yapılan CHP Kurultayı'nda delegeler kendilerini hangi konuma layık görecekler?
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!