Saddam, Kuzey Irak'ta saklanıyor

Güncelleme Tarihi:

Saddam, Kuzey Irakta saklanıyor
OluÅŸturulma Tarihi: Ekim 20, 2003 00:00

6 yıl MÄ°T'i yöneten, eski BaÄŸdat ve Paris Büyükelçisi Köksal, Fransızların Türkiye'ye kızgınlığının nedenini Hürriyet'e anlattı.MÄ°T MüsteÅŸarı'nın eskisiyle bile konuÅŸurken insan kendini beynini okuyan çok özel bir röntgen cihazındaymış gibi hissedebiliyor. EÄŸer bir zamanlar polis muhabirliÄŸi yapıp, fazlaca polisiye roman okuyup, filmlerini de izlediyseniz, gizli kameraların, mikrofonların nerelerde olduÄŸunu bile merak edebilirsiniz. O kibar, güler yüzlü kiÅŸiyi 1976'da sevgili Åženay-Åžerif YüzbaşıoÄŸlu ile birlikte Uluslararası Altın Orfe Müzik Festivali için gittiÄŸiniz Bulgaristan'ın Slançev Briag kentinde Burgaz BaÅŸkonsolosu olduÄŸu günden beri tanısanız bile. Dünyalar güzeli sevgili eÅŸi Filiz Akın'ı gerçek adıyla ‘‘Suna’’ olduÄŸu günlerinden tanıyıp Artist Mecmuası'nda Tanju Gürsu'yla birlikte kapak yıldızı olduÄŸu güne tanık olsanız bile. Sönmez Köksal'la konuÅŸmak kolay deÄŸildir, eskiden beri lafını bir kere deÄŸil bin kere tartar. 40 yıllık diplomatlık serüveni içindeki baÅŸkonsolosluk, müsteÅŸarlık, büyükelçilik görevlerine 6 yıl yaptığı MÄ°T MüsteÅŸarlığı'nı da ekleyin. Nice tarihi olaylara tanıklık etmiÅŸ, nice tarihi belgelere imza atmış, nice gizli labirentlerde dolaÅŸmış bu aÄŸzı sıkı ünlü diplomatın aÄŸzından bakalım nasıl laf alacağız. Tereciye tere satmak gibi olacak ama, haydi kolay gelsin.Saddam'ın elinde büyük mali kaynak varSönmez Köksal, dünkü Saddam'ı da iyi bilir, dünkü Irak'ı da... Peki yarın ne olacak derseniz...- Ben Saddam'ın öldüğüne inanmıyorum, özellikle Kuzey Irak'ta saklanabileceÄŸi bir sürü yer var, orada olabilir. Irak'taki bütün terörist hareketlerin arkasında en büyük pay Saddam'ın diye düşünüyorum. BaÄŸdat düşmeden önce Irak Merkez Bankası'nın bütün dolar rezervini TIR'lara yükleyip kaçırmış. Elinde bu kadar büyük mali kaynak olan birisinin bazı hareketleri finanse etmesi çok kolay olur. Hele yaÅŸadıkları bu ekonomik krizde, iÅŸlerine son verilen polisler, ayda 50 dolar maaÅŸ almak için isyan çıkarıyor. BaÄŸdat'ta görev yaparken birkaç kez Saddam'la karşılaÅŸtım, büyükelçilerle görüşen bir devlet baÅŸkanı deÄŸildi. Karizması vardı, konuÅŸmalarımızda her zaman konulara hákim görüntü verirdi. Saddam, bir Arap milliyetçisi olduÄŸu için Türklere karşı menfi bir bakış açısı vardı ama, Türkiye gerçeÄŸini de iyi bilirdi. Hiç kimsenin onun görüşünden farklı bir görüş sahibi olması mümkün deÄŸildi. Sadece silahlı kuvvetler, parti, halk ordusu deÄŸil, bütün toplumun en küçük hücresine kadar her ÅŸeyi kontrol edebilecek mekanizmaların başındaydı.Türk askeri Irak’ı parçalatmazGidelim mi, gitmeyelim mi, vay o ne diyor, vay bu ne diyor, peki Sönmez bey ne diyor?- Evet, Türk askerinin Irak'a gitmesi gerektiÄŸine inanıyorum, çünkü bölgenin büyük ülkesi olarak orada büyük iÅŸlevimiz var. Türkiye'nin bu süreci olumluya çevirecek imkanı var; hem kültür, hem siyasal, hem de sosyal açıdan. EÄŸer Irak parçalanır, Suriye de bundan etkilenirse güneyimiz bütünüyle istikrarsız bir bölge haline dönüşür. Asker göndermek elbette rizikolu bir operasyon, PKK dahil bütün terörist güçler Türkiye'yi hedef alacak. Ama, Türkiye gelecekte kendi toprağına dönük tehdidi bertaraf etmek için Irak'ta olacak. Türk askerinin oradaki birinci görevi Irak'ın parçalanmasını önlemek. Sadece Kuzey Irak'a girerek Irak'ın parçalanmasını engellememiz mümkün deÄŸil. Türkiye'nin Irak'la ilgili gizli bir gündemi yok, baÅŸkalarının varsa onu bilemeyiz. Bazı Amerikan yetkililerinin Türk askerinin gitmesi konusunda tereddütte oldukları yolundaki sözleri ise kendi tayin ettikleri Irak Konseyi'nin gönlünü almak için. Bizim gibiymiÅŸArkadaşımız Yener Süsoy, yıllar öncesinden tanısa bile eski MÄ°T MüsteÅŸarı Sönmez Köksal'la röportaj yaparken biraz tedirgin olduÄŸunu itiraf etti. Süsoy ‘‘Kırk yıllık arkadaşım ama, polisiye merakımızın getirdiÄŸi önyargıdan olacak, sağında solunda ‘böcek' var mı diye dokunmadan edemedim’’ dedi.Chirac, Ecevit’i hiç affetmediParis Büyükelçisi 1940 Ä°zmir doÄŸumlu Sönmez Köksal, Türkiye-Fransa iliÅŸkilerinin en tatlı, en tatsız günlerini yaÅŸamış, perde gerisinde çok roller almıştır.- Türkiye-Fransa iliÅŸkilerinin dönüm noktası, BaÅŸbakan Ecevit'in Türkiye'nin açtığı helikopter ihalesinde Fransızların Eurocopter firmasının elendiÄŸini ayaküstü açıklaması oldu. Jacques Chirac ise ülkesinin savunma sanayiini ve bu ihaleyi çok önemseyen bir tavır içindeydi. Süleyman Demirel'in cumhurbaÅŸkanlığı döneminde Türkiye-Fransa iliÅŸkileri her açıdan çok güzel bir dönem yaşıyordu. Benim de Chirac'la çok sıcak ve yakın iliÅŸkim vardı. Her karşılaÅŸmamızda mutlaka dost olarak vurguladığı Demirel'e selam gönderirdi. Demirel'i Çankaya'dan ayrılmadan önce mutlaka ziyaret edip dostluÄŸunu göstermeye de kararlıydı. Chirac'ın ÅŸimdi Fransa'nın BM Temsilcisi olan o zamanki diplomatik müşaviri Jean-Marc de La Sabliere beni ofisine davet ettiÄŸinde ziyaret tarihini tespit edeceÄŸimizi sandım. Ne gezer, o gün meslek hayatımın en zor görüşmelerinden birini yaptım. MeÄŸer bir gün önce Ecevit baÅŸbakanlık merdivenlerinde gazetecilerle ayaküstü konuÅŸurken Fransızların elendiÄŸini açıklamış. La Sabliere'in ilk sözü, Chirac'ın bir Fransız malının kötülendiÄŸi, üstelik bunun bir baÅŸbakan tarafından diplomatik nezaket kuralları dışında yapıldığı için küplere bindiÄŸi oldu. EÄŸer böyle bir karar alınmışsa bunun kendisine özel bir mektupla gerekçeleriyle bildirilmesi gerektiÄŸini söyledi. Daha sonra da Fransa'ya hiçbir izah edici mesaj verilmeden dosya kapatıldı. Bu ÅŸartlar altında Chirac'ın Türkiye'yi ziyaret edemeyeceÄŸini, daha olumlu bir dönemin beklenmesi gerektiÄŸini de ekledi. La Sabliere'in yanından çıkar çıkmaz CumhurbaÅŸkanı Demirel'i telefonla arayıp görüşmeyi kendisine aynen aktardım. Kendimi otomobil kazasından çıkmış gibi hissettiÄŸimi söyleyip, iÅŸin vahametinin altını çizdim. Süleyman Bey sözümü kesmeden beni dinledikten sonra ‘‘Ne yapalım artık olan oldu ama, iki ülke birbirinden bu kadar kolay vazgeçmez’’ dedi.Chirac daha sonra Türkiye'nin bütün tepkisine raÄŸmen oldu bittiyle Senato ve Ulusal Meclis'ten geçirilen Ermeni Soykırımı Yasası'nı itirazsız onayladı. Bu arada hükümetimiz beni görüşmelerde bulunmak üzere Ankara'ya çağırdı. Birkaç ay sonra yeniden Paris'e döndüğümde doÄŸrusu iÅŸin tadı, keyfi kaçmıştı. Yener bey, ihale hala sonuçlanmadı, o zaman dost ülkelerin liste dışı bırakılıp elenmesinin anlamı neydi? Lüzumsuz yere Fransa'yı küstürdük, bu yüzden Jacques Chirac da Bülent Ecevit'i hiç unutmadı ve affetmedi.Kuveyt’e saldırıyı 6 ay önce bildirdimSönmez Köksal, atadan babadan kalma istihbaratçı deÄŸil, nasıl oldu da ilk sivil MÄ°T MüsteÅŸarı olarak tarihe adını yazdırdı? - MÄ°T MüsteÅŸarlığı görevine gelmemde DışiÅŸleri'nde sıradışı bir kariyer izlemiÅŸ olmamın da rolü var. BaÄŸdat'taki görevim sırasında Ä°ran-Irak savaşını yaÅŸadım, bu arada tedviren Tahran BüyükelçiliÄŸi görevini de yürüttüm. BaÄŸdat'ta birtakım iyi haber kaynaklarım vardı, bazı deÄŸerlendirmelerde bulundum. Saddam Hüseyin'in Kuveyt'e yönelik bir istila hareketine giriÅŸebileceÄŸini baÅŸlangıcından 6 ay önce Ankara'ya yazmıştım. Hatta, bizim bürokratlar ‘‘Şimdi bu da nereden çıktı’’ der diye bir süre de üzerine yattım. Sonunda elimde kalmasın diye raporu mart ayında Ankara'ya gönderdim, nitekim aÄŸustos ayında da Irak istilası baÅŸladı.YARIN: ABD PKK’YI KARÅžISINA ALMAZÂ
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!