Ruslar, ABD'nin 'YPG ordusu' kararını nasıl yorumluyor?
Güncelleme Tarihi:
ABD'nin sınırda 30 bin kişilik YPG ordusu kurma kararı Türkiye'nin büyük tepkisini çekti. Aynı konu Rusya'nın da gündeminde. Rus basını, Rus uzmanların konuya ilişkin görüşlerini duyurdu.
ABD'nin terör örgütü PKK'nın Suriye uzantısı YPG öncülüğündeki SDG'nin komutasında 30 bin kişilik sınır gücü oluşturma kararına Türkiye'den çok sert tepki geldi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün yaptığı açıklamada, "Türkiye sınırı boyunca kurulacak terör yapılanmasının Türkiye’den başka bir hedefi olabilir mi? Amerika’nın artık kelime oyunlarından vazgeçerek niyetini açıkça ifade etmesinden memnuniyet duyarız. Çünkü bizim için ağızdan çıkan söz önemlidir. Eğer bir ülkenin başındaki kişi, yetkilileri, sorumluları, bize terör örgütleriyle birlikte mücadele edeceğimizi söylüyorsa hassasiyetlerimizin gözetileceğini ifade ediyorsa bu bizim için anlamlı bir sözdür. Aksi ortaya çıkana kadar da biz bu söze değer verir bağlı kalırız. Şimdi artık Amerika ülkemiz sınırları boyunca bir terör ordusunu kurduğunu ikrar etmiştir. Bize düşen de bu terör ordusunu daha doğmadan boğmaktır. Orada 30 bin kişilik bir terör örgütü kurmuş, onlara şu an itibariyle 4 bin 800 tır dolusu silah göndermiş. Ne gönderirsen gönder o 30 bin kişilik kurduğun ordu orada seni tam anlamıyla temsil edemeyecek ve stratejik ortağının karşısında rezil rüsva olacaksın" dedi.
Gözden Kaçmasın
Hürriyet.com.trAynı konu Rusya'nın da yakın takibinde. Rus basını da Rus uzmanların görüşlerini aktarıyor.
Sputnik'te "Washington, Fırat Nehri'nin doğusunda kalmak istiyor" başlığıyla yer alan haber şöyle:
Russia Today'e (RT) demeç veren Rusya Bilimler Akademisi Şarkiyat Enstitüsü uzmanlarından Sergey Balmasov, Washington'un Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın ülke genelinde yeniden iktidarı ele geçirmesine engel olmayı amaçladığını belirtti. Balmasov, "ABD, Suriye'deki kendisine bağlı güçler, ordu birliklerini ve İran yanlısı güçleri püskürtmedikçe Esad'ın Suriye'de birliği yeniden tesis etme girişimini sürdüreceğini düşünüyor. Bu nedenle, muharebe kabiliyetini artırmak ve iyileştirmek gerekiyor. Zira söz konusu güçlerin son derece geniş bir çalışma alanı var ve orada çok uzun süre varlık gösterebilirler" ifadelerini kullandı.
Gözden Kaçmasın
'KÜRTLER TEK BAŞINA YETERLİ OLMAZ'
Balmasov, Suriye ordusuna karşı sadece Kürtleri kullanmanın yetersiz olacağını ancak 'yeni ordu' içine diğer silahlı grupları çekmenin uluslararası koalisyon için birtakım sorunlar doğurabileceğini de belirtti.
'TÜRKİYE KÜRTLERİN KONTROL SAĞLAMASINA İZİN VERMEZ'
Rus askeri uzman Viktor Baranets, Türkiye'nin Kürt güçlerin Suriye'nin kuzeyini kontrol altına almasına müsaade etmeyeceğini savundu.
Baranets, "Burada Türk faktörü de rol oynuyor. ABD'liler hangi Kürtlerle anlaşma yapmaları gerektiğine karar veremiyor: Erdoğan'a karşı savaşan Kürtlerle mi, yoksa Esad'a karşı savaşan Kürtlerle mi? Washington, Kürt kartını oynamaya çalışıyor ve sınır güvenlik güçleri, Erdoğan'ın sınırı geçip halen egemen devlet hayali kuran Kürtleri düzene koymasını engelleme amacı taşıyor" dedi.
'ABD, FIRAT'IN DOĞUSUNDA KALMAK İSTİYOR'
Rusya hükümetine ait Finans Üniversitesi'nin Siyasi Bilimler Departmanı'ndan Doçent Gevorg Mirzayan da ABD'nin Türkiye'nin tehditlerini dikkate almamasını Washington'un koyduğu hedeflere odaklanmasıyla açıkladı.
Mirzayan şu ifadeleri kullandı:
"ABD, Fırat Nehri'nin doğusunda Kürtlerin kontrol ettiği bölgede kalmaya çalışıyor. Şu anda Demokratik Suriye Güçleri (DSG), ABD'nin güvenebileceği tek güç durumunda. Bu planlar, sadece Suriye'yle ilgili değil. ABD, Suriye'de bir sıçrama tahtası kurarak komşu ülkeler Türkiye, İran ve Irak'ı da etkilemeyi hedefliyor"
SON 24 SAATTE YAŞANANLAR
