Özkan ve Önal Yüce Divan’da

TÜRKİYE Büyük Millet Meclisi (TBMM), 9 yıl aradan sonra tarihi bir karara imza attı ve Ecevit Hükümeti’nde görev yapan iki devlet bakanı Hüsamettin Özkan ve Recep Önal’ı Yüce Divan’a gönderdi. Meclis bu yönde son kararını 1995’te ANAP Hükümetlerinin Bayındırlık Bakanları Safa Giray ve Cengiz Altınkaya için almış ve iki bakan Yüce Divan’da aklanmıştı. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde şimdiye kadar 12 bakan, Yüce Divan’a gönderildi ve 7’si mahkum oldu.

Karar, TBMM Genel Kurulu’nun dünkü oturumuna katılan 409 milletvekilinden 356’sının kabul oyuyla alındı. Gizli yapılan oylamada, 34 ret, 14 çekimser, 5 boş oy kullanıldı. Bu kararla, Özkan ve Önal, Halkbank’ı ‘bilerek ve isteyerek’ zarara uğratmaktan Yüce Divan’a sevk edildiler. İki bakan, TCK’nın 240. maddesinde yeralan görevi kötüye kullanma suçunu işlemediklerini, Yüce Divan sıfatıyla görev yapacak Anayasa Mahkemesi’nde kanıtlamaya çalışacaklar.

Böylece AKP Hükümeti, seçimlerin ardından Yolsuzluk Araştırma Komisyonu kurarak başlattığı ‘hesap sorma’ sürecinin ilk dosyasını, Yüce Divan’a göndermiş oldu. TBMM’de halen çalışan 4 soruşturma komisyonundan ikisi daha Meclis tatile girmeden sonuçlandırılacak. Eski Başbakanlardan Mesut Yılmaz, Devlet eski Bakanı Güneş Taner ile Enerji eski bakanları Cumhur Ersümer ve Zeki Çakan’la ilgili iki komisyon raporlarının da önümüzdeki günlerde görüşülmesi bekleniyor.

Özkan, görüşmelere 4 saat kala yazılı açıklama yaparak, savunma yapmayacağını bildirdi. Özkan, Meclis’e sunulan raporun önyargılı ve siyasi olduğunu öne sürerek, ‘Siyasi hayatım boyunca yaptığım tüm tasarruflarda ve aldığım tüm kararlarda hukukun üstünlüğünü ve kamu yararını gözettim. Görevini layıkıyla yapan bir kişi olarak vicdanen huzurlu ve son derece rahatım. Her türlü hesabı yüce Türk Milleti adına görev yapan yargı organı önünde vereceğim’ dedi. Hazine’den sorumlu devlet bakanı olarak 1,5 yıl görev yapan Recep Önal ise bu süreçte sessiz kalmayı tercih etti. Önal, komisyona verdiği yazılı savunması dışında görüş belirtmemeye özen gösterdi.

İDDİALAR

Komisyon Başkanı Ayhan Sefer Üstün, DDK’nın bankayla ilgili ‘zehir zemberek’ bir rapor hazırladığına da işaret ederek, ‘Yeni deliller ortaya çıkmıştır. Mükerrer Meclis soruşturması yapıldığı iddiaları geçersizdir’ dedi. Üstün, bankanın 3.9 katrilyon zarara uğratıldığına dikkat çekerek, ‘Bu para 2003 yılı yatırım bütçesine denk bir para. Sizler kendi illerinize yalvar yakar 1 trilyon çıkaramazken, Halk Bankası’nda 3.9 katrilyon batmış vaziyette’ dedi. AKP’li Talat Karapınar da ‘siyasal tarihte adı gibi ak bir sayfa açan AKP’nin hiçbir zaman devr-i sabık yaratma düşüncesi olmadığını’ savundu. Karapınar soruşturma sonunda ülke kaynaklarının nasıl peşkeş çekildiğini, ‘yağma Hasan’ın böreği’ misali nasıl dağıtıldığının görüldüğünü söyledi.

Şimdi ne olacak

TBMM Genel Kurulu’nun Yüce Divan’a sevk kararına ilişkin dosya, engeç 7 gün içinde Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’na gönderilecek. Genel Kurul’un Yüce Divan’a sevk kararlarında hangi ceza hükümlerine dayanıldığı da belirtilecek. Yüce Divan süreci, TBMM kararının Resmi Gazete’de yayınlandıktan sonra başlayacak. Rapor ‘iddianame’ yerine geçecek. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Yüce Divan Savcısı niteliğiyle bu raporu iddianame şeklinde taraflara tebliğ edecek. Mahkeme, duruşma gününü belirleyerek, tarihi süreci başlatacak. Ancak Anayasa Mahkemesi’nin eylül öncesine tarih vermesi beklenmiyor.

Yalçınbayır: Önce kendimizden başlayalım

AKP’li Ertuğrul Yalçınbayır, Anayasa’nın 100’üncü maddesinde değişiklik yapılması gerektiğini vurgulayarak ‘Önce kendimizden başlamak suretiyle yasama dokunulmazlığını kürsü dokunulmazlığı ile sınırlandırmalıyız. Lojmanlarda nasıl kendimizden başladıysak, şimdi de sıra bizde’ dedi. Bu konuşmasıyla CHP sıralarından alkış alan Yalçınbayır, Halkbankasıyla ilgili 2001 yılında da soruşturma önergesi verildiğini, hatırlatarak, ‘Cezai kovuşturmada aynı suçtan iki kez yargılanmama ilkesi adil yargılamanın bir sonucudur’ dedi. Yalçınbayır, bugüne kadar kurulan soruşturma komisyonlarının ‘siyasi’ olduğunu da ima ederek ‘Müessese dejenere olmuştur. Yeniden dejenere olmasına yol açmayalım’ diye seslendi.

4 katrilyon zarar var

 TBMM Soruşturma Komisyonu, Hüsamettin Özkan ve Recep Önal’ın TCK’nın 240’ncı maddesindeki görevi kötüye kullanma suçunu işlediğini savundu. İddialar şöyle:

  Banka yöneticilerinin imza yetkilerinin kaldırılması talebi uygulanmadı.

 Haklarında soruşturma izni istenilen banka yöneticileri hakkında gereğinin yapılması, bilerek ve isteyerek geciktirildi. Usulsüz kredi işi sürdü.

 Kullandığı kredileri geri ödemeyen firmaların ortağı olduğu başka firmalara kredi kullandırıldı. Olumsuz görüş belirtilen firmalara kredi açıldı.

 Murakıp raporları 2 yıldan fazla geciktirilip yargıya intikal ettirilmedi.

 Bankanın takipteki kredileri faizli bakiyeyle 3.9 katrilyon liraya ulaştı.