Ne arabesk ne pop ille de Mozart olsun

Güncelleme Tarihi:

Ne arabesk ne pop ille de Mozart olsun
Oluşturulma Tarihi: Eylül 23, 2002 00:00

OKUL SERVİSLERİNDE Müslüm Baba yasak, Teoman serbest haberini (Hürriyet, 22 Eylül 2002) okuduğum sırada Classics for Kids (Çocuklar için Klasikler) CD'sini dinliyordum.Ankara İl Milli Eğitim Müdür Vekili Onur Kaya, özellikle orta öğretim çağındaki çocukların ergenlik dönemi nedeniyle bazı duygusal sorunlar yaşadıklarını, bu yüzden de servis araçlarında çocukların yaşama sevincini yitirmesine neden olan arabesk yerine çocuk şarkıları ve pop parçaları çaldırcaklarını söylemiş.Onur Kaya, servis şoförlerini uyaracaklarını da ekliyor.Teşhis doğru, tedavi eksik.İyi güzel de, birçok radyo istasyonunda arabesk ve pop çalıyor, şoför istasyon bulmakta güçlük çekmeyecek, ya klasik batı müziği için ne yapacak?Onların yerine Mozart'ı koymamın nedeni de en çabuk alışılan, en kolay algılanan besteci olduğunun dünyaca kabul edilmiş olmasından.Çocuklarımıza müzik zevki vermenin kurallarını bir türlü koyamadık, ya da cumhuriyet rejimi koydu, onları bir türlü uygulayamadık.Arabesk müziğin karanlık, kasvetli dünyası öğrencileri karamsar yapar. Ama yerine seçenek olarak pop müziğinin konulmasındaki çarpık ve yanlış felsefeyi anlamadım.Diyelim ki pop onları eğlendirecek, güne daha neşeli girmelerini, başlamalarını sağlayacak ama onlara çağdaş bir müzik zevki aşılamayacak.Zaten orda burda dinledikleri, televizyonlarda kliplerdeki müziği çocuklara dinletmek niye?* * *EĞER bu gençlere bir müzik eğitimi, bir kulak terbiyesi vermek istiyorsak, dinleteceğimiz tek müzik Klasik Batı Müziği'dir. Çocuk okulunu bitirdikten sonra seçimini özgürce yapabilir. Türk müziğini seçer, türkülere hayranlık duyar, arabeske tutulur, popu tercih edebilir.Ben inanıyorum ki, Klasik Batı Müziği'ni dinleyen bir öğrencinin kulağı bu müziğe alışırsa, arabeski, popu reddeder.‘‘Çocuklar İçin Klasikler’’ adlı seçmeler o kadar çok satılıyor ki, hemen hemen her firma çıkarttı.Elbette bunu dinleyen çocuk, ilerde iyi bir müzik dinleyicisi kimliği kazanıyor.Benim dinlediğim CD'de bakın hangi besteciler var: Debussy, Faure, Saint-Saens, Bach, Wagner, Rossini, Beethoven, Haydn, Scot Joplin, Copland, John Philip Sousa.Tıbbın hamile kadınlara uyguladığı bir yöntemden yazılarımda söz etmiştim: Hamile kadınların karınlarına klasik müzik kulaklığı takılıyor, çocuğun daha anne karnındayken müzik ile teması sağlanıyor. Bunun çocuğu etkilediği bilimsel olarak ispatlanmış.Uygulamada ben pop müziğe rastlamadım, dinletilen müzik sadece Klasik Batı Müziği idi.Dünyada daha ana karnındayken bu müzik dinletiliyor, biz çocuk doğduktan sonra bile bunu yapmıyoruz.Konservatuvar öğrencilerinin kurdukları orkestraların okulları dolaşmasını, yazın gençlere konserler vermesini önerirken, hep bu müzik eğitimini, kısacası zevk eğitimini düşündüm.Ayrıca genç kuşak müzikçiler uluslararası yarışmalarda ödül kazanıyorlar, uluslararası festivallere davet ediliyorlar. Küçükten vereceğimiz kulak eğitimi, iyi müzik bilgisi bu kişilerin artmasını sağlar. Onlara dinleyici bulmak, onları yetiştirmek için bu işbirliğine gereksinim var.TRT İstanbul Gençlik Korosu, Niş'te halk jürisinin oylarıyla birincilik ödülünü aldı, Türkiye'ye üç ödülle döndü.İstanbul Devlet Konservatuvarı Orkestrası, Türkiye'de yapılan seçmelerde öne çıktı ve Almanya'da Bonn şehrinde, Beethoven'ın doğduğu kentte çalmaya hak kazandı, başarılı bir konser verdi.* * *MİLLİ EĞİTİM yetkilisi bir girişimde bulunmuş ama yarım. Arabeski yasaklarken onun yerine Klasik Batı Müziği'ni koymalıydı.Müzik bir dünya sanatıdır, unutmayalım.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!