MHP, tabanını ikna edecek

Teklifin Meclis’e gelmesinin ardından MHP, teşkilatlarına attıkları siyasi adımın çerçevesini anlatmak için yol haritasını çizdi. Çeşitli şehirlerde düzenlenen, belediye başkanlarının, belediye meclis üyelerinin, il ve ilçe yöneticilerinin katılacağı genişletilmiş il divan toplantılarında Anayasa değişikliği anlatılacak.

BAŞLANGIÇ ÇÖZÜM SÜRECİ

Parti kurmayları, teklifin kökenini 1 Ağustos 2009’da başlayan çözüm sürecine dayandırarak aktaracak. İlk iliklenen düğmenin yanlış olduğu ve arkasının da yanlış devam ettiği savunularak, “Türkiye’nin beş yılına mal oldu. MHP, Kürt açılımının çözümü değil Türkiye’nin çözülmesine vesile olacağını, terörle müzakere değil mücadele edilmesi gerektiğini ifade etti” denilecek. Sonrasında ise MHP’ye, “Bunlar kandan besleniyorlar” şeklinde eleştiri yöneltenlerin kendilerinden çok milliyetçiliği savunur bir noktaya geldikleri aktarılacak.

MHP’nin yol haritasındaki ikinci adımı da 15 Temmuz darbe girişimi olacak. Girişimin başarılı olması halinde hangi amaca hizmet edeceği vurgulanacak. Girişimin iç savaşa neden olacağını anlatacak olan parti kurmayları, “Etnik, inanç temelinde kardeş kavgasına yol açabilirdi. Arap ülkelerindeki tablonun benzer kıvılcımı Türkiye’de olacaktı. MHP, ‘önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben’ anlayışıyla hareket etti. Biz durduğumuz yerdeyiz. Dünkü tercih, hassasiyet, endişelerimizden vazgeçmiş değiliz” diyecek. Daha sonra ise yapılan anayasa görüşmelerine değinilecek. MHP’nin hassasiyetlerinden asla taviz vermediği aktarılacak. Türk kimliğine vurgu yapan, vatandaşlık tanımını çizen hükümlerin, ilk dört maddenin olduğu gibi yerinde durduğunu vurgulayacak olan parti yönetimi özetle şunları söyleyecek:

DEĞNEK OLMADIK

“Anadilde eğitim, yerel yönetimlerin özerkliği, hukukun üstünlüğü, federasyon olamayacağı, bütün bu hususlar hazırlanan anayasa metninde var. Bunun dışındaki taleplere rıza göstermedik. MHP’nin olduğu yerde ülkeyi sıkıntıya sokacak hiçbir adım atılmaz. Hassasiyet ve endişelerimizi koruyoruz. MHP, kimsenin arka lastiği, koltuk değneği olmadı.
Fotoğrafın bütününe bakmak lazım. AB hâlâ PKK silah bıraksın, hükümetle yeniden masaya otursun dayatması içinde. Çok yoğun telkinler başladı. Aba altından sopa gösteriliyor. Böyle bir nazik dönemde, hükümet terörle mücadele ve dış politikada bir duruş ortaya koymalıydı. Tercih HDP olsaydı, ortada nasıl bir anayasa olurdu? 2011’de federasyon imkânı sağlayan düzenleme karşığılında başkanlık sistemine yeşil ışık yakılacaktı. AKP böyle bir tercihte bulunsaydı, Türkiye’yi bölünmeye götürürdü.”

‘YOL GÖSTERDİ’ DİYECEKLER

Parti kurmayları parti tabanına, “Krize yol açacak bir zemin var. Cumhurbaşkanı hemen her gün anayasayı ihlal ediyor. Hukuksuzluğu meşru hale getirdi. Türkiye bu durumu taşıyamaz. Cumhurbaşkanı anayasaya uymuyorsa, yeni bir çerçeve çizilmeli. Genel Başkanımız Devlet Bahçeli Meclis’e, siyasete bir yol gösterdi”diyecek. Siyasetin gündeminde yeni anayasa ihtiyacının hiç değişmediği de belirtilerek, bütün olumsuzlukların anayasadan kaynaklanıyor gibi bir göründüğü, anayasa değişirse her şeyin iyi olacağı beklentisi oluştuğu ve siyasetin bu beklentiye karşılık vermek zorunda olduğu savunulacak.