Medvedev'in Türkiye ziyareti gündemi karıştırdı

Türkiye’de dört reaktör inşa etmesi karara bağlanan Rosatom ilk olarak reaktörün yüzde 100 hissesine sahip olacak daha sonra ise yüzde 49’luk hissesini başka yatırımcılara açacak. Rosatom’un ülke dışındaki diğer anlaşmaları, özellikle de Çin, Hindistan ve İran’dakiler şirketin herhangi bir hisse sahibi olmasına ya da yönetici konumunda olmasına izin vermiyor.

Rosatom’un şefi Sergey Kiriyenko, Türk ve Avrupalı yatırımcıların bu süreçle ilgilendiklerini söyledi ancak potansiyel yatırımcıların isimlerini vermekten kaçındı.

THE WALL STREET JOURNAL: Rusya ve Türkiye ticaret ortağı oldu

Rusya ve Türkiye, Karadeniz’de yüzyıllar boyunca iktidar mücadelesini sürdüren iki imparatorluğun mirasçıları Soğuk Savaş sırasında NATO-Sovyet çekişmesinin sınırıydı. Ticaret, özellikle de Rusya’nın Türkiye’ye doğal gaz satışı hızla büyüdü. Bilgi üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden Prof. Dr. İlter Turan, iki ülke arasındaki yakınlaşmanın özellikle Rusya’nın 2008 yılında Gürcistan’la girdiği ve ABD ile Avrupa Birliği’nin bölgedeki etkisini sona erdiren savaştan sonra güçlendiğini ifade etti.      �

Geçtiğimiz yıl yaşanan önemli bir gelişme de Türkiye’nin karasularını Rusya’ya ait ve AB’nin Nabucco projesine rakip Güney Akım doğalgaz boru hattına açması oldu. Türkiye AB’ye girmek için hala kararlı olsa da, Rusya’nın taşıdığı öfke ve umutsuzluk duygularını bir yere kadar paylaşıyor. Turan, “Türkiye’nin diğer ülkelerle, özellikle de AB’yle olan ilişkilerini değerlendirdiğinizde ekonomisini yeni pazarlara açmaya ihtiyaç duyduğunu görüyorsunuz. Bu durumda Rusya’yla yakınlaşma mantıklı bir seçenek” dedi.

Turan Moskova’nın bu süreçte elde ettiği ödülün nükleer tesis anlaşması olduğunu ifade etti.

FINANCIAL TIMES: Rusya Türkiye’nin nükleer santralini inşa edecek

Enerji işbirliği Soğuk Savaş yıllarının iki ülkesi Rusya ve Türkiye arasında hızla büyümekte olan ortaklığın kalbi. Moskova ve Ankara’dan yetkililer ülkeler arasındkai ticaretin önümüzdeki beş yılda 100 milyar dolara çıkabileceğini belirtiyor. Bu rakam Rusya’nın AB’nin tamamıyla olan şu anki ticaretinin yarısı.

Rusya enerji ihracatının yüzde 70’ini Türkiye’ye yapıyor. Moskova 2008 yılında nükleer santral ihalesi açıldığında ilk teklifi veren ülke olmuştu ancak ihale daha sonra iptal edilmişti. Dün kabul edilen anlaşma Rusya’nın bölgenin en hızlı büyüyen ülkelerinden biri olan Türkiye’nin enerji piyasasındaki konumunu güçlendirme isteğine işaret ediyor.

BLOOMBERG: Rusya ve Türkiye’den 25 milyar dolarlık nükleer enerji ve petrol anlaşması

Rusya çoğunluğu enerji sektöründe olmak üzere Türkiye’yle 25 milyar dolarlık anlaşmaya imza attı. Bu durum ülkenin küresel enerji piyasalarındaki rolünü artırma çabalarının bir sonucu. Dünyanın en büyük enerji üreticisi Rusya hem Türkiye’nin ilk nükleer santralini inşa edecek hem de petrol ve doğalgaz boru hatlarını Türkiye üzerinden genişletebilecek. Türkiye Avrupa’ya giden enerji kanallarının merkezi olmak istiyor.

BBC: Rusya Türkiye’nin ilk nükleer santralini inşa edecek

Türkiye ile Rusya arasında 20 milyar dolarlık bir nükleer santral anlaşması imzalandı. İki ülke de ticaret ilişkilerini güçlendirmek, vizeleri kaldırmak ve yeni enerji projeleri başlatmak için hevesli olduklarını ortaya koydu. Türkiye bir yandan dışarıdan gelen enerji kaynaklarına olan bağımlılığını azaltmaya bir yandan da petrol ve doğalgaz üreticilerinin ürünlerini Avrupa’ya aktarabileceği bir merkez olmak istiyor.

THE ASSOCIATED PRESS: Rusya ve Türkiye boru hattı anlaşması imzaladı

Bir ABD müttefiki olan Türkiye,  Soğuk Savaş sırasında NATO’nun en ön saftaki üssü olarak hizmet etmiş ancak Sovyetler Birliği’nin yıkılışından sonra ilişkiler hızla gelişmişti. İki ülke önümüzdeki beş yılda ticaret hacimlerini üçe katlayarak 100 milyar euro seviyesine çıkardı. Boru hattı projesinin hedefi Türkiye’nin İstanbul Boğazı’ndaki sıkışık tanker trafiğini rahatlatmayı amaçlıyor. Rusya sattığı gazla Türkiye’nin en büyük ikinci ticaret ortağı haline geldi.

THE NEW YORK TIMES: Türkiye ile Rusya arasında nükleer santral anlaşması imzalandı

İki ülke arasında kabul edilen boru hattı anlaşmasıyla da Rusya Karadeniz’den gönderdiği petrol ihracatının alanını genişletmeyi planlıyor. Anlaşma iki ülke arasında son yıllarda kabule dilen ve Rusya’nın Avrasya enerji yolları üzerinde hakimiyet kurmasını sağlayan bir dizi başka anlaşmanın sonucunda geldi.

Medvedev ve Erdoğan arasında sürdürülen görüşmelerin sonunda imzalanan diğer anlaşmalarla liderler uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadelede, ulaştırmada ve eğitimde işbirliği ve iki ülke arasında 30 günden kısa süren yolculuklarda vatandaşlara vize muafiyeti uygulanmasını da kabul etti. Rusya’dan Türkiye’ye gelen turist sayısı her yıl biraz daha artıyor. Bağımsız Devletler Topluluğundan Türkiye’ye 2009 yılında 5.5 milyon turist geldi. Öte yandan Rusya da Türk işadamlarının en favori noktalarından biri.

CHRISTIAN SCIENCE MONITOR: Rusya’yla imzalanan anlaşma Türkiye’yi nükleer enerji ülkesi olma yoluna soktu

Türkiye’nin Rusya’yla işbirliğini kabul ettiği nükleer enerji santrali ve boru hattı projeleri Rusya petrolünü Karadeniz üzerinden Türkiye’deki bir rafineriye getirmeyi oradan da Avrupa’nın geneline göndermeyi amaçlıyor. Akkuyu’daki nükleer santralin inşasına 2014’te başlanacak ve birkaç yıl sürecek. Bu santral Rusya’nın İran’ın Buşehr şehrinde inşa ettiği santralden farklı olacak. İran’daki inşaat 10 yıldan fazla sürmüş, defalarca ertelenmişti. İran bunun siyasi sebeplerden kaynaklandığından şüphe ediyor.

THE JERUSALEM POST: Moskova Türkiye’de nükleer santral inşa edecek

İsrail, Moskova’nın Ortadoğu barış sürecine Hamas’ın dahil edilmesi yönündeki çağrısına çok sert cevap vermekle birlikte Türkiye’deki nükleer santral inşaatıyla ilgili sessizliğini korusu. Bir yetkili, “Çok mutlu olduğumuz bir durum değil elbette” dedi ancak Türkiye’deki santralin Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nun denetimi altında olacağını ve bunun endişeleri azalttığını söyledi. Yetkili asıl sorunun Suriye olduğunu çünkü Şam’ın, Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması’na taraf ve UAEK’nın denetimi altında olmasına rağmen İsrail Hava Kuvvetlerinin Eylül 2007’de keşfettiği bir plütonyum üretme tesisini inşa etmeyi başardığını ifade etti. Yetkili Suriye’nin asla özür dilemediğini ve UAEK’yle işbirliği yapma çabası göstermediğini de sözlerine ekledi.

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Medvedev’in Pazartesi günkü ziyareti sırasında “petrol ve doğalgaz işbirliği ve konvansiyonel ya da nükleer enerji santrallerinin kurulması”yla ilgili görüşmeler yaptıklarını söylemişti. Rusya Enerji Bakanı Sergey Şmatko da Suriye’de nükleer santral inşa etme ihtimalini değerlendirdiklerini açıkladı.