Güncelleme Tarihi:
Büyükelçiler Konferansı için Türkiye’de bulunan büyükelçilere Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda öğle yemeği veren Erdoğan, özetle şunları söyledi:
FAİZİ MİLLETE YÜKLEYECEKLERDİ
“Son dönemde başımıza gelen hadiselerin hiçbiri tesadüfi değildir, Türkiye’nin kendi dinamikleriyle ortaya çıkmış hadiseler değildir. Bölücü terör, Gezi olayları, 17-25 Aralık darbe girişimi, diğer bazı teşebbüsler Türkiye’ye istikamet çizmek amacıyla kurgulanmış, gerek dışarıdan gerek içerideki maşalar tarafından sergilenmiş olaylardır. 17-25 Aralık darbe girişimini, yolsuzluk iftirası üzerine kurguladılar; girişimin Türkiye’ye maliyeti 120 milyar dolar. Eğer başarılı olsaydılar, bu maliyet kat kat fazla olacaktı. Çünkü o zaman arzuladıkları, özledikleri eski Türkiye’yi inşa etmiş, o eski faiz yükünü, enflasyon yükünü, yeniden Türkiye’ye, yeniden millete yüklemiş olacaklardı.
MEDYA ÖZGÜR
Basın özgürlüğü, teröre karşı alınan tedbirler ve terör örgütleri üzerinden Türkiye kötülenmek isteniyor. Bakıyorsunuz bir Tahşiye olayı çıkıyor bu olaydan dolayı bir operasyon, hemen olay basın özgürlüğü, basın özgür değilmiş. İddia ile konuşuyorum: Ne Avrupa’sında ne diğer ülkelerinde, Türkiye’deki basın kadar özgür bir medya yoktur. Sıkıysa oralarda kalkın, cumhurbaşkanına, başbakana saldırın, saldıramazsınız. Amerika’da, Almanya’da, Rusya’da yapamazsınız. Özellikle Batı’da medya ve bazı odaklar, Türkiye’ye karşı yoğun bir algı operasyonu içindeler. Ben özellikle şunu istiyorum; bunların karşısında dik durun. Onlara yaptıkları ahlaki olmayan bütün bu yalan, asparagas haberleri bunların yüzüne yüzüne çalmanız lazım.
BELGELERİ BİZE AKTARIN
Bakıyorsunuz bir Haşhaşi grup senatolarında, parlamentolarında her türlü haberi her türlü kumpaslar vesaireler bunları yürütüyorlar. Bunu bozacak olan kim? Siz değerli büyükelçilerimiz olacaksınız. Bize ulaştırılması gereken neyse o bilgileri, belgeleri bizlere aktarın. Biz gümbür gümbür bunları konuşuruz. Geri adım atmak asla söz konusu olamaz. Türkiye’de çok büyük bir hezimet yaşayan bu Paralel Yapı’nın kendisini kiralayacak yeni efendiler aradığını ve milletine ihaneti uluslararası medya üzerinden gerçekleştirmek istediğini görüyoruz. Nerelere nasıl paralar savurduğu bunu da biliyoruz.
KIRMIZI KİTAP’A GİRECEK
Bütün bu olayların altında yatan gerçek nedir? Oralarda kendileri için lobiler oluşturmak, kulisler yapabilmek. Biz onlardan daha güçlüyüz. Öyleyse bu Paralel Yapı artık dünyada gereken yere oturacaktır. MGK bununla ilgili tavsiye kararını almıştır. Hükümetimiz Bakanlar Kurulu’ndan bunu geçirmiştir. Şimdi 2015 Milli Siyaset Belgesi (Kırmızı Kitap) içinde yerini alacaktır. Bu artık böyle bir örgüttür.
DERTLERİ BAŞKA
17-25 Aralık darbe girişiminde başarısız olanlar, ümitsizlik içinde yeni birtakım operasyonları devreye almak için uğraşıyorlar. 4 eski bakan üzerinden kurgulanmak istenen süreç de 17-25 Aralık darbe girişimini yaşatmaya yönelik tamamen umutsuz bir süreç. O zaman Başbakanım ve başbakan olarak, eski Türkiye özlemi içerisinde olanlar illa bununla ilgili bir Soruşturma Komisyonu kuralım dedikleri zaman ‘Kuralım’ dedik. Bundan kaçınacak bir yanımız yok. Kurduk, komisyon çalıştı, nihayet dün kararını verdi. Bu adeta ara karar, bundan sonraki süreç tabi ki parlamento, Genel Kurul, nihai kararı orası verecek. Dert bu mu? Dert başka. ‘Acaba buradan biz ne elde edebiliriz’, bunun gayreti içindeler.
İZİN VERİLMEYECEK
17-25 Aralık iddiaları öncelikle 30 Mart ve ardından 10 Ağustos seçimlerinde millet tarafından zaten yargılanmıştır ve millet kararını da sandıkta vermiştir. Asıl önemlisi 17 ve 25 Aralık iddiaları bağımsız Türkiye mahkemelerinde yargılanmış ve kurgulanmış oyun, o mahkemeler tarafından zaten bozulmuştur. Şimdi bir başka oyunun kurgulanmasına, yargı içindeki birtakım odakların siyaseti dizayn etme girişimlerine öyle umuyorum ki izin verilmeyecektir. Buradan geri dönüş asla olamaz, siyaset dışı kurumların, güç odaklarının siyaseti tehdit etmelerine, özellikle şantaj, montaj vesaire gibi yollarla korkutmalarına asla göz yumulamaz.”