Mahkemede şaştılar

Güncelleme Tarihi:

Mahkemede şaştılar
Oluşturulma Tarihi: Eylül 12, 1997 00:00

Haberin Devamı

Genelkurmay'dan belge sızdırılma davası sanığı Onbaşı Kadir Sarmusak, ‘‘Bildiklerimi anlatsam, sadece buradaki yetkililer değil, şu andaki hükümet zor duruma düşer’’ dedi. Emniyet İstihbarat eski Başkanı Orakoğlu ise ‘‘Biz TSK'ya değil onlar bize istihbarat için adam yolladı’’ dedi.

Türkiye'yi sarsan Genelkurmay'daki casusluk olayının sanıkları Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi eski Başkanvekili Bülent Orakoğlu ve , Onbaşı Kadir Sarmusak, dün çıkarıldığı Deniz Kuvvetleri Askeri Mahkemesi'nde ağız değiştirerek suçu askerlerin üzerine atmaya kalkıştılar.

Onbaşı Sarmusak, tüm suçlamaları reddederek, ‘‘Bunları bana zorla kabul ettirdiler. Orada dönenleri kapatmak için beni kurban ettiler’’ dedi. Bu ifadeyi dinleyen Orakoğlu ise mahkemeye sunmak için hazırladığı yazılı savunmasını okumaktan vazgeçti. Orakoğlu, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı İstihbarat Dairesi'nin komplosuna kurman gittiğini söyledi. Sanık avukatları da savcıyı suçlayarak, tahliye talebinde bulundular. Ancak, mahkeme Orakoğlu ve Sarmusak'ın talebini ‘Tutuklama gerekçeleri ortadan kalkmadığı’ için reddetti. Duruşmaya bugün devam edilecek.

KÖSTEBEKTEN TEHDİT

Duruşmada Deniz Kuvvetleri İstihbarat Dairesi'nde çok şey öğrendiğini belirten Sarumsak, ‘‘Bildiklerimi anlatmaya kalkarsam, sadece buradaki yetkililer değil, şu andaki hükümet zor duruma düşer’’ diye de tehdit savurdu. Sarmusak, ‘‘Olayları örtbas etmek için suçu bana yüklediler’’ sözleriyle üstlerini de suçladı. Üç saat süren sorgusu sırasında Onbaşı Sarmusak, bütün iddialarla birlikte daha önce mahkeme ve savcılıkta verdiği ifadeleri reddetti.

BENİ HEDEF SEÇTİLER

Sarmusak, ifadesinin tarafsız alınmadığını, ilk kez mahkemede gerçekleri anlatacağını belirterek, gizlilik dereceli bilgileri anlatması nedeniyle sorumlu olup olmayacağını sordu. Mahkeme Başkanı Binbaşı Mesut Kurşun da, ‘‘Duruşma açık. Söyleyeceklerin devletin güvenliği ile ilgili mi?’’ dedi. Bunun üzerine Sarmusak, ‘Dinleme cihazları ile ilgili’ yanıtını verdi. Sarmusak, Deniz Kuvvetleri'nde gizliliği nedeniyle anlatamayacağı çok önemli bazı olaylar döndüğünü, telefon dinlendiğini, tüm bunları örtbas etmek için kendisinin ‘tek istihbaratçı polis olarak’ hedef seçildiğini ve suçun zorla kabul ettirildiğini öne sürdü. Sarmusak, ‘‘Ben istihbaratçıyım. Niyetim belge sızdırmak olsa, adam kullanırdım. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda satın alınacak çok insan var’’ dedi.

ÜSTLERİNİ SUÇLADI

Sarmusak, üstlerini de suçladı, kendisinden Emniyet İstihbarat Teşkilatı ve dinleme cihazları hakkında zorla gizli bilgilerin alındığını öne sürdü. Emniyet İstihbarat Dairesi'ne üstlerinin verdiği talimat doğrultusunda gittiğini ve onların kapalı zarf içinde verdiği belgeleri ve kitapları götürdüğünü, Bülent Orakoğlu'nun İstihbarat'ın başına geçtiğini Albay Eser Şahan'dan öğrendiğini ve talimatı üzerine kendisini ziyarete gittiğini anlattı. Sarmusak, şöyle devam etti: ‘‘Şahan Albay beni odasına çağırdı. Orakoğlu'nun istihbaratın başına getirildiğini söyledi ve nasıl bir insan olduğunu sordu. Ben de kendisini Çiller istese de, Erbakan'ın karşı çıkıp RP'nin istemeyeceğini söyledim. Benden, istihbaratta çalıştığımı Orakoğlu'na söylememi istedi. Orakoğlu, Avcı ve öteki kişilerle görüştüğüm doğrudur. Ama bunların hepsini verilen talimat üzerine yaptım’’ dedi.

BELGEDEN HABERİM YOK

Sarmusak, sızdırdığı öne sürülen 5 Mayıs 1997 tarihli belgeden ve içeriğinden haberi olmadığını, Fatih Külliyesi'yle ilgili araştırmayı tümüyle kendisinin yaptığını, sızdırdığı öne sürülen evrakın sağ üst köşesinde el yazısıyla tarih ve sayı numarası verdiğinin görüldüğünü anlattı. Sarmusak şöyle devam etti: ‘‘Deniz Kuvvetleri'nde göreve başladıktan sonra Yüzbaşı Hakan Pelit istihbaratçı var mı diye sormuş. Ben de gittim. Bana kulak tabir edilen dinleme cihazları hakkında bilgim olup olmadığını sordu. Ben de bu bilgilerin gizli olduğunu söyledim. Daha sonra Binbaşı Mehmet Aygüner kendi odasına aldı. İstihbaratla ilgili bir sınavdan geçirdi. Bana, 'Biraz daha pişmen lazım. Bizim yanımızda pişersin' dedi’’

AVCI'DAN RAHATSIZDILAR

Sarmusak, Hanefi Avcı'nın Susurluk Komisyonu'nda verdiği ifadenin Emniyet gibi Deniz Kuvvetleri İstihbarat Dairesi'nde de rahatsızlık yarattığını, MİT kökenli Binbaşı Mehmet Aygüner'in, ‘Ben Mehmet Ağar’la çalıştım. Hiç anlatıldığı gibi bir insan değildir' dediğini ve kendisinden Hanefi Avcı hakkında bilgi getirmesini istediğini iddia etti. Sarmusak, bilgi vermeyi reddetmesine rağmen kendisine baskı yapıldığını vurgulayarak, ‘‘Bana, ‘Hiç sesini çıkarma, 35 gün oda hapsine razı ol. Seni rahat yaşatırız' dediler. Ben de sustum. Genelkurmay ve gözaltında çektiğim baskı ve küfürlerden sonra başka çarem yoktu’’ diye konuştu.

SAVCININ TELEFONU DİNLENDİ

Yasaya aykırı şekilde Deniz Kuvvetleri’ndeki bazı albay, yarbay ve Genelkurmay Adli Müşavirliği ile duruşma savcısı Mehmet Yenigün'ün 3800 numaralı telefonunun da bir süre dinlendiğini öne süren Sarmusak, ‘‘MGK'ya sunulan 18 maddelik irtica raporunun bir kısmını ben hazırladım. 28 Şubat tarihinden sonra her komutanlığın bir televizyon kanalını kaydetmesi istenmişti. Ben 1.5 ay Star ve NTV'yi kaydettim’’ dedi. Yüzbaşı Hakan Pelit'in de her gemiye bir dinleme cihazı konulması ve bunun Emniyet'ten sağlanması konusunda kendisinden bilgi istediğini belirten Sarmusak, ‘‘Ama Hanefi Avcı bana, şu anda çok sıkışığız. Böyle bir talebi karşılayamayız dedi’’ diye konuştu.

Sarmusak: "Savcı da işin içinde"

Çıkarıldığı Deniz Kuvvetleri Askeri Mahkeme'sinde hakkındaki iddiaları reddeden Onbaşı Kadir Sarmusak, ilginç iddialarda bulundu. Davanın savcısının olayın içinde olduğunu iddia eden Sarmusak, ‘Deniz Kuvvetleri’nden dışarı bir tek belge çıkarmadım. Zor ve cebir kullanarak suçu bana kabul ettirdiler. 70 sayfa ifade aldılar. Hiçbiri dosyada yok. Savcı da bu işin içinde. Bana o da bizim adamımız dediler'' diye konuştu. Sanık avukatı Nail Karaaslan, Kadir Sarmusak'ın suçlamaları karşısında, savcının duruşmadan çekilmesi gerektiğini öne sürdü. Savcı ise avukatı ‘şöhret aramakla’ suçladı.

İşkence gördüm

Deniz Kuvvetleri Askeri Mahkemesi'ndeki dünkü duruşmaya Onbaşı Kadir Sarmusak'la birlikte, dördü emniyetçi, biri asker beş sanık ve avukatları katıldı. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı İstihbarat Daire Başkanı Kıdemli Albay Eser Şahan'ın ilk duruşmaya gelmemesi dikkat çekti. Sarmusak kendisine elektrik ve soğuk suyla işkence yapıldığını iddia etti.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!