Madalyalı Osmanlı tarihi

METİN ERÜRETEN'in Osmanlı Madalyaları ve Nişanları-Belgelerle Tarihi kitabı (DMC-The Destination Management Company); bir ülkenin siyasal ve toplumsal tarihi ile madalyalar, nişanlar arasındaki paralelliği göstermesi açısından ilgimi çekti.Madalyalara, nişanlara, onların yönetmeliklerine bakarken, bunların yalnız savaşlarda kahramanlık gösterenlere değil, insani alanlardaki çalışmalarıyla öne çıkanların da ödüllendirildiği görülmektedir.Sadakat ve Şecaat Madalyası'nın yanı sıra, kolera salgınında başarı gösterenler de Kolera Madalyası almaya hak kazanmışlardır. 1894'teki depremde yardım edenlere Hareket-i Arz (Deprem) madalyası verilmiştir. Hastanelerde yaralı askerlere bakan kadınlar da Şefkat Nişanı'na layık görülmüştür.Madalyalardan, nişanlardan tarihi izlemek. Değişik bir yöntem.TÜRK VE İSLAM ESERLERİ MÜZESİTÜRK VE İSLAM ESERLERİ MÜZESİ kitabı (Akbank) gerçekten, Türk kültürü, tarihi ile ilgilenen herkesin kitaplığında bulunması gereken bir çalışma.Akbank Genel Müdürü Zafer Kurtul, ‘‘Türk İslam Eserleri Müzesi'nde izleyicinin görmediği birçok eser var bu kitapta’’ diye yazmış.Müze kitaplarının önemi buradan kaynaklanır. Sergilenmeyen/sergilenemeyen malzeme üzerine bilgi bulursunuz. Türk ve İslam Eserleri Müzesi Müdürü Nazan Ölçer de müzenin önemini şöyle özetliyor:‘‘Türk ve İslam Eserleri Müzesi'nin kuruluş amacı, 19. yüzyılda adeta bir yağma ile karşı karşıya kalan, kültür mirasını korumak olmuştur.’’Müze'nin tarihiyle başlayıp eserler üzerindeki ayrıntılı bilgi ve incelemelerle devam eden kitap, bu müzenin önemini bir kez daha vurguluyor.OSMANLI SAĞLIK HİZMETİNDE ERMENİLERARSEN YARMAN'ın Osmanlı Sağlık Hizmetinde Ermeniler ve Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Tarihi (Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakfı) birçok yönden olağanüstü önem taşıyor.Bu bir Osmanlı tarihidir.Mete Tunçay'ın Sunuş'ta yazdıkları, tarihe yaklaşım yöntemini önermektedir:‘‘Şimdi 21'inci yüzyılın başında bize düşen görev, ortak geçmişimizi araştırmak ve nesnellikle ortaya koymak olmalıdır. Ermeni olmayan bizlerin de, bu geçmişten kendimize bir gurur payı çıkarmaya hakkımız vardır.İnanıyorum ki, ancak mazinin böyle iyi yanlarını unutmazsak, gelecekte de değerleri koruyan çoğulcu bir yaşam sürebiliriz. Arsen Yarman'ı bu imrenilecek çalışmasından ötürü kutluyor ve kitabını her aydına salık vermekten onur duyuyorum.’’OR-AHAYİM HASTANESİVİKTOR APALAÇİ'nin yayına hazırladığı Or-Ahayim Hastanesi-Sevgi ve Şefkatin Yüzyılı (Or-Ahayim Musevi Hastanesi Vakfı), bir azınlığın dayanışması kadar, Türk-Musevi ilişkilerinin de bir yönünü aydınlatıyor.Rıfat Saban, 100 Yıllık Bir Çınar yazısında hastaneyi, onun getirdiği zihniyeti özetliyor:‘‘Bir asırlık mazisi ile Or-Ahayim Hastanesi sadece saygın bir hayır kuruluşu değil, daha ileri ve önemli olarak Türk-Musevi toplumuna gerçek bir cemaat hüviyeti kazandıran abideleşmiş bir kurumumuzdur.’’Viktor Apalaçi'nin ‘‘Türk Yahudi cemaatine hastanenin penceresinden bakış’’ sözü, kitabın ana felsefesini özetliyor.* * *KOZMOPOLİT Türkiye'nin bir kesitini verebildim mi yazımda?Özellikle kültür başkenti İstanbul, rengini kozmopolitliğe borçludur.