Macahel balİ her derde deva

Güncelleme Tarihi:

Macahel balİ her derde deva
Oluşturulma Tarihi: Şubat 28, 1999 00:00

Rezzan HASANBEŞEOĞLU
Haberin Devamı

Geçen haftanın programı Çamlıhemşin gezisiydi. TEMA Vakfı ile Fırtına Vadisi seferimiz karakış yüzünden ertelendi. Bir bahar günü Çamlıhemşin'e hareket etme hayalleri kurarken, postadan Macahel dergisi çıktı. Gürcistan'ın hemen yanı başında, haşin Karadeniz'in en doğusunda, benzersiz bir zümrüt Macahel. Camili de denilen cennet yöreyle Temmuz 1997'de yine TEMA sayesinde tanıştım ve tabii unutamadım. TEMA'nın özel koruması altına alıp, kalkındırma projesini başlattığı Macahel yeryüzünün tüm ormanlarını kıskandıracak özellikte, güzellikte. Çünkü buraların biyolojik çeşitliliği çok yüksek. Yöreye özgü türler yani endemik bitkiler ve hayvanlar açısından tam bir hazine.

‘‘Doğayla insanın barışık olduğu yer’’ sloganıyla anılan Macahel'in havası, suyu, yeşili, halkı bir de balı bambaşkaydı. Kasım-Nisan aylarında kardan yolu kapanınca kaderine terkedilen Macahel halkının en büyük dayanağı efsane balı. Öksürüğe, romatizmaya, yaraya, aklınıza gelebilecek her hastalığa balıyla direniyor Macahelliler. Anlattıklarına göre yörede şimdiye kadar tek bir kanser hastasına rastlanmamış.

Kestane, ıhlamur ağaçlarının en tepelerindeki kovanlardan binbir özenle toplanan, çiçek özlerini de hissettiğiniz hafif acı balın sırrı nedir? Macahel Dergisi'nden, TEMA Vakfı yayınından uzman arıcı, ziraat yüksek mühendisi Ahmet İnci'nin incelemesinden aktarıyoruz ayrıntıları: Bu özel bala Kafkas arısı imza atıyor ve Türkiye'de melezlenmeye uğramadan günümüze kadar gelebildiği tek yöre Macahel. Saf Kafkas arısı, balın hasını, alasını armağan ediyor bizlere. Camili'nin güvenlik bölgesi olması, ulaşım zorluğu ve çevrede çok yoğun bulunan Rhodadendron bitkisi nektarının başka bölge arıları için toksik etki göstermesi Kafkas arısını genetik kirlenmeden yani melezlenmeden korumuş.

Yöredeki arıcılık geleneksel yöntemlerle sürdürüldüğünden ekonomik boyutlarda değil. Türkiye'nin değişik coğrafyası ve flora zenginliğine kıyasla arıcılığımız hayli verimsiz bir tablo ortaya koyuyor. Mevcut 3.6 milyon kolonisiyle Türkiye, Çin ve ABD'den sonra dünya üçüncüsü. DİE verileri koloni başına bal veriminin 16.5 kg'ı geçmediğini gösteriyor ve bu sonuç ülkemizin olanaklarına göre fevkalede düşük. Yüksek üretim yılda toplam 1 milyon 750 bin ana arı gerektiriyor. Oysa halen Türkiye'de yaklaşık 75 bin ticari arı üretiliyor. Uzman arıcı İnci, Macahel'in Kafkas arısının özel koruma altına alınması, üretilmesi, diğer bal arılarına kıyasla daha iri ve siyah olan bu arının gen merkezi olmasını öneriyor. Bir başka deyişle Macahel, yüksek vasıflı saf, damızlık Kafkas ana arı üretim merkezine dönüştürülebilir .

Macahel'in kalkınmasında dört dörtlük bir öneri arıcılık. Hiçbir şekilde çevreyi bozmuyor, kirletmiyor. Ana arı üretimi, Türkiye arıcılığında bal üretimini en az ikiye katlayacak, bu işten ekmeğini kazananlar da bölgenin ağacını, çiçeğini, kısaca doğasını biraz da arılar için daha dikkatli koruyacaklardır.

Bu şifalı balın büyük kentlerde satılması planlanıyor. Kafkas arısı örnekleri Ankara'daki üniversitelerde inceleniyor, sağlığa uygunluğunun onaylanması gerekiyor. İstanbul'da Macahel balına ne zaman kavuşuruz bilemem, ama ola ki yolunuz oralara düşerse Görgit yaylasında tereyağlı, ballı bir kahvaltı edin ve bir kavanoz bal da alıverin. Geçenlerde sürpriz yapıp bal gönderen Macahellilere bu vesileyle teşekkür de ederim bilebildiğim birkaç kelime Gürcüce ile. ‘‘Momenatret tven. Didi madloba. Tven arnadegibizkot. (Özledim sizleri. Çok teşekkürler. Sizleri unutmayacağım)’’Vallahi bu yıl hiç grip olmadım sayenizde...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!