Adalet Bakanı Herta Daeubler-Gmelin'in, ABD Başkanı George Bush ile Adolf Hitler'in yöntemleri arasında benzetme yaptığı yolundaki haberlerle ilgili de Schröder, "Daeubler-Gmelin benzetme yapmadığını söyledi. Benim Başbakan olarak görevim, önce bakanıma inanmaktır. Söylediklerinin yalan olduğu ortaya çıkarsa o zaman gerekli kararları alırım" dedi.
Schröder, sel felaketinin de kendisine oy getirmediği şeklindeki bir yorum üzerine, "Sel felaketinden etkilenen insanlara yardım etmekher başbakanın görevidir. Bundan dolayı zaten daha fazla oy kazanmayı düşünmedim" diye konuştu.
Birlik partilerinin başbakan adayı ve Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi Genel Başkanı Edmund Stoiber ise Schröder'in Irak konusundaki tutumunun SPD'ye oy kaybettirdiğini savunarak, şunları söyledi:
"Schröder, Almanya'yı Avrupa'dan da soyutladı. Amerikalılar, 'Almanları Hitler'den kurtardık. Şimdi bizi Hitler ile kıyaslıyorlar' diye düşünüyorlar."
Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) Genel Başkanı Angela Merkel de, "ABD ile ilişkilerimiz hiç bu kadar kötü olmamıştı. AdaletBakanı Herta Daeubler-Gmelin hala nasıl kabinede oturuyor, anlamıyorum" diye konuştu.
Birlik 90/Yeşiller Partisi Eş Başkanı Fritz Kuhn ise Schröder'in Irak politikasını savunarak, "Halk, yöneticilerden gerektiği zaman kesin tavır almalarını ister. Başbakan Schröder de bunu yaparak açıklık gösterdi" şeklinde görüş belirtti.
"BAŞARIMIZI FISCHER'E BORÇLUYUZ"Kuhn ayrıca,
seçim sonuçlarından çok memnun kaldıklarını belirterek, "Başarımızın büyük bölümünü başbakan adayımız olan Dışişleri Bakanı Joschka Fischer'e borçluyuz" dedi.
Hür Demokrat Parti (FDP) Genel Başkanı Guido Westerwelle, seçimlerde başarısız olduklarını kabul ederek, "Bizim parti olarak hatamız, seçim programımızı tanıtmak yerine, parti üyelerimiz ile İsrail karşıtı politikalarla ilgili tartışmalar yapmamızdı" diye konuştu.
Demokratik Sosyalizm Partisi (PDS) Genel Başkanı Gabi Zimmer ise partisinin seçim yenilgisini parti programlarını yeteri kadar tanıtamamalarına bağladı.