Kutsal şarap tartışması

İzmir Latin Katolik Cemaati Başpiskoposu Monsenyor Giuseppe Bernardini, geçtiğimiz haftalarda gazetemizde yayınlanan ‘‘Hristiyan Hacılara Kutsal Şarap’’ başlıklı yazıya gücendiklerini belirten bir yazı gönderdi. Yazıda sözü geçen şarap 2000 yılında hacı olmak için Türkiye'ye gelecek olan hristiyanlar için Kuşak Ajans'ın yöneticisi Rana Cabbar tarafından hazırlandı. Turizm Bakanlığı ve Kavaklıdere tarafından desteklenen ‘‘Kutsal Şarap/ Holy Wine’’'ın İzmir Katolik Kilisesi'nde kutsandığı söyleniyordu. Ancak İzmir Latin Katolik Cemaati Başepiskoposu Monsenyor Giuseppe Bernardini, ‘‘Dinimize göre kutsanmış şeyleri satmak din ticareti (simonia) günahını işlemektir. Kutsanmış şeyler satılamaz ancak hediye edilebilir. Bu şarabı kutsadığım doğru değil.’’ diyor.

Dininizde şarabın yerini anlatabilir misiniz? Kutsal bir içecek mi?

- Şarabın Hristiyanlık için özel bir anlamı yok. Ekmek, su, meyve, yağ gibi insanın kullandığı diğer yiyecek ve içeceklerden farklı değil. Hepsi gibi Tanrı'nın bir armağanı.

Hz. İsa son akşam yemeğinde havarilerine şarabı kendi kanı gibi kabul etmelerini öğütlediğine inanılıyor? Bu inanışı anlatır mısınız?

- Bu soruya cevap vermek çok basit değil. Üstü kapalı bir soru. Hiç bir Hristiyan sofrada oturup yemeğinin yanında bir bardak şarap içerken Hz. İsa'nın kanını içtiğini düşünmez. Bunun yanında Hazreti İsa'nın son akşam yemeğinin sonunda, bir parça ekmek ve bir kadeh şarah alıp şunları söylediğini biliyoruz: ‘‘Bunu alın ve yiyin! Bu benim vücudum, bu da kanım. Bunu benden bir anı olarak hatırlayın.’’ Biz İsa'nın vücudunun ve kanının ekmek ve şarapla değişmiş olduğuna inanıyoruz.

Türkiye'ye gelmesi beklenen hacılara satmak için piyasaya çıkarılan Kutsal Şarap (Holy Wine) bu düşünceden yola çıkılarak mı hazırlanmış?

- ‘‘Kutsal’’ kelimesinin kullanılmasını doğru bulmuyorum. Çünkü şarabın bir şekilde kutsandığını düşündürüyor. Oysa bu mümkün değil. Kilise kutsanan şeylerin satılmasına asla izin vermez. Bu dinimize aykırıdır. Ve ben bu şarabı kutsamadım, doğru değil. Ayrıca şarabın bu etiketle satılması için kimse Kilise'den izin almadı. İsa ve Meryem Ana'ya hakaret ifade eden bu girişimi ve benzerlerini kınıyorum.

Bu yıl Türkiye'ye hacı olmak için gelmesi beklenen çok sayıda turist var. Siz Katolik Kilisesi olarak bir program hazırladınız mı?

- Üç yıl önce ulusal bir komite kuruldu ve Türkiye'de yapılacak kutlamaların detaylı bir takvimi hazırlandı. Bu kutlamaların hepsi hacıları ilgilendirmiyor. Ama özel kutlamalar arasında mesela Selçuk'taki Meryem Ana'nın evi ve Aziz Giovanni, Antakya yurtdışından gelecek olan hacıların ilgisini çekecek.