Kılıçdaroğlu: "Başbakan tehditle oy istiyor"

Güncelleme Tarihi:

Kılıçdaroğlu: Başbakan tehditle oy istiyor
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 24, 2011 17:12

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Iğdır'da tehditle oy istediğini ileri sürerek, “Eğer bir Başbakan bir ülkenin, bir kentin yurttaşlarını tehdit ederek oy istiyorsa o Başbakanı defterden silmek zorundayız” dedi.

Haberin Devamı

Seçim çalışmaları kapsamında miting yapmak üzere helikopterle Ardahan'dan Iğdır'a gelen Kılıçdaroğlu'nu Şehir Stadı'nda Genel Başkan Yardımcısı Alaattin Yüksel, CHP Iğdır milletvekili adayları ve parti yöneticileri karşıladı.

Şehir Stadı'ndan partiye ait otobüsle mitingin yapılacağı Belediye Meydanına gelen Kılıçdaroğlu, yolda kendisini bekleyen vatandaşları selamladı.
Belediye meydanında toplanan kalabalığa hitap eden Kılıçdaroğlu, Iğdır'a daha önce bürokrat olarak geldiğini ve sınırın diğer tarafına, Nahçıvan'a geçtiğini belirterek orada yaşayan insanların akrabalarının Türkiye'de, burada yaşayan insanların akrabalarının da Nahçıvan'da bulunduğunu anımsattı ve Nahçıvan sınır kapısının açılmasını istedi.

Kemal Kılıçdaroğlu, miting meydanına gelirken yolda kahvehanede oturduğunu ve vatandaşların kendisine “Sayın Erdoğan buraya geldi, bizi tehdit etti. 'AKP'ye oy vermezseniz sınırı açmayız' dedi” diye şikayette bulunduğunu belirterek, “Eğer bir Başbakan bir ülkenin, bir kentin yurttaşlarını tehdit ederek oy istiyorsa, o Başbakanı defterden silmek zorundayız. Allah aşkına; tehdit ne zamandan beri başladı. Vatandaş sandığa gider istediği gibi oyunu kullanır, kullandığı oya da hepimiz saygı duyarız. Demokrasi var diyoruz, özgürlük var diyoruz. Bizim kafamızdaki özgürlük ve demokrasi farklı, onun kafasındaki özgürlük ve demokrasi farklı” diye konuştu.

Iğdır'ı ve Iğdırlıları sevdiğini, halkı sevdiğini ve halka hizmet etmek istediğini anlatan Kılıçdaroğlu, Iğdır'ın olağanüstü güzel bir coğrafyası, iklimi olduğunu, yaylaları, meraları, bereketli güneşi, yağmuru, nehiri, suları bulunduğunu ifade ederek, meydanda bulunanlara,”Bir soru size: Bu kadar güzelliklerin içinde niçin yurtdışından canlı hayvan ithal ederiz? Niçin yurtdışından et ithal ederiz? Burada yok mu, üretilemiyor mu?” sorusunu yöneltti.

Kılıçdaroğlu, 1 yılda Hükümetin yurtdışından ithal edilen tarım ve hayvan ürünlerine ödediği paranın 20 milyar dolar olduğunu iddia ederek, “20 milyar doları yabancı ülkelerin çiftçisine öderiz, üreticisine öderiz. Bizim vatandaşa gelince para yok deriz. Niye para yok? 20 milyar doların 5 milyar dolarını bizim üreticimize öde, değil Türkiye'yi, bütün Orta Doğu'yu besler” dedi.

“MUTLAKA AKP'Yİ İNDİRECEĞİZ”

Konuşmasına meydanda bulunan bir dövizi okuyarak devam eden Kılıçdaroğlu, “Iğdır'da, Hakkari'de, İzmir'de, Diyarbakır'da, Çankırı'da, Çorum'da, Yozgat'ta, Trabzon'da her yerde dallarını silkeleyin. Mutlaka AKP'yi indireceğiz. Bu ülkeye demokrasiyi ve özgürlüğü getireceğiz” ifadelerini kullandı.

AK Parti hükümetinin, bereketli olmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Bereketli bir iktidar olsaydı 12 milyon 715 bin yoksulumuz olmazdı. Bereketli bir iktidar olsaydı çocuklar yatağa aç girmezdi. 4 çocuktan birisi yatağa aç giriyor. Böyle bir iktidar olabilir mi?” diye konuştu.

AK Parti'nin “rant partisi” olduğunu ileri süren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
“Halk partisi değil, halkını düşünen bir parti değil, rantını düşünen bir parti. Ama size sözüm var. Bunların maskelerini indirmek benim boynumun borcu, maskelerini indireceğim, gerçek yüzünü göreceksiniz. Her söylediğim doğrudur, ne söylüyorsam doğrudur. Ona da itiraf ettireceğim. 'Bakanlarım yalan söylemiyor' diyordu, 'bakanlarım yolsuzluk yapmıyor' diyordu. Kendisi çıktı kürsüye ve 'Benim bakanlarımdan bazıları niye girmedi milletvekili listesine biliyor musunuz? Yolsuzluk yaptıkları için' dedi. Ben, bakanların isimlerini saydım, 'sizi yolsuzlukla suçladı çıkın konuşun...' Konuştular mı? Niye konuşmuyorlar. Birisi beni yolsuzlukla suçlayacak ve ben sesimi çıkarmayacağım. Sukut ikrardır. Sesini çıkarmıyorsun, kabulleniyorsun.”

Türkiye'ye barışı getireceğini ve kardeş kavgasını bitireceğini belirten Kılıçdaroğlu, bu ülkede barışın, huzurun ve istikrarın yolunun herkesin karnının doymasından geçtiğini söyledi.

Iğdır'da işsizlik var mı” diye soran Kılıçdaroğlu, “var” yanıtını alınca AK Parti'nin seçim sloganına atıfta bulunarak “Ne diyorlar, 'istikrar sürsün, Türkiye büyüsün.' Peki arkadaş, birilerinin büyüdüğü doğru da bu Iğdır niye büyümüyor? Iğdır'ın günahı ne? Kars niye büyümüyor? Ardahan niye büyümüyor? Milletvekili sayıları niye düşüyor? İşsizlik almış başını gidiyor” dedi.

2002 yılında hapisteki tutuklu ve hükümlü sayısının 59 bin olduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu, 28 Nisan 2011 tarihinde hapisteki tutuklu sayısının 123 bine yükseldiğini anlattı.

Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
“Bu istikrar devam etsin mi? 'Önemli değil, bir daha ki seçimlerde nasıl olsa hapisteki tutuklu sayısı 223 bine çıkacak' diyorsanız oyunuz AKP'ye. Ama 'hayır, işimiz olsun, aşımız olsun üretelim, alın terine değer verelim, bu ülkede çocuklar yatağa aç girmesin. Her ev mutlu olsun' diyorsanız sırtınızı AKP'ye döneceksiniz ve karşıya bakacaksınız. Karşıda CHP'yi göreceksiniz.”

“NİYE MAKARNA, KÖMÜR VERİYORLAR BİLİYOR MUSUNUZ?”

Aile sigortasını getireceklerini ve geliri asgari ücretin altında olan her hanede kadının banka hesabına en az 600 lira para yatıracaklarını belirten Kılıçdaroğlu, seçimlerde bu sözü verdiklerini ve bu sözü yerine getireceklerini söyledi.

“Niye para vermiyorsun, adam gibi para ver gitsin vatandaş alışverişini kendisi yapsın” diyen Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Niye makarna, kömür veriyorlar biliyor musunuz? Orada da vurgun yapıyorlar. Kömürde yaptıkları vurgun 1 milyar lirayı aşkındır ve o dosya Ankara Cumhuriyet Savcılığının önünde beklemektedir. Biz buna son diyoruz. Parayı vereceğiz, kimsenin tüketimine müdahale etmeyeceğiz. O aile huzur içinde gidecek alış verişini yapacak. O bize oy versin, vermesin ayrı bir şey ama bu ülkede yoksulluğu tarihe gömmek Kemal kardeşinizin görevi olacak.”

Esnafın durumunun da iyi olmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, çiftçiye, emekliye, memura, işçiye para verilmemesi durumunda esnaftan kimsenin alış veriş yapmayacağını, aile sigortasının en çok esnafın işine yarayacağını çünkü, vatandaşın doğrudan esnaftan alış veriş yapabileceğini belirtti.

Kılıçdaroğlu, miting alanında bulunan 'LYS yolda, şifre nerede?”, “Ali Demir'e selam, şifreye devam”, “YGS'de şifre hayaldi, gerçek oldu” yazılı pankartları tek tek okuyarak, 1 milyon 700 bin gencin umuduyla, geleceğiyle oynayan bir hükümetin iyi bir yönetim sergilemesinin mümkün olmadığını söyledi.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Türkiye'de milyonlarca yoksul, milyonlarca işsiz bulunduğunu ifade ederek, “Bu tabloyu değiştirmek, yeni ve güzel bir Türkiye'yi ayağa kaldırmak bizim görevimizdir. Biz bunu yapacağız. Size sözüm var. O sınavı yapan beceriksizlerden hesabını soracağım. 1 milyon 700 bin çocuğun annesine sesleniyorum: Sizin çocuklarınızın geleceğini karartan, hayalini yok eden bu iktidara oy vermeyin” diye konuştu.

“BU KENTİN İNSANLARINA YAZIK DEĞİL Mİ?”

Kemal Kılıçdaroğlu, daha önce miting yaptığı Ardahan'da vatandaştan 2 CHP milletvekili çıkarma konusunda söz aldığını ifade ederek, aynı sözü Iğdırlılardan da istediğini söyledi.

Hiç bir yerde Iğdır'ın derdinin dile getirildiğini duymadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, “Ben iki dönemdir milletvekiliyim, hiç duymadım, niye mecliste dile gelmez, Iğdırlının günahı ne? Sizden isteğim, sesinizin çıkmasını, parlamentoda sorunlarınızın dile getirilmesini istiyorsanız, işte adaylarımız burada onları size emanet ediyorum” dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın istediği tv kanalında karşısına çıkmasını isteyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hiç meraklı değilim tam tersine kameralardan ürkerim. Ama sen illaki televizyon kanalı olmasın diyorsan bak Iğdır'ın meydanı burada bütün Iğdırlıların önünde seninle oturalım konuşalım. Recep Tayyip Erdoğan, Kemal Kılıçdaroğlu ile biraraya gelip, iki uygar insan gibi konuşmaya cesaret edebilir mi? Edemez çünkü, kul hakkı yememesi lazım ayrıca mangal gibi yürek lazım. Temiz adamsan gel. Diyor ki 'Ben ustayım, o çırak.' Gel karşıma ben, kim usta, kim çırak millete
göstereyim. Gel karşıma.”

Kılıçdaroğlu, AK Parti iktidarı'nın ülkeyi “adam gibi yönetmesi” durumunda 2,5 aylık Kübra'nın annesinin kucağında açlıktan ölmeyeceğini, Diyarbakır'da bir annenin 4 çocuğuna sabah kahvaltısı veremediği için intihar etmeyeceğini, çöpten kağıt toplayan çocuğun kamyonun altında kalarak ölmeyeceğini ileri sürdü.
Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmasının ardından vatandaşları milletvekili adaylarıyla birlikte selamladı ve parti otobüsünün üstünden karanfil attı.
Miting öncesinde ve esnasında çatılara keskin nişancılar yerleştirilirken, emniyet güçleri kentte sabah erken saatlerinden itibaren yoğun güvenlik önlemleri aldı.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, daha sonra helikopterle Ağrı'ya hareket etti.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!