Kanunu binaya uydurduk yıkıldı

Güncelleme Tarihi:

Kanunu binaya uydurduk yıkıldı
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 25, 1999 00:00

Haberin Devamı

1985 İmar Affı birçok çürük binayı yasallaştırdı, çoğu depremde yıkıldı.

Deprem dikkatleri Müteahhit-Belediye-TBMM üçgenine çeviriyor. Felakette fırsatçı müteahhitler, sorumsuz belediyeler kadar imar affı çıkaran hükümet ve meclislerin de suçu var. 1985 İmar Affı sırasında Özal'ın ‘‘Binaları kanunlara uydurmak değil, kanunları binalara uydurmak şartı vardı. Biz de öyle yaptık’’ sözü, bu üçgenin Ankara ayağını özetliyor.

Depremde meydana gelen büyük yıkımın öfkesi malzemeden çalan müteahhitlere ve sorumsuz belediye yönetimine yönelirken, bazı çevreler asıl Ankara'nın aldığı imar affı kararlarının olduğuna dikkat çekiyor. Depremde çöken binaların bu imar aflarından yararlanarak ruhsat ve iskan alınmış binalar olması bu uyarıyı doğruluyor.

TBMM, ilki 1949'da olmak üzere şimdiye kadar tam 14 imar affı ilan etti. Bunlardan sonuncusu 1985'te Birinci Özal Hükümeti tarafından ilan edildi. 45. Dönem Hükümeti'nin aldığı bu af kararı o dönemde muhalefetin sert tepkisiyle karşılaşırken, dönemin başbakanı Turgut Özal şu açıklamayı yapmıştı: ‘‘Binaları mevcut kanunlara uydurmak değil, kanunları binalara uydurmak şartı vardı. Biz de öyle yaptık. Vatandaşın yaptırdığı yuvasını yıkmak, onu sersefil sokakta bırakmak bizim vicdanlarımızın işi değil.’’

İşte vicdan gereği yasalar değiştirildi ve kanuna aykırı olarak inşa edilen binalar bir gecede, ‘‘kanunen düzgün’’ hale geldi. TBMM'nin 03. 05.1995 gecesi, yasalarla oynayarak ‘‘muntazam’’ hale getirdiği bu binalar ise 17.08.1999'da yerle bir oldu.

Çarpıcı örnekler

Uzmanların felaketin baş sorumlusu ilan ettiği imar affının felaketteki marifetini Hürriyet-İstanbul, 23 Ağustos Pazartesi günü, ‘‘İmar affı + Deprem = Ölüm’’ başlığıyla duyurdu:

‘‘Halkalı'da çöken bina, 1985 İmar Affı'ndan faydalanmış. Bir başka korkunç örnek daha: Küçükçekmece Cennet Mahallesi'nde tamamen çöken bina da aynı affın kurbanı. 1978'da kaçak olarak dikilen bina, 1985'te ruhsat almış. Üstelik müteahhit, binanın denetimini, yasanın kendisine tanıdığı hakla, yeminli müteahhit bürosuna yaptırmış. Olumlu rapor veren büronun sahibiyle müteahit aynı soyadı taşıyor!’’

Uzmanlar bu örneklerin tesbitler tamamlandıkça çoğalacağını söylüyor. Büyükşehir Belediyesi şu anda İstanbul'da 1985 İmar Affı kapsamına giren bina envanteri üzerine bir çalışma yapıyor. Sonuçlarını size duyuracağız.

Bir başka çalışma da TBMM'de sürüyor. Konusu, '1985 Af Yasası' görüşülürken, milletvekillerinin yaklaşımları. Kim ne demiş, kim yasaya karşı çıkmış, kim destek vermiş: Arşivlerde bunlar taranıyor.

Bu taramalardan çok ilginç sonuçlar ortaya çıkacak. Tıpkı yasa görüşmeleri sırasında muhalefetin eleştirilerine cevap veren dönemin ANAP'lı İmar Komisyon Başkanı İbrahim Özdemir'in söyledikleri gibi:

‘‘Bu imar yasasıyla devletin vatandaşa, vatandaşın da devlete güvenini sağlayacağız.’’

Aynı teraneler

O dönemde yasaya olumlu oy verenler arasında bir politikacı daha var: Bülent Akarcalı. Akarcalı, 1985'te ANAP'tan İstanbul Milletvekili olarak imar affı yasasına 'evet' demiş.

Şimdi yine aynı partinin İstanbul Milletvekili. Hem de 3. Bölge'den! Yani kendisinin de 'evet' dediği aftan yararlanmış iki binanın çöktüğü bölgeden!

Akarcalı ise şöyle konuşuyor: ‘‘Eğer çıkan büyük fatura birilerine yüklenecek ve bunların arasında ben de varsam, cezamı tabii ki çekerim. Ama o gün alınan karar doğrudur. Tıpkı trafik kazalarının trafik yasalarından kaynaklanmadığı gibi. ’’

İnşaat Mühendisleri Odası ise şu aşamada bir iç denetime sıcak bakmıyor. Yani sağlam raporu verdiği 5 binadan dördü çöken mühendis, oda tarafından kovuşturulmayacak.

Görüşlerine başvurduğumuz İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe, binaların ruhsat alabilmeleri için rapor düzenleyen yeminli mühendislik bürolarını taramadan geçirip geçirmeyecekleri sorusunu şu şekilde yanıtlıyor:

‘‘En tepeden tavana kadar, bütün sorumlular cezasını görmelidir. Fakat Türkiye'de şu anda, teknik bilgi ve birikim devre dışıdır. Bize bu yeminli mühendislik bürolarıyla ilgili tesbitler ulaşacak olursa, statümüz gereği yapmamız gerekeni yaparız.’’

BURADA AFFA UĞRAMIŞ BİR BİNA VARDI

1978'de Celal Yakup Çebioğlu Küçükçekmece ilçesine bağlı Cennet Mahallesi'nde kaçak bir bina dikti. 1985'te Turgut Özal hükümeti İmar Affı'nı çıkardı. Affa göre kaçak bina sahibi yeminli bir mühendislik bürosuna giderek binasını kontrol ettirecek, uygun raporu alacaktı. Çebioğlu kendisiyle aynı soyadını taşıyan Hüseyin Yakup Çebioğlu'nun yeminli bürosuna başvurup kolaylıkla raporu aldı. Bu raporla da 7.11.1985'te belediyeden ruhsat elde etti. Artık binası tamamen yasaldı! Kanun binaya uydurulmuştu! Fakat aflı-raporlu bina 17 Ağustos 1999'da tamamen yok oldu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!