Kalpleri darbuka çalınca atıyor

Güncelleme Tarihi:

Kalpleri darbuka çalınca atıyor
OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 15, 2001 00:00

Harem grubuyla tam kadro konuÅŸmaya imkan yok. Çünkü gruptan birileri sürekli turnede oluyor. Tam "grubu bir araya topladık" derken bu sefer de Almanyalı Suat (Berkay) hastalanıyor. Neyse ki grubun becerikli menajeri Sinan Nergis bol bol konuÅŸarak bu açığı fazlasıyla kapatıyor.  O da olmazsa ne yapardık, bilmiyoruz. Çünkü grup elemanları üzerlerinde turuncu, kırmızı Armani tunikleriye efendi efendi oturuyorlar. Ağızlarını bıçak açmıyor, konuÅŸmayı deÄŸil, sahnede darbukalarını konuÅŸturmayı seviyorlar. Klasik bir açılış sorusuyla baÅŸlayalım. Harem'i nasıl kurdunuz?Bünyamin Olguncan-Okay Temiz ile Fransa turnesine gitmiÅŸtik. O konser çok tutunca ‘‘Yaa niye bir darbuka grubu kurmuyorsunuz?’’ diye sordu. Bütün ritimciler birbirini tanıyor. Vaktimiz oldukça da devamlı Unkapanı'na takılıyoruz. Mega Müzik'in sahibi Ethem Bey'e (Zeytinkaya) ritimle ilgili bir albüm yapmak istediÄŸimizi söyledik o da bu fikri deÄŸerlendirdi ve ‘‘Harem’’i oluÅŸturduk. Ä°lk albüm 2000 yılının temmuzunda çıktı. Hatırlıyorum, her yerde çalıyordu ve birbirimize ‘‘Kim bunlar?’’ diye soruyorduk. Sinan Nergis- BeyoÄŸlu'nda Ä°stiklal Caddesi'nin giriÅŸindeki AFM FitaÅŸ'da çok çaldı. Özellikle o noktada çalınması bir promosyon anlaÅŸmasıydı. Ä°nsanlar o dükkanı iki ay boyunca Harem'le özdeÅŸleÅŸtirdi. Adım adım satışlar arttı. Hatta dükkanın önünde oynayan insanlar görülmeye baÅŸladı. Ä°lk albüm sadece bir merhabaydı. Ä°kinci albümde ne yapsak diye düşünürken Ekrem Bey'in önerisiyle elekronik müzikle darbukayı birleÅŸtirdik.Aynı zamanlarda ‘‘Africanism’’ adlı yabancı bir grup çıktı ve aynı ÅŸeyi yaptı.SN-Albümün onlardan etkilenerek yapıldığını söyleyen insanlar var. Bu albüm uzun süredir hazırdı, taklit filan deÄŸil ama Fransız bir prodüktör ile Türkiye'den bir prodüktör aynı ÅŸeyi eÅŸ zamanlı olarak düşündüler. Müzikal tercih olarak Harem'in ‘‘parti formatında çalan bir grup’’ olmasını istedik. Darbukanın sadece eÅŸlik enstrümanı olmadan da kendi başına var olabileceÄŸini gösterdik. Åžu an partilerden özel gecelere, lansmanlara kadar her tarafta Harem çalınıyor, yabancı müzik yayını yapan radyolar bangır bangır Harem çalıyor, Laila'da her dakika Harem CD'si dönüyor.Harem'de deÄŸiÅŸiklikler de oldu...SN-Ä°lk Harem'deki iki arkadaÅŸ kendi rızalarıyla gruptan ayrıldı. Onlara da hayırlı iÅŸler diliyoruz. Tabii ki bu arkadaÅŸlar çok önemli ama mesela ÅŸimdi de Serkan ayrılırsa bu grup devam edebilir.Yani gidenin yeri kolayca doluyor mu?SN- Tabii ki hayır ama prodüksiyon anlamında gidenin yeri doldurulur. Ama ben Harem'in artık çok fazla deÄŸiÅŸeceÄŸini zannetmiyorum. Grubun ismini kim koydu?SN-Ethem Bey. Türk deyince akla Topkapı Sarayı, rakı, balık, BoÄŸaz ve harem gelir, yani bu isim gruba cuk oturdu. Hepiniz çekirdekten yetiÅŸme misiniz? BO- Kabuktan yetiÅŸme. Hepimizin ortamlarında müzik var. Babalarımız abilerimiz, akrabalarımız ritim, darbuka, kanun, keman çalıyor. Yurtdışına açılma durumları var mı?SN- Albümün 150 kopyası Yunanistan'da bar, disko ve kulüplerle medyaya dağıtıldı. Ä°ki plak ÅŸirketi birden teklif getirdi. Albüm özellikle güney pazarlarında çok ilgi görüyor. Ä°spanya, Ä°srail, ve Fransa da ilgileniyor. Biz dünya pazarında Sertap gibi tek atımlık bir deneme yapmak istemiyoruz, onların koÅŸullarıyla yarışmak istiyoruz. Beceremezsek de beceremedik diye geliriz, kaybedeceÄŸimiz bir ÅŸey yok. Sizden ders almak isteyenler oluyor mu?EO-Genelde bayanlar ‘‘ders verir misiniz?’’ diye soruyorlar. Taksim'de bir çalışma grubumuz var, orada ders vermeyi düşünüyoruz. BoÄŸaziçi Ãœniversitesi'nde workshop yapmak istiyoruz. Para kazanmaya baÅŸladınız mı?EO-Paranın peÅŸinde koÅŸmuyoruz para bizim peÅŸimizden koÅŸuyor, çalıştıkça para kendiliÄŸinden geliyor. Albümün prodüksiyonuna çok para harcandı mı?SN-Bir popçu kadar deÄŸil ama yine de epey para harcandı ama paranın dönüşü de daha fazla oldu.Bütün millet göbek atmaya ne kadar meraklıymış. Bunu siz mi ortaya çıkardınız?SN- Evet, bunu Harem ortaya çıkardı. Derya Bey (KöroÄŸlu) bile konserde oynadı. Kaç yaşında olursanız olun bu ritme uyduruyorsunuz ayağınızı. Bu göbek atma tutkusu ekonomik krize baÄŸlı olabilir mi?EO-Bu istek ÅŸimdiye kadar hep bastırılmış. Eskiden insanlar gizli gizli göbek atardı. SN-Tekno müzik insanları dans etme fikrine alıştırdı. Ritm yaygınlaÅŸtıkça insanlar rahatladı, krizde insanların enerjiye ihtiyacı var. Dünyada ritmin kralı kimdir, Mısırlı Ahmet mi mesela?EO-Ritimde kral yoktur, herkes öğrencidir. Ama biz darbukayı tek parmakla ve fıskeyle çalarken Mısırlı Ahmet üç parmağıyla çalıyordu. Ona yetiÅŸmemiz için çok çalışmamız lazım. O bir numaralı üstaddır ve sazına aşıktır.Burhan Öçal'ı nasıl buluyorsunuz?EO- Kendi dalında isim yapmış güzel bir müzisyen. Kendini çok iyi pazarlıyor ve Avrupa'da tanıtmış.Hepiniz Roman mısınız?EO- Evet, melezlik de var, ama kanımıza Romanlık karışmış.Harem fanteziniz var mı?EO- Yok. Biz kendimizi kanıtlamak ve çok çalışmak istiyoruz. Ya yapmayın, ÅŸahane yerlerde çalıyorsunuz, kadınlar aÄŸzınızın içine bakıyordur...EO-Konserlerde kadınlar bize bakıyor ama biz onlara bakamıyoruz. Bakarsak konsantremiz bozuluyor, yani etkileniyorum. Ama ileride bir harem kurma düşüncemiz var. Bayan darbukacılara ders verip onlardan oluÅŸan bir grup kuracağız ve konserlere beraber çıkacağız.Ritmin bu acayip yükseliÅŸinin gelip geçici olmasından endiÅŸe etmiyor musunuz?EO-Darbuka geçer bendir gelir, bendir geçer perküsyon gelir. Ritim hiçbir zaman bitmez. Mısırlı Ahmet bir röportajda ‘‘Zengin çocukları darbuka çalmaz’’ demiÅŸti. Siz ne diyorsunuz bu hususta?EO-Çalmaz diye bir ÅŸey yok. Kendi zevkine kalmış bir olay. Meslek olarak diyorum...EO- Haa, o zaman doÄŸru söylemiÅŸ. Çünkü anne-baba buna karşı çıkıyor, ‘‘Benim oÄŸlum darbukacı mı olacak’’ diyor. Mesela Mısırlı Ahmet Bey de çok okumuÅŸ gezmiÅŸ bir insan ama ‘‘Benim kalbim darbuka çalınca atıyor’’ diyor. Bizimki de o hesap. Öz hakiki Harem tartışmasıHarem grubu ilk albümü çıkardıktan zonra dağıldı. Gruptan ayrılan iki kiÅŸi (Sibel Can'a çalan ritimciler olarak tanınan YaÅŸar Akpençe ve Kemal TaÅŸpınarlı) ‘‘Harem’’ adıyla Universal-NeÅŸe Müzik ile sözleÅŸme imzaladı. Adı henüz belli olmayan ancak hazır haldeki albüm çıkmadan ‘‘Harem 2’’ önce davranmış ve piyasaya çıkmış. Mecburen onlar da albümlerini yeni bir isimle çıkaracaklar ama isim ‘‘Harem-Selam’’ mı olacak ‘‘Darbuka's Kings’’ mi henüz belli deÄŸil. Universal NeÅŸe Müzik yetkilileri ‘‘Harem’’ isminin tescillenmiÅŸ patenti bizde ama kanuni olarak müdahale etmek ve mahkemelerle filan uÄŸraÅŸmak istemiyoruz. Zaten asıl arkadaÅŸlar bizim bünyemizde'' diyor. YaÅŸar Akpençe ise ‘‘Kendi isteÄŸimizle ayrılmadık. Ortada büyük sorunlar var. Harem'in müziklerini yaratan YaÅŸar Akpençe'dir, ilk albüm benim yaptığım solo ve benim beynim sayesinde satmıştır. Ä°kinci albüm de ilkinin rüzgarıyla gitmiÅŸtir. Harem ÅŸu anda toplama bir grup. Gerçek Harem grubu tekrar toplanabilir ama buna karşı çıkan arkadaÅŸlar var. Ä°ki Harem aynı gövdede birleÅŸebilir, biz bunu istiyoruz.’’ diyor.KÄ°MLERLE AYNI SAHNEDE?Mesela Mahsun Bey'le (Kırmızıgül) bundan bir hafta önce konser vermiÅŸtik, ‘‘Arkadaşımız da Harem grubundan, ÅŸimdi ondan bir solo istiyoruz’’ demiÅŸti. Ä°nsan onore oluyor.Ebru GündeÅŸ ile Rumelihisarı'nda konserimiz vardı, ‘‘Harem grubundan eleman arkadaşımız var, bir solo rica etsek çalar mı’’ diye anons etti sahnede. Çok güzel bir ÅŸekil oldu, insanlar çok beÄŸendi, o da bizi ayakta alkışladı.Levent Yüksel, ki kendisi ağır bir insandır, Harem ile verdiÄŸi konserde göbek attı, daha doÄŸrusu oynamaya çalıştı.BALIK DERÄ°SÄ°NDEN, RÖNTGEN FÄ°LMÄ°NDENÄ°ki çeÅŸit darbuka var. Döküm ve toprak. Döküm darbuka hastanelerde kullanılan röntgen filmlerinden yapılıyor. Toprak darbuka balık derisinden üretiliyor. Eskiden bakır darbuka da kullanılırmış ama artık pek kalmadı. Döküm darbukayı sahnede, toprağı da stüdyoda kullanıyoruz.SERKAN BALTA (26) 15-16 yıldır darbuka çalıyor. Yıldız Tilbe, Ebru YaÅŸar, Ä°zzet Yıldızhan, Ä°brahim Tatlıses gibi sanatçılara eÅŸlik etti. Evli, bir oÄŸlu var. Fatih'te oturuyor.BÃœNYAMÄ°N OLGUNCAN (29) Samsun doÄŸumlu. Babası Samsun Belediye Konservatuarı'nda öğretim görevlisi. Ona saz, tambur verdi çalsın diye ama Bünyamin darbukaya baÅŸladı, 14 yıldır haşır neÅŸir. ERCÃœMENT Ä°PÄ°N (26)Adana doÄŸumlu, 26 yaşında. 15 senedir darbuka çalıyor. Birlikte çalıştığı sanatçılar arasında ilk aklına gelenler Ebru GündeÅŸ ve Metin Åžentürk. Evli, bir oÄŸlu var. KurtuluÅŸ'ta oturuyor.SUAT BERKAY (30) Lakabı ‘‘Almanyalı Suat’’. Bekar. 25 yıl Almanya'da yaÅŸadı. Akbank Caz Festivali'ne katıldı, Okay Temiz'le çalıştı. Mısır'ın en önemli darbukacısı Sait Artist ile aynı sahneyi paylaÅŸtı. Her türlü perküsyon aletini çalıyor. Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!