Kadın turiste tecavüz edenler: Sarhoştuk hatırlamıyoruz

Sanıklardan Ramazan Tuaç, turistlerden gasp ettiği parayı Mardin’in Midyat İlçesi’nde PKK’lı teröristlere verdiğini söyledi. Van’ın Muradiye İlçesi’nin Şeytan Deresi Mevkii’nde kamp kuran İsviçreli Johannes Martin Luz ile kız arkadaşı müzik öğretmeni 34 yaşındaki M.M.W. 31 Mayıs 2006'da yanlarına gelen 1’i kadın 6 kişinin saldırısına uğramıştı. Saldırganlar, Luz’u dövüp bağladıktan sonra kız arkadaşına tecavüz etmiş ve daha sonra da para ve değerli eşyalarını alıp kaçmıştı. Saldırganlar, olaydan 2 gün sonra Şırnak’ın Cizre İlçesi’nde yakalanmış ve getirildikleri Muradiye İlçesi’nde adliye sevk edilirken, halk tarafından linç edilmek istenmişti. Sanıklardan 4’ü tutuklanırken, 2’si tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı. Ancak savcının yaptığı itiraz üzerine serbest kalan sanıklar Hatice Yıldız ile Hüseyin Süyür, hakkında gıyabı tutuklanma kararı çıkarılmasına rağmen henüz yakalanamadı. Muradiye'de ağır ceza mahkemesi olmadığı için Erciş Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün ilk kez görülen davada tutuklu sanıklar Cemal Barın, Ramazan Tuaç, Sabri Kartal ve 17 yaşındaki N.S. hazır bulundu. Sanıklar adliye getirildiği sırada geniş güvenlik önlemleri alındı.

76 YILA KADAR HAPİSLERİ İSTENİYOR

Erciş Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘gasp, yağma, tecavüz, silahla tehdit, hürriyeti tahdit, silahla tecavüz, adam yaralama’ suçlamasıyla ilk duruşmaya çıkan tutuklu sanıklar Cemal Barın, Ramazan Tuaç ve Sabri Kartal için 76’şar yıl, evli ve 1 çocuk babası N.S. için 50 yıl, haklarında gıyabı tutuklama kararı bulunan ve duruşmaya gelmeyen Hatice Yıldız ile araç şoförü Hüseyin Süyür için 58’er yıl ağır hapis cezası isteniyor. Erciş Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ramazan Doğan, sanıklardan birinin yaşının küçük olması nedeniyle sanık avukatlarının duruşmanın basına kapalı yapılması talebini kabul ederek, duruşmayı basına kapalı yaptı. Duruşmada, sanıklar olay günü Cizre’den Van’a bir düğüne geldiklerini, ancak düğünün iptal edilmesi üzerine Muradiye’de Şeytan Köprüsü yanında dinlenip alkol aldıklarını ve olayları hatırlamadıklarını söyledi.

GASP PARALARI PKK'YA GİTTİ

Bölücü terör örgütü PKK’nın dağ kadrosundayken yakalanan ve bir süre hapis yattıktan sonra çıkan Ramazan Tuaç, PKK’lı teröristlerin sürekli kendisini maddi yardımda bulunmaları için ölümle tehdit ettiğini iddia etti. Tuaç, “Ben Cizre’de 5 eve girip bin 500 YTL para çaldıktan sonra önceden tanıdığım Hatice’nin evin gittim. Onlar Van’a gideceğini söyleyince birlikte geldim. Olay günü alkol aldık eğlendik ama ben sarhoş olmadım. Turistler de bizimle birlikte eğleniyorlardı. Cemal, kadın turistle çok samimi olmuştu. Ben bu sırada erkek turiste bulunduğumuz yerin yakınında olan evin arka tarafına götürdüm. Onu soymak için taşla burnuna ve omuzuna vurdum ve bayıldı. Daha sonra onların çadırına gidip 800 ABD doları, 700 YTL ve değerli eşyalarını alıp, Cemallerin yanına gittim. Cemal, ben yanlarında olmadığım sırada bayan turistle cinsel ilişkiye girmiş. Benim de cinsel ilişkiye girmemi istedi. Ben kabul etmeyince, Cemal, ‘Eğer kabul etmezsen seni öldürürüm’ dedi. Ben de yanımdaki paralara zarar gelmesin diye kadınla ilişkiye girdim. Daha sonra Hatice ile Hüseyin arabada beklerken onların yanına gittik. Biz ayrıldığımızda erkek turist hala baygındı. Ben aldığım paraları bir poşetin içine koyup arabanın koltuğunu altına bıraktım. Cizre’ye gittikten sonra ben onlardan paralar alıp ayrıldım ve Mardin'in Midyat İlçesi’ne gidip paraları PKK’lıya teslim ettim. Ertesi gün Cizre’ye döndüğümde yakalandım” dedi.

Sanıklardan Cemal Barın, N.S ve Sabri Kartal, aynı ifadeleri verdi. Olay günü Van’a düğüne geldiklerini, düğünün iptal olması üzerine Muradiye’de mola verip içki içtiklerini dile getirdiler. Haklarındaki suçlamaları kabul etmeyen 3 sanık, aşırı sarhoş olduklarını ve olayları hatırlamadıklarını belirterek, kadın turistle kendi isteğiyle birlikte olduklarını ileri sürdü. Sanıklardan N.S. kendilerini eğlendiği sırada turistlerin yanlarına geldiğini ve eğlenceye katıldığını belirterek, “Beraber eğlendik. Olayın bundan sonrasını hatırlamıyorum. Olay sırasında ben sarhoştum. Çok alkol almıştım” dedi.

Sanıklardan Cemal Barın, turistlerin kendi isteğiyle yanlarına geldiklerini ve birlikte eğlendiklerini söyledi. Barın, erkek turiste üzerinde bulunan kuru sıkı tabancayı kendilerini korumak için vermek istediğini ancak teklifinin kabul edilmediğini söyledi. Barın, “Olay sırasında hepimiz alkol almıştık. Sabri ve Nimet bizden daha fazla alkol almışlardı. Ben onları gasp ettiğimizi hatırlamıyorum. Ben kadın turistle kendi isteğiyle cinsel ilişkiye girdim. Herhangi bir zorlama olmadı. Bu sevişmeden kendisi de memnun oldu. Daha sonar Ramazan’a da ilişkiye girmesini söyledik, o da ilişkiye girdi. Onların kollarını biz bağlamadık, kimin bağladığını bilmiyorum” dedi.

KORKTUĞUM İÇİN KABUL ETTİM

Daha önce savcılıkta ifade verip olayı kendilerinin yaptığını anlatan Sabri Kartal, mahkemede savcılık ifadesini kabul etmedi. Kartal, “O sırada linç edilmek istendik, şok içindeydim. Polisler bizi kurtardı. Ben de bir an önce cezaevine girip can güvenliğimi sağlamak için olay kabul eden ifade verdim. Ben olay sırasında alkollü olduğum için ne yaptığımı bilmiyorum. Arkadaşlarımında ne yaptığını bilmiyorum” dedi. Mahkeme, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verip, duruşmayı 19 Ekim 2006 tarihine erteledi.